WOTTV E-DERGİ
DOLAR 34,0062 -0.19%
EURO 38,0653 0.37%
ALTIN 2.826,740,87
BITCOIN 21474784,76%
ABD İstihbaratından Küresel Terör Uyarısı: Avrupa Diken Üstünde

ABD İstihbaratından Küresel Terör Uyarısı: Avrupa Diken Üstünde

28 Mart 2024 10:29
ABD İstihbaratından Küresel Terör Uyarısı: Avrupa Diken Üstünde
0

BEĞENDİM

Prof. Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, 28 Mart 2024

 

22 Mart akşamı Moskova’da Azerbaycan Türkü bir işadamının konser salonunu kana bulayan, küresel terör örgütü el-Kaide türevi DAEŞ endişesi devam ediyor. Zira ABD istihbaratı tarafından bu kez de Avrupa ülkelerinde benzer terör eyleminin yaşanabileceği uyarısı yapıldı. 7 Mart’ta Moskova’daki vatandaşlarını uyaran ABD yönetimi, bu kez de başta Fransa olmak üzere bir kez daha vatandaşlarını uyarma ihtiyacını duyunca, bu uyarıdan hareketle FETÖ Darbe girişimi öncesi Fransa’nın Ankara ve İstanbul’daki uyarısı dahil bu konu ele alındı.

Moskova’daki Terör Saldırısı Rastgele mi, Planlı mı?

Terör saldırısı üzerine Rus devlet adamları temkinli konuşsalar da kuşkulandıkları adres belli ettiler. Yani savaşmakta oldukları Ukrayna ile bu ülkeyi asimetrik saldırılarla da destekleyebilecek ABD ve İngiltere! Hatırlanacağı üzere 2022 yılı yazında, Rusya’dan Almanya’ya doğalgaz taşıyan Baltık Denizi tabanındaki Kuzey Akım I/II boru hatları sabotajla havaya uçurulduğunda, olayın Rusya tarafından yapıldığı dahi ileri sürülmüştü. Yani Rusya, biraz da sokak diliyle “kendi ayağına sıkmıştı!” Buna kargalar bile gülmüştür. Olayı inceleyen İsveç teknik heyeti, sabotajın kimin yaptığını değil, bu tür sabotajları her ülkenin tertipleyemeyeceğini açıklamakla yetindi. Sizce ABD ve İngiltere bunu yutturdu mu?

Bu oyunları Sovyetler döneminde kendileri de oynayan Rus yöneticiler ABD istihbaratının, Moskova terör saldırısında Ukrayna’nın dahli olmadığı yönündeki bilgileri bir algı yönetimi diye düşünüyorlar. Failleri yakalanan olayla ilk sorgulamada saldırıyı DAEŞ’in “Horasan Grubu”nun yaptığı biliniyor. Azmettirenlerin hangi ülke istihbaratı olduğu ise araştırılıyor. Zira DAEŞ vb terör örgütleri sözde İslami kutsallar adına bu terör faaliyetinde bulunurken, aslında kimler tarafından ve hangi maksatla kullanıldıklarını dahi bilemiyor olabilirler. İstihbarat zafiyetiyle karizması çizilen Rusya’nın bunu yaptığının ileri sürülmesi ise çok komik.

Rusya Devlet Başkanı Putin, İslam dünyasını ve ülkesindeki Müslümanları incitmemek maksadıyla, “Bu suçun, İslam dünyasının yüzyıllardır ideolojisiyle mücadele ettiği radikal İslamcılar tarafından işlendiğini biliyoruz. (…) ABD istihbaratının, kanlı terör saldırısını Rusya’da yasaklanan DAEŞ’ın takipçilerinin, üyelerinin gerçekleştirdiğine ikna etmeye çalıştığını da görüyoruz!” diyerek Müslümanlar için ölçülü, ABD için şüpheli bir dil kullandı.

Putin de diğer devlet yöneticileri gibi, “terör siparişi verenlerin” bulunarak cezalandırılacağını söyledi. Rusya geleneğinde devlete karşı benzer hareketlerin karşılıksız bırakılmadığı bilinmektedir. NATO’nun Nisan 2008 Bükreş zirvesinde Ukrayna ve Gürcistan’a NATO üyelik umudu verilince Ağustos 2008’de Putin, ABD Başkanı G.W. Bush’la Pekin Olimpiyatlarının açılış seremonisinde yan yana otururken, Rus birliklerinin Gürcistan’a girdiği unutulmadı.

