WOTTV E-DERGİ
DOLAR 34,1031 0.21%
EURO 38,0993 0.07%
ALTIN 2.841,380,44
BITCOIN 21605442,05%
Türk Kimliği Üzerine-25: Avarlar ve Sabarlar (Sabirler)

Türk Kimliği Üzerine-25: Avarlar ve Sabarlar (Sabirler)

6 Ağustos 2024 10:59
Türk Kimliği Üzerine-25: Avarlar ve Sabarlar (Sabirler)
0

BEĞENDİM

Prof. Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, 06 Ağustos 2024

 

Önceki bölümde Sarmatlar, Yazığlar ve Roksolanlar ele alındı. Bugün ise Avarlar ve Sabarlar (Sabirler) adı verilen Türk kavimleri hakkında özet bilgilere yer verildi.

Avarlar: Attila’nın 453’te ölümünden sonra Avrupa Hunlarının ana kolu Don nehri civarına çekildiler. Bulgar olarak bilinen kısmı iki ayrı gruptan oluşuyordu. Bir kısmı Don-İdil sahasında iken, diğeri Don-Dinyeper bölgesindeydi. Urallar ve Yayık bölgesinden gelen yeni Türk hareketi, Bulgarların bir kısmını batıya itekledi. Sabirler ve Avarlar bölgeye geldiler. Batı Göktürklerin “Juan-Juan” grubuydu. VI. yy’ın ortalarında Karadeniz’in kuzeyine geldiklerinde, Bulgarların batı kısmına hakim oldular. Orta Dinyeper, Dinyester ve Karpatları işgal ettiler.

Gepidleri yenerek Dakya’ya girdiklerinde Langobartlar kuzey İtalya’ya çekilince 568’de Orta Avrupa ve Balkanlara yerleştiler. Güney/doğu Slavları üzerinde uzun süre hakimiyet kurdular.

En güçlü devirleri VII. yy’ın başına rastlayan Avarlar, Sasaniler ile anlaşarak 626’da Bizans’ın başkenti İstanbul’u dahi kuşatmışlardı. Sasani generali Şahvaraz, Anadolu’yu baştan başa geçip Kadıköy’de karargahını kurunca İstanbul halkı dehşete düşmüştü. İmparator Heraklius, Kafkaslara Hazarlardan yardım istemeye gidince İstanbul’un savunması Patrik Sergios’a kalmıştı. Bizans deniz filosu Boğaziçi’nde Avarlar ile Sasanilerin ortak hareket etmelerini engelleyince kuşatma başarısız oldu. Başarısız kuşatmanın ardından ok zor şartlar altında çekilen Avar Hakanlığı nüfuz ve itibarını kaybetti.

VII. yy’da Dinyester boylarında güçlenen Bulgarların Kralı Büyük Karl 796’da Avarların varlığına son verdi. Avarlar, Türk devlet ve askeri teşkilatının etkisiyle “Devlet teşkilatı” şeklinde 200 yıl süreyle Slavlar arasında hakimiyet tesis etse de IX. yy’da tarih sahnesinden çekildiler. Macar kroniklerinde bilgiye rastlanmasa da Avarların yayıldığı coğrafyayı/kültürünü Bizans/Latin kronikleri ve arkeolojik verilerle öğrenmek mümkün olmaktadır.

Sabarlar (Sabirler): Türk kamuoyunda az bilinen Sabarlar 5-6. yüzyıllarda Batı Sibirya ile Kafkasların kuzey bölgesinde önemli tarihi varlık gösteren bir Türk kavmidir. “Sab+ar”dan türeyen Sabar kelimesi, “sapan, yol değiştiren, başıboş kalan, serbest” anlamı taşımaktadır. İlk dönemleri henüz tam olarak aydınlığa kavuşturulamayan Sabarların Türkistan’da Asya Hunlarından koptukları tahmini yapılmakta olup, asıl yurtları Tanrı Dağlarının batısı ile İli Nehri arasındaki sahadır.

