WOTTV E-DERGİ
DOLAR 34,0039 -0.18%
EURO 38,0505 0.33%
ALTIN 2.831,071,02
BITCOIN 21528705,64%
Türk Kimliği Üzerine-18: Türkistan’da Tölesler ve Kimekler

Türk Kimliği Üzerine-18: Türkistan’da Tölesler ve Kimekler

13 Temmuz 2024 13:48
Türk Kimliği Üzerine-18: Türkistan’da Tölesler ve Kimekler
0

BEĞENDİM

Prof. Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, 13 Temmuz 2024

 

Önceki bölümde Bilge Kaan ve Kül Tegin’li, Tonyukuk’lu II. Göktürk Kaanlığı ile Orhun Kitabeleri ele alındı. Bugün ise Töles boyları açıklandı ve Kimekler üzerinde duruldu.

Tölesler: Uygurları ve Göktürk Kaanlığı’nın yıkılmaya yüz tuttuğu dönemlerdeki boyları anlayabilmek için Töles boylarını yapısını öğrenmekte yarar vardır. Tölesler (Tölös, Tolis, Çincede Tiele), Çin kaynaklarında Hunların devamı olarak zikredilmekte olan ve bütün Türkistan sahasında yayılan kalabalık Türk boyları ve topluluklarının genel adı gibidir. Sui Shu adlı Çin yıllığı 50 kadar boy saymakta ve şöyle sıralamaktadır: Biri Baykal Gölü’nün kuzeyinde, beşi Tola Irmağı’nın kuzeyinde, beşi Tanrı Dağları’nın kuzey eteğinde, dokuzu Altayların güneybatısında, dördü Kang (Semerkand havalisi) Devleti’nin kuzeyinde, 10’u Seyhun boyunda, dördü Hazar’ın doğusu ve batısında, altısı Fulin (Bizans)’in doğusunda.

Hun siyasi ittifakından arda kalan bu boyların hepsinin tamamen Türk olmadıkları bilinmekte ise de din, gelenek ve hayat tarzı bakımından Göktürklerle aynı oldukları, en azından onlara benzedikleri ileri sürülmektedir. Tölesler, IV.-V. yüzyıllara dâir Çin kaynaklarında Gaoche yani “Yüksek Arabalı” adıyla kaydedilmekte ve onların da diğer Türkler gibi kurt atadan türediklerine inandıkları ileri sürülmektedir.

Göktürkler döneminde Töleslerin Türkistan sahasındaki dağılımları şöyleydi: (a) Tarduşlar: Bunlar Altayların batısında oturuyordu ve Töleslerin en zengini ve kuvvetlisi idi. (b) Uygurlar: Tola Irmağı’nın kuzey sahasındaydılar. (c) On-Ok’lar: Altaylardan Seyhun yakınlarına kadar uzanan geniş bölgede yayılmışlardı. Çu Irmağı-Issık Göl’e göre 5’i doğuda sol kanat Duluo, 5’i batıda sağ kanat Nushibi adı ile 10 boydan kurulmuş olup, “Batı Göktürkleri” diye de anılmışlardır. Türgişler (Türkeşler), Duluo’lar boyundandır. (ç) Karluklar: Altaylar’ın batısındaydılar. (d) Oğuzlar: 630 yılından sonra bu adla ortaya çıkan Töles boylarıdır. Selenge Irmağı-Ötüken havalisindeydiler. (e) Doğu Avrupa Türk toplulukları: Avarlar, Hazarlar, Ogurlar, Peçenekler ile (muhtemelen) Kuman-Kıpçaklar. (f) Kırgızlar: Baykal’ın batısında, Yenisey Irmağı’nın kaynakları bölgesindeydiler. (g) Basmıllar: (Çincede Bahsimi) Beyi Türk olan bu boyun sonradan Türkleştiği söylenmektedir. Daha çok Beşbalık taraflarında görülürlerdi. (ğ) Kitan:  (Çincede Qidan), Tatabı, Doğuz Tatar, Otuz Tatar gibi Moğol soylu boylar doğuda Kerülen ve Onon ırmakları havalisinde bulunuyorlardı.