Kasım 2018’de Suriye’den Hatay’a izinsiz giren Rus uçağı düşürülünce Rus kininin keskinliğini bizzat yaşadık. Önce yaptırımlar ve Putin’in Türkiye hakkındaki akıl almaz iddiaları geldi. 6-7 ay sonra iki ülke ilişkileri düzelmeye başlasa da TSK’nin Fırat Kalkanı Harekatı sırasında el-Bab’ta Rus uçaklarının Türk askerlerini katlettiği unutulmadı. Hele İdlib’de, Soçi Mutabakatı ile kurulan Türk karakollarından birine yapılan Rus uçağı saldırısıyla katledilenler ile, yaralıları taşıyan araçlara 27 Şubat 2020’de Rus uçaklarının saldırısı sonrası şehit olan 34 Türk askeri de unutulmadı. Rus pilotlar da düşürülen uçağı unutmamışlardı…

Rusya, Moskova terör saldırısı üzerine kabaran kinini örmeye devam ediyor. Yakında kusar!

15 Temmuz 2016 FETÖ Darbe Girişimi Öncesinde Fransa’dan Benzeri Bir Uyarı Vardı

ABD istihbaratı 26 Mart akşamı Fransa’daki vatandaşlarını da terör tehlikesine karşı uyardı. Gerçi bu uyarı Fransa’nın, yakın bir tehdit gerekçesiyle “Acil saldırı durumu” ilanı sonrası geldi. Ama akla 7 Mart’ta Moskova uyarısını getirdi. Biz de Fransa, 15 Temmuz 2016 öncesi Ankara ve İstanbul için benzer uyarısını hatırladık. Fransa, terör ihtimali karşısında 14 Temmuz 2016’da kutlanacak Fransa milli günü etkinliğini iptal etmişti. 15 Temmuz darbe girişimini bilen Fransa kulağının üstüne yatmış. Seçim arifesindeki uyarı, Türkiye için de geçerlidir.