Sabarlarla ilgili ilk kesin bilgiler 461-465 yıllarında Batı Sibirya kavimleri arasında yaşanan göç hareketleri sebebiyle Bizans tarihçisi Priskos tarafından V. yy’da verilmektedir. Avarların doğudan gelerek sıkıştırmaları üzerine Sabarlar da batıya doğru ilerlediler. Bugünkü Kazakistan bozkırlarının güneyindeki Altaylar ile Ural dağları arasındaki düzlüklerdeki Ogur boylarını yerlerinden atarak Tobol ve İşim nehirleri bölgesine yerleştiler. Hazar denizinin kuzeyi ve Yayık-İtil havzasında geçirilen yarım asır sonrasında 503 yılında Avrupa’nın doğusuna doğru kayarak bazı Bulgar gruplarını idareleri altına aldılar.

515 sonlarında İtil (Volga) – Don nehirleri arasında ve Kafkasların kuzeyindeki Kuban Irmağı boyunda yerleşen kalabalık Sabar kitlesi, Bizans ve Sasanilerle temas kurdular. Sınır komşusu ülkelerden Sasanilerin Bizans’la savaşlarında Sasanilere destek verdiler. Ünlü hükümdarları Balak yönetiminde 516’da Bizanslıları mağlup ederek Ermenistan bölgesine akınlar gerçekleştirdiler. Devamında Anadolu’da Kayseri, Ankara, Konya civarına kadar ilerlediler.

Bizans İmparatoru Justinianus (527-565) gönderdiği hediyelerle Balak’tan sonraki kaanların yerine geçen dul hatunu Boarık (Bug-arık) ile anlaşarak Sabarları kendi safına çekti. 528-531 döneminde Bizans’la ittifak sonucu Sasanilerle savaşlarda Sabarlar devamlı güç kaybettiler. 557’de Avarların darbesiyle tamamen dağılan Sabarların bir kısmı Kür Nehri’nin güneyine yerleştirilirken, Sabar kökenli Belencer ve Semender boyları da Hazarların esas kütlesini teşkil ettiler. Sabar adı, geniş bir sahayı kapsayan Sibirya ile günümüze kadar taşınmıştır

Not: Yazı dizisi “Türk Kimliği Üzerine-26” ile devam edecektir.

