WOTTV E-DERGİ
DOLAR 34,0955 0.18%
EURO 38,0766 0.02%
ALTIN 2.833,510,16
BITCOIN 21459841,66%
Engin Alan Paşa’nın Uyarıları-3

Engin Alan Paşa’nın Uyarıları-3

7 Ağustos 2024 10:38
Engin Alan Paşa’nın Uyarıları-3
0

BEĞENDİM

Ceyhun BOZKURT – 07 Ağustos 2024

 

Gündemde, İsmail Haniye’nin İran’ın başkenti Tahran’da bir suikast sonrası şehit edilmesi sonrasındaki gerilim öne çıkıyor. Doğal olarak herkesin kilitlendiği soru İran ile İsrail arasında bir savaşın çıkıp çıkmayacağı. Bölgemizde yaklaşık 40 yıldır yaşananların aslında gelip dayanacağı yere geldik. Son iki yazımızda eski Özel Kuvvetler Komutanı emekli Korgeneral Engin Alan’ın uyarılarını aktarmıştık. Engin Alan Paşa, “Ruh İkizleri-Büyük Ortadoğu Projesi, Büyük İsrail Projesi ve Türkiye” kitabında ABD ve İsrail’in Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika (GOKAP) olarak revize edilen ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ile Büyük İsrail Projesi (BİP)’in ülkemiz dahil olmak üzere bölgemizi güvenlik bağlamında nasıl tehdit ettiğini anlatıyor.

Son yazımda da ABD (BOP-GOKAP) ve İsrail (BİP) önündeki dört engeli aktarmıştık: Rusya, Çin, İran ve Türkiye. Üç ülke ile ilgili durumu anlatmıştım. Okumak isteyenler bir önceki yazıma bakabilir. Türkiye’ye tek bir yazı ayırmak istedim. Saydığım ilk üç devlet, zaten Washington ve müttefiklerinin doğrudan hedefi ülkeler. Hatta Batılı siyaset yapıcıları bu üç ülke için İkinci Dünya Savaşı’nın Almanya, İtalya, Japonya’sı gibi günümüzün Mihver Devletleri tanımı yapıyor. Buraya aslında İkinci Dünya Savaşı’nın faşist cephesini bugünün ABD, İsrail ve müttefiklerini yerleştirmek gerektiği notunu düşerek Türkiye’ye geçelim.

Türkiye, normalde ABD’nin NATO’da müttefiki. Ancak ABD, Türkiye’ye yönelik müttefiklik hukukundan çok savaş hukuku uygulayan bir ülke. Yani zaten uluslararası ilişkilerde dostluk olmaz ama müttefikini de ortak çıkarlar çerçevesinde karşılıklı olarak koruman, kollaman gerekir. Biz ABD’den bunu görmedik. Ne Soğuk Savaş döneminde ne de (özellikle) Soğuk Savaş bittikten sonra…

Üstüne üstlük hazırladıkları projelerde Türkiye’nin de parçalanması, dizayn edilmesi var. İşte Engin Alan Paşa’nın uyarılarını buraya not düşmek gerekiyor. ABD ve İsrail’in projelerinin karşısında yer alan Türkiye, en başta tarihsel manada İsrail’in hedefinde yer alıyor.

Emekli Korgeneral Engin Alan, BİP’in Türkiye’yi ilgilendiren kısmı “dini” ve “milli” olmak üzere iki başlıkta ele almış.

Projenin “dini” yönü, hepimizin bildiği üzere Arz-ı Mev’ud, yani vaad edilmiş Topraklar hedefi. Projenin tarihi Yahudi tarihi kadar eski ve kaynağı da Musevilerin dini kitabı Tevrat. Tevrat’ın Tekvin ve Tesniye bölümlerinde, Rab tarafından “Nil’den Fırat’a kadar olan toprakların Yahudilerin zürriyetine (soyuna) verildiği” belirtilmektedir. Günümüzdeki İsrail saldırganlığı göz önünde bulundurulduğunda çok daha ileri boyutta bizim için tehdit içeren bu ifadenin anlamı şu:

Fırat Nehri, Türkiye’nin su potansiyeli en yüksek akarsuyu. 2800 km. uzunluğundaki nehrin 123 km’lik kısmı Türkiye sınırları içinde yer alıyor. Nehrin ana kolları Ağrı/Diyadin’den doğan Murat Nehri ile Erzurum/Dumlu’dan doğan Karasu’dur. Bu iki kol Elazığ/Keban’da birleşerek Fırat adını almaktadır.

Fırat Nehri kollarıyla beraber Türkiye’de on ili katederek (Ağrı, Erzurum, Erzincan, Tunceli, Elazığ, Malatya, Diyarbakır, Adıyaman, Gaziantep, Şanlıurfa) Suriye’ye, oradan da Irak’a geçer ve Dicle ile birleşerek (Şattülarap) Basra Körfezi’ne dökülür.