celalettin yavuz
Celalettin Yavuz

Güvenlik Politikaları Uzmanı Lisans ve Y. Lisans öğrenimini Milli Savunma Üniversitesinde (Deniz Harp Okulu – 1974; Deniz Harp Enstitüsü-1983) tamamladı. Daha sonra Silahlı Kuvvetler Akademisi öğrenimi (1985-86) gördü ve “Irak’ın Geleceği” ile ilgili bitirme tezini yazdı. 1989-1991 döneminde Führungsakademie (Hamburg/Almanya) 2 yıllık Güvenlik Politikası-Strateji-Stratejik İstihbarat-Jeopolitik, Askeri Tarih eğitimi aldı. “İstanbul Boğazı’nın Karadeniz Sahildarı Ülkeler Üzerindeki Jeopolitik ve Stratejik Etkileri” (Almanca) başlıklı mezuniyet tezini yazdı. Genelkurmay Personel Başkanlığı’nda görevli iken Kıbrıs Barış Harekâtı’nın madalya ve taltif projesini gerçekleştirdi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargâhında NATO Planlama direktifleri ve kuvvet plan çalışmaları üzerinde çalıştı. Ayrıca bir yıl boyunca Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantı Dosyasını hazırladı. Ege'de gerilimli 1980'li ve 1990'lı yıllarda 2 ayrı geminin komutanlıklarını yaptı. 1994-1997 döneminde Almanya'da Deniz Ataşeliği sırasında Deniz Ataşe Birliği'nin başkanlığına (doyen) ve 143 kişilik Askeri Ataşeler Birliği'nin Yönetim Kuruluna seçildi. Daha sonra Mersin’de Karakol ve Çıkarma Gemileri Komodorluğu’nun ardından Genelkurmay Yunanistan Kıbrıs Dairesinde Yunanistan Şube Müdürü iken “Türk-Yunan Ege’de Güven Arttırıcı Önlemler Paketi” projesinin (Ocak 2000) yöneticiliğini yaptı. Türk-Yunan sorunları üzerinde General-Amiral Oryantasyon Kursu, Harp Akademileri, Milli Güvenlik Akademisi ve TSK İstihbarat Okulu'nda dersler veren Yavuz, Deniz Harp Okulu Dekanı olduğu 2001-2003 döneminde "Denizcilik Tarihi-Deniz Stratejisi", "Askeri Strateji" ve "Liderlik" dersleri verdi. 1994’te Dr., 2002’de Doç.Dr. olan Yavuz, Milli Güvenlik Akademisi öğretim üyesi iken 30 Mart 2004’te istekle emekli oldu ve BİLKENT Üniversitesi’ne ilaveten Milli Güvenlik Akademisi’nde Türk-Yunan Sorunları, Suriye, Ortadoğu, Terörle Mücadele dersleri, 2012’de Prof.Dr. olduktan sonra da Atılım Üniversitesi’nde (2012-2013) ve Kara Harp Okulu Savunma Bilimleri Enstitüsünde (2013 Bahar) Y. Lisans ve Doktora, Ufuk ve Başkent üniversitelerinde lisans dersleri verdi. 2022 yılı başlarında adı Topkapı Üniversitesi olarak değiştirilen “Ayvansaray Üniversitesi”nde İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin kurucu dekanlığını yapan, fakülteyi 16 bölüme çıkartan Prof.Dr. Yavuz, “İstihbarat, Strateji ve Terörizm/Avrupa'da Terör Örgütleri” gibi 3 farklı konuda sertifika dersleri yanında İstanbul Topkapı Üniversitesi’nde lisans ve Y. Lisans dersleri verdi. Güvenlik Bilimleri ve Uygulamaları Y. Lisans programının kurucu ABD Başkanlığını Eylül 2022’ye kadar sürdürerek “Küresel Güvenlik Stratejileri” üzerine sertifika programı hazırladı. Mayıs 2020 ayında uluslararası sempozyum düzenledi ve bizzat sunum yaptı. Milli Savunma Üniversitesi’nde (Harp Akademileri) 2019 yılından beri “Dış Politika Analizi” ile “Küresel Güvenlik Stratejileri” başlıklı ders verdi. Genelkurmay SAREM “Dış Uzman”lık (2003-2010), Türk Askeri Tarih Kurulu (TATK) Genel Kurul üyeliği (1999-2007), Gnkur. Atatürk Araştırma ve Eğitim Merkezi “ATAREM” Genel Kurul Kurucu Üyeliği (1999-2007), Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim/Öğretim Kurulu üyeliği (2001-2003), Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) “Strateji” Grubu üyeliği (2005-2011), Türk Ocakları Genel Merkezi Hars Heyeti (en üst düzeydeki kültür kurulu) üyeliği (2004-2010), TÜRKSAM düşünce kuruluşunun Kurucu Başkan Yardımcısı ve Terör Bölümü Başkanlığı (2008-2012) yapan Prof.Dr. Yavuz, pek çok süreli yayının yayın ve hakem kurullarında yer almaktadır. Almanca ve İngilizce bilen Prof.Dr. Yavuz’un “Güvenlik politikaları, Askeri Tarih/Strateji, İstihbarat, Ortadoğu, çevre ülkeler, terörle mücadele, bölgesel-küresel sorunlar, küresel güvenlik stratejileri ve Deniz Tarihi konularında, çoğu müstakilen yazılmış 30’un üzerinde kitabı ve süreli dergilerde yazılmış çok sayıda makalesi mevcuttur. Halen Anadolu Ajansı ve Yeni Şafak gazetesinin “Düşünce Günlüğü” bölümünde her ay “Bölgesel ve Küresel Güvenlik Politikaları” üzerine analizleri yayınlanan Yavuz’un son dönemde Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE)’de konferansları, sitesinde yazıları yayınlanmakta olup, gene son zamanlarda Devlet Dergisi ve Türk Yurdu dergilerinde de yazıları yayınlanmaktadır. Ayrıca, Eylül 2022’den itibaren TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda haftada bir gün “Mavi Vatan” adlı bir programın yapımcılığını (ve yorumculuğunu) yapmaktadır. Ankara’da ikame eden Prof.Dr. Yavuz, evli, iki çocuk babası olup Almanca ve İngilizce bilmektedir.

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
    Tüm Yorumlar (1)
    • A.Yasar YÜCEOKUR

      Sayin Yavuz bey, konuyu cok güzel bir sekilde analiz edip,olaylari birbirleri ile baglantili sekilde icerini alip dile getirmissiniz. Cok tesekkür ederim. Hörmetlerimle. ” NE MUTLU BÜYÜK TÜRK MILLETININ HIZMETINDE OLANLARA” . Tanri TÜRK Ü YASATSIN KORUSUN VE YÜCELTSIN.

      Yanıtla
      +0
      -0