celalettin yavuz
Celalettin Yavuz

Güvenlik Politikaları Uzmanı Lisans ve Y. Lisans öğrenimini Milli Savunma Üniversitesinde (Deniz Harp Okulu – 1974; Deniz Harp Enstitüsü-1983) tamamladı. Daha sonra Silahlı Kuvvetler Akademisi öğrenimi (1985-86) gördü ve “Irak’ın Geleceği” ile ilgili bitirme tezini yazdı. 1989-1991 döneminde Führungsakademie (Hamburg/Almanya) 2 yıllık Güvenlik Politikası-Strateji-Stratejik İstihbarat-Jeopolitik, Askeri Tarih eğitimi aldı. “İstanbul Boğazı’nın Karadeniz Sahildarı Ülkeler Üzerindeki Jeopolitik ve Stratejik Etkileri” (Almanca) başlıklı mezuniyet tezini yazdı. Genelkurmay Personel Başkanlığı’nda görevli iken Kıbrıs Barış Harekâtı’nın madalya ve taltif projesini gerçekleştirdi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargâhında NATO Planlama direktifleri ve kuvvet plan çalışmaları üzerinde çalıştı. Ayrıca bir yıl boyunca Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantı Dosyasını hazırladı. Ege'de gerilimli 1980'li ve 1990'lı yıllarda 2 ayrı geminin komutanlıklarını yaptı. 1994-1997 döneminde Almanya'da Deniz Ataşeliği sırasında Deniz Ataşe Birliği'nin başkanlığına (doyen) ve 143 kişilik Askeri Ataşeler Birliği'nin Yönetim Kuruluna seçildi. Daha sonra Mersin’de Karakol ve Çıkarma Gemileri Komodorluğu’nun ardından Genelkurmay Yunanistan Kıbrıs Dairesinde Yunanistan Şube Müdürü iken “Türk-Yunan Ege’de Güven Arttırıcı Önlemler Paketi” projesinin (Ocak 2000) yöneticiliğini yaptı. Türk-Yunan sorunları üzerinde General-Amiral Oryantasyon Kursu, Harp Akademileri, Milli Güvenlik Akademisi ve TSK İstihbarat Okulu'nda dersler veren Yavuz, Deniz Harp Okulu Dekanı olduğu 2001-2003 döneminde "Denizcilik Tarihi-Deniz Stratejisi", "Askeri Strateji" ve "Liderlik" dersleri verdi. 1994’te Dr., 2002’de Doç.Dr. olan Yavuz, Milli Güvenlik Akademisi öğretim üyesi iken 30 Mart 2004’te istekle emekli oldu ve BİLKENT Üniversitesi’ne ilaveten Milli Güvenlik Akademisi’nde Türk-Yunan Sorunları, Suriye, Ortadoğu, Terörle Mücadele dersleri, 2012’de Prof.Dr. olduktan sonra da Atılım Üniversitesi’nde (2012-2013) ve Kara Harp Okulu Savunma Bilimleri Enstitüsünde (2013 Bahar) Y. Lisans ve Doktora, Ufuk ve Başkent üniversitelerinde lisans dersleri verdi. 2022 yılı başlarında adı Topkapı Üniversitesi olarak değiştirilen “Ayvansaray Üniversitesi”nde İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin kurucu dekanlığını yapan, fakülteyi 16 bölüme çıkartan Prof.Dr. Yavuz, “İstihbarat, Strateji ve Terörizm/Avrupa'da Terör Örgütleri” gibi 3 farklı konuda sertifika dersleri yanında İstanbul Topkapı Üniversitesi’nde lisans ve Y. Lisans dersleri verdi. Güvenlik Bilimleri ve Uygulamaları Y. Lisans programının kurucu ABD Başkanlığını Eylül 2022’ye kadar sürdürerek “Küresel Güvenlik Stratejileri” üzerine sertifika programı hazırladı. Mayıs 2020 ayında uluslararası sempozyum düzenledi ve bizzat sunum yaptı. Milli Savunma Üniversitesi’nde (Harp Akademileri) 2019 yılından beri “Dış Politika Analizi” ile “Küresel Güvenlik Stratejileri” başlıklı ders verdi. Genelkurmay SAREM “Dış Uzman”lık (2003-2010), Türk Askeri Tarih Kurulu (TATK) Genel Kurul üyeliği (1999-2007), Gnkur. Atatürk Araştırma ve Eğitim Merkezi “ATAREM” Genel Kurul Kurucu Üyeliği (1999-2007), Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim/Öğretim Kurulu üyeliği (2001-2003), Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) “Strateji” Grubu üyeliği (2005-2011), Türk Ocakları Genel Merkezi Hars Heyeti (en üst düzeydeki kültür kurulu) üyeliği (2004-2010), TÜRKSAM düşünce kuruluşunun Kurucu Başkan Yardımcısı ve Terör Bölümü Başkanlığı (2008-2012) yapan Prof.Dr. Yavuz, pek çok süreli yayının yayın ve hakem kurullarında yer almaktadır. Almanca ve İngilizce bilen Prof.Dr. Yavuz’un “Güvenlik politikaları, Askeri Tarih/Strateji, İstihbarat, Ortadoğu, çevre ülkeler, terörle mücadele, bölgesel-küresel sorunlar, küresel güvenlik stratejileri ve Deniz Tarihi konularında, çoğu müstakilen yazılmış 30’un üzerinde kitabı ve süreli dergilerde yazılmış çok sayıda makalesi mevcuttur. Halen Anadolu Ajansı ve Yeni Şafak gazetesinin “Düşünce Günlüğü” bölümünde her ay “Bölgesel ve Küresel Güvenlik Politikaları” üzerine analizleri yayınlanan Yavuz’un son dönemde Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE)’de konferansları, sitesinde yazıları yayınlanmakta olup, gene son zamanlarda Devlet Dergisi ve Türk Yurdu dergilerinde