Prof.Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, Temmuz 2024
Önceki bölümde özetle Peçenekler ve Kumanlar (Kıpçaklar) ele alınmıştı. Bugün Kuman-Kıpçak Türklerine devam edildi.
Kuman-Kıpçak hakimiyeti Don-Diniester bölgesi ağırlık merkezi olmak üzere Balkaş-Talas havalisinden Tuna ağzına kadar geniş bir sahayı kaplıyordu. Kafkaslarda Kuban sahası ile kuzeyde İtil Bulgarları ülkesine kadar uzanıyordu. 1087’de Peçenek başbuğu Tatuş’un ittifak teklifi üzerine Kumanlar Tuna nehrini geçerek Balkanlara doğru ilerlediler ve 1091’de Bizans ile ittifak yaparak, Peçenekleri imha ederek Bizans’ı mutlak bir felaketten kurtarmış oldular.
Daha sonra bir grup Kuman-Kıpçak Kapuç adlı bir başbuğ idaresinde Macaristan içlerine kadar sokuldu. 1093’te tekrar Kiev knezliğine saldırıp, Toreçsk şehrini aldılar. 1094’te Kuman-Kıpçaklar ile Rus knezleri arasında yapılan barışın en önemli maddesine göre Kuman-Kıpçak başbuğu Tugorkan’ın kızı ile Kiev knezi evlenecek, Karadeniz’in kuzeyinde bir süre barış sağlanacaktı. Ancak, Knez Vladimir Monomach’ın Kuman-Kıpçak elçilerini haince öldürmesi üzerine, Kuman-Kıpçak orduları Rus topraklarına girdiler. Başbuğ Benek (Bonyak) bir Pazara akşamı ani olarak Kiev’e kadar yaklaşıp Knez’in köşkünü yaktı.
Diğer başbuğ Tugor Han hücum etti Pereslavl şehrine yardım için gelen Rus knezleri tarafından öldürüldü. Bu yenilginin acısı Başbuğ Küre’nin, Kiev şehrine kadar ilerlemesi ve vekayinameyi yazan vak’anüvisin bulunduğu manastırdaki bütün değerli eşyaları götürmesiyle alındı. 1110’lu yıllarda yetenekli başbuğlarını kaybeden Kumanlar, artık zayıflamaya başladı.
Şaru Han’ın yerine geçen oğlu Otrok (=Atrak) kızını Gürcü Kralı II. David’e verdi. Kafkaslarda birleşen Kuman-Kıpçak orduları, Anadolu Selçuklularını Kafkaslara ilerlemesini durdurdu. Daha sonra bu ordular Şirvan, İran, Ermenistan’a başarılı seferler düzenlediler.
1150’li yıllarda Dnyeper bölgesindeki tekrar güçlenen Kumanlar Rus topraklarına sürdürdükleri akınla 1154’de Çernigov knezini esir alıp fidye karşılığında serbest bıraktılar. Bu akınlarda Peryeslav Çernigov ve Novgorod-seversk knezlikleri büyük zarar gördüğü için ahalisi kuzeye Suzdal bölgesine göç etti. 13. yy’den itibaren siyasi Kuman-Kıpçak üstünlüğü sona erdi.
Karadeniz’in kuzeyindekilerin çoğu çevredeki şehirlerde ticarete başlarken, doğudakiler ise Kıpçak, Kanglı, Yimek, Uran vb. adlar altına yaşayıp Harezmşahların ordusunda vazife aldılar.
Moğol istilası zamanında Harezmşah ordusunun tamamını teşkil eden Kıpçakların ülkesi Deşt-i Kıpçak’ta Moğol istilasından kurtulamadı. Moğol istilası sonrası 1226’da Kırım’daki Suğdak limanını Anadolu Selçukluları ele geçirince büyük bir ekonomik sıkıntı içerisine düştüler.
Doğudan ilerleyen Cebe ile Sabutay komutasındaki Moğol ordusuna karşı Ruslarla birlikte mücadele ettiler ama yenildiler. Cengiz’in torunu Batu, İtil Bulgarları seferinde Deşt-i Kıpçak içlerine ilerledi. Sonra Don-Donetz nehirleri arasındaki savaşta Kıpçak Başbuğu Körten’e yenildi. Başbuğ Körten Macaristan’a iltica ederken ahalinin bir kısmı İtil Bulgarlarının yanına göç etti. Bundan sonra Bulgar ülkesinde Kıpçak Türkçesi Bulgar lehçesinin yerini aldı. 1256’da bu bölgede Altınordu devleti kurulunca da Deşt-i Kıpçak tabiri uzun bir süre kullanıldı.
Orta Asya içlerinden Macaristan ovalarına kadar yayılan Kuman-Kıpçakların dillerinin Türkçe içinde önemli yeri vardır. Türk dilcilerine göre Orta Türkçeyi Kuman-Kıpçakların konuştuğu dil oluşturur. Ayrıca Kuman-Kıpçakça’nın en önemli hatırası olan ve 1303’te Kırım’da İtalyan tüccar ve misyonerleri tarafından yazılan Latince-Farsça-Kuman-Kıpçak’ça yazılan sözlük ve gramer kitabı da özellikle dikkat çekicidir. 2.500 Kumanca kelime içermekte olan bu sözlük, İncil’den bazı tercümeler ile bazı Katolik ilahileri bu önemli kültür varlıkları arasındadır.
Sözlükte Kıpçak dilinde bulunan şehir hayatına, inşaata, mimariye, şehir hayatındaki ev eşyalarına, çeşitli yemek adları, madenciliğe, mektep-yazı işlerine, musiki, sanat ve eğlencelere, devlet idaresine, elbiselere, mücevherata, ilaçlara, kokulu şeylere ve ticarete ait terimler de bulunmaktadır.
Not: Yazı dizisi “Türk Kimliği Üzerine-29” ile devam edecektir.