Bütün bu boylar, zaman zaman yer değiştiriyorlar, çözülüyorlar ve yeni birlikler meydana getiriyorlardı. Tarduş, Uygur, On-Ok, Oğuz, Ogur, Hazar gibi adlar, Türk soyundan gelenlerin kurdukları türlü teşkilatlanmalar dolayısıyla alınan adlardır.

Kimekler (Kimegler): VIII. yy ortalarından XI. yy ortalarına kadar hüküm süren Kimek Kaanlığı, İrtiş boylarında oturan 11 kadar Türk boyunun bir araya gelmesiyle doğmuştu. Bu boyların en önemlileri İmi, İmek (Yimek), Tatar, Balandur, Kıpçak, Lankaz ve Eclad idi.

Kimek hakanı, hükümdarlık işareti olarak altınlı börk ve elbise giyiyordu. Hakanın kışlık ve yazlık iki başkenti vardı. (Tipik göçebe devlet.) Bakır para bastırılmıştı. Devlet yönetiminde “Yabgu” ve “Şad” gibi eski Göktürk unvanlarını taşıyan büyük memurlar yanında, “Hacib” ve “Vezir” unvanlarını taşıyan memurlar da görevliydi.

Kaşgarlı Mahmud’un “Divanü Lügat’it-Türk”te geçmeyen “Kimek”, Arapça ile “Kimak” yazılışının Türkçe söylenişi ‘Kimek’tir. Kimek adının ‘gemi’ sözcüğünü çağrıştırdığı, Irtiş ırmağının iki tarafında yaşayan Kimeklerin nehri geçmek için gemiye benzer araç kullandıkları için komşu kavimlerce bu adın verilmiş olabileceği ileri sürülmektedir. 916 yılında Çin’in kuzeyinde Lia’o Devleti kurulunca, kuzeybatı Çin yani Ordos’daki Kunlar, Tarbagatay havalisine gelerek Kimekleri batıya doğru itince, XI. yy’da Oğuz arazilerini ele geçiren Kıpçakların hakimiyetine girdiler. Bir kısım İrtiş boylarında kalırken, bir kısmı da Kıpçaklar ile birlikte Güney Rus steplerine yerleşerek Kıpçaklarla karıştılar.

Not: Yazı dizisi “Türk Kimliği Üzerine-19” ile devam edecektir.