BİP’in “Tevrat’ta yazıyor” diyerek Türkiye’de hedeflediği bölge işte burası.

BİP’in “milli” yönü ise kaynağını siyonist ideolojiden almaktadır. BOP, BİP’in ta kendisidir. Özellikle Evanjelistler, BOP’un, İsrail’in “Vaad edilmiş topraklara” ulaşarak “Büyük Dünya Krallığı”nı kurması, ardından yaşanacak Armagedon Savaşı ile dünyanın sulha ve sükuna kavuşması için bir basamak olduğuna inanmaktadırlar.

Siyonizmin, Arz-ı Mev’ud’dan Türkiye’nin payına düşen, aktardığımız gibi Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerimizden toprak parçalarıdır. İsrail’in “Kürt” sevgisi ve “Kürtlere” ilgisini de burada anmak gerekir. “Büyük İsrail”i yaratmak için bölge ülkelerinin parçalanması esasına dayanan Oded Yinon planında, Türkiye’de kaşınacak iki konu vardır: Dinen Aleviler, etnik olarak da Kürtler.

Ülkemizi istikrarsızlaştırma noktasında Alevilerden ziyade, İsrail’in odağında Kürtler vardır. Kendi içinde de 140-150 bin Kürt Yahudisi bulunan İsrail’in Kürtlerle ilişkisi İsrail Devleti’nin kurulmasıyla başlar.

İsrail sadece Türkiye’de değil, Oded Yinon planına göre Irak’ta da Kürtleri ana aktör olarak görür. Irak’ın kuzeyinde 2017 yılındaki gayri meşru referandumu da desteklemiş, başta Netanyahu ve eski Cumhurbaşkanı Şimon Peres olmak üzere, 4 ülkeyi parçalayacak olan kukla devlete desteklerini açıklamışlardır. Hatta İsrail’in eski Genelkurmay Başkan Yardımcısı Yair Golan, “PKK’yı terör örgütü olarak görmediği” küstahlığını bile açık açık söylemişti.

Özetle, Türkiye, İsrail’in saldırı hedefinde bir ülke ve projesinin önünde engel. Bu yüzden de İsrail tarafından Türkiye’ye karşı terör örgütleri besleniyor, destekleniyor.

Engin Alan Paşa, BOP’u da yeni Sevr olarak tanımlıyor. Bu amaçla bazı hedefler şöyledir:

a) İsrail, BİP’i gerçekleştirme fırsatı bulacak.

b) Türkiye, İran, Irak, Suriye bölünerek bölgenin “İkinci İsrail’i” olacak “Bağımsız Kürdistan” kurulacaktır.

c) Irak’ta “Bağımsız Kürdistan”ın birinci ayağını (Güney Kürdistan) oluşturan ABD, Suriye’de ikinci ayak olan “Batı Kürdistan”ı kurduktan sonra, üçüncü ayak (Doğu Kürdistan) için İsrail ile birlikte İran’ın işini bitirecek, sonra da sıra dördüncü ayak (Kuzey Kürdistan) için Türkiye’ye gelecektir.

d) BOP coğrafyasında ABD karşıtı rejimler teker teker devrilip yerlerine ABD’ye dost ve müzahir rejimler getirilecektir.

e) Özellikle Müslüman ülkelerde terör “İslam”la ilişkilendirilerek ülkelere müdahalenin gerekçesi haline getirilecektir.

f) BOP coğrafyasındaki tüm enerji kaynakları (petrol, doğalgaz) ve bunların dünyaya akışı ABD kontrolüne girecektir.

g) Ortadoğu’daki hedeflere ulaşıldıktan sonra sıra Avrasya’ya gelecektir.

Engin Alan Paşa’nın detaylı uyarılarını Ruh İkizleri kitabında okuyabilirsiniz.

Ama bu notlar, günümüzdeki tehdidi iyi anlamamız için güncelliğini koruyan notlardı. Kitapta daha detaylısını okuyabilirsiniz.

ceyhun bozkurt
Ceyhun Bozkurt

Ceyhun Bozkurt 1978 yılında Muş’ta doğdu.İlk, orta ve lise eğitimini Muş’ta tamamladı.Muhabirliğe, üniversite öğrenimim devam ederken 2000 yılında Aydınlık Dergisi’nde başladı. Aydınlık'ta başladıktan kısa bir süre sonra yayın hayatına başlayan Ulusal Kanal'da da televizyon muhabirliğini devam etti. Sonrasında sırasıyla Avrasya Radyo Televizyonu (ART), Yeniçağ Gazetesi, Aydınlık Gazetesi ve Yeni Birlik Gazetesinde haberler ve köşe yazıları yazdı. Kanal D'de yayını yapılan İsimsizler Dizisi'nin ilk sezonunda Senaryo Danışmanlığı görevini yaptı. Şimdilerde ise Bozkurt, SuperHaber'de köşe yazarlığı yapmaktadır.

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.