celalettin yavuz
Celalettin Yavuz

Güvenlik Politikaları Uzmanı Lisans ve Y. Lisans öğrenimini Milli Savunma Üniversitesinde (Deniz Harp Okulu – 1974; Deniz Harp Enstitüsü-1983) tamamladı. Daha sonra Silahlı Kuvvetler Akademisi öğrenimi (1985-86) gördü ve “Irak’ın Geleceği” ile ilgili bitirme tezini yazdı. 1989-1991 döneminde Führungsakademie (Hamburg/Almanya) 2 yıllık Güvenlik Politikası-Strateji-Stratejik İstihbarat-Jeopolitik, Askeri Tarih eğitimi aldı. “İstanbul Boğazı’nın Karadeniz Sahildarı Ülkeler Üzerindeki Jeopolitik ve Stratejik Etkileri” (Almanca) başlıklı mezuniyet tezini yazdı. Genelkurmay Personel Başkanlığı’nda görevli iken Kıbrıs Barış Harekâtı’nın madalya ve taltif projesini gerçekleştirdi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargâhında NATO Planlama direktifleri ve kuvvet plan çalışmaları üzerinde çalıştı. Ayrıca bir yıl boyunca Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantı Dosyasını hazırladı. Ege'de gerilimli 1980'li ve 1990'lı yıllarda 2 ayrı geminin komutanlıklarını yaptı. 1994-1997 döneminde Almanya'da Deniz Ataşeliği sırasında Deniz Ataşe Birliği'nin başkanlığına (doyen) ve 143 kişilik Askeri Ataşeler Birliği'nin Yönetim Kuruluna seçildi. Daha sonra Mersin’de Karakol ve Çıkarma Gemileri Komodorluğu’nun ardından Genelkurmay Yunanistan Kıbrıs Dairesinde Yunanistan Şube Müdürü iken “Türk-Yunan Ege’de Güven Arttırıcı Önlemler Paketi” projesinin (Ocak 2000) yöneticiliğini yaptı. Türk-Yunan sorunları üzerinde General-Amiral Oryantasyon Kursu, Harp Akademileri, Milli Güvenlik Akademisi ve TSK İstihbarat Okulu'nda dersler veren Yavuz, Deniz Harp Okulu Dekanı olduğu 2001-2003 döneminde "Denizcilik Tarihi-Deniz Stratejisi", "Askeri Strateji" ve "Liderlik" dersleri verdi. 1994’te Dr., 2002’de Doç.Dr. olan Yavuz, Milli Güvenlik Akademisi öğretim üyesi iken 30 Mart 2004’te istekle emekli oldu ve BİLKENT Üniversitesi’ne ilaveten Milli Güvenlik Akademisi’nde Türk-Yunan Sorunları, Suriye, Ortadoğu, Terörle Mücadele dersleri, 2012’de Prof.Dr. olduktan sonra da Atılım Üniversitesi’nde (2012-2013) ve Kara Harp Okulu Savunma Bilimleri Enstitüsünde (2013 Bahar) Y. Lisans ve Doktora, Ufuk ve Başkent üniversitelerinde lisans dersleri verdi. 2022 yılı başlarında adı Topkapı Üniversitesi olarak değiştirilen “Ayvansaray Üniversitesi”nde İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin kurucu dekanlığını yapan, fakülteyi 16 bölüme çıkartan Prof.Dr. Yavuz, “İstihbarat, Strateji ve Terörizm/Avrupa'da Terör Örgütleri” gibi 3 farklı konuda sertifika dersleri yanında İstanbul Topkapı Üniversitesi’nde lisans ve Y. Lisans dersleri verdi. Güvenlik Bilimleri ve Uygulamaları Y. Lisans programının kurucu ABD Başkanlığını Eylül 2022’ye kadar sürdürerek “Küresel Güvenlik Stratejileri” üzerine sertifika programı hazırladı. Mayıs 2020 ayında uluslararası sempozyum düzenledi ve bizzat sunum yaptı. Milli Savunma Üniversitesi’nde (Harp Akademileri) 2019 yılından beri “Dış Politika Analizi” ile “Küresel Güvenlik Stratejileri” başlıklı ders verdi. Genelkurmay SAREM “Dış Uzman”lık (2003-2010), Türk Askeri Tarih Kurulu (TATK) Genel Kurul üyeliği (1999-2007), Gnkur. Atatürk Araştırma ve Eğitim Merkezi “ATAREM” Genel Kurul Kurucu Üyeliği (1999-2007), Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim/Öğretim Kurulu üyeliği (2001-2003), Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) “Strateji” Grubu üyeliği (2005-2011), Türk Ocakları Genel Merkezi Hars Heyeti (en üst düzeydeki kültür kurulu) üyeliği (2004-2010), TÜRKSAM düşünce kuruluşunun Kurucu Başkan Yardımcısı ve Terör Bölümü Başkanlığı (2008-2012) yapan Prof.Dr. Yavuz, pek çok süreli yayının yayın ve hakem kurullarında yer almaktadır. Almanca ve İngilizce bilen Prof.Dr. Yavuz’un “Güvenlik politikaları, Askeri Tarih/Strateji, İstihbarat, Ortadoğu, çevre ülkeler, terörle mücadele, bölgesel-küresel sorunlar, küresel güvenlik stratejileri ve Deniz Tarihi konularında, çoğu müstakilen yazılmış 30’un üzerinde kitabı ve süreli dergilerde yazılmış çok sayıda makalesi mevcuttur. Halen Anadolu Ajansı ve Yeni Şafak gazetesinin “Düşünce Günlüğü” bölümünde her ay “Bölgesel ve Küresel Güvenlik Politikaları” üzerine analizleri yayınlanan Yavuz’un son dönemde Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE)’de konferansları, sitesinde yazıları yayınlanmakta olup, gene son zamanlarda Devlet Dergisi ve Türk Yurdu dergilerinde de yazıları yayınlanmaktadır. Ayrıca, Eylül 2022’den itibaren TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda haftada bir gün “Mavi Vatan” adlı bir programın yapımcılığını (ve yorumculuğunu) yapmaktadır. Ankara’da ikame eden Prof.Dr. Yavuz, evli, iki çocuk babası olup Almanca ve İngilizce bilmektedir.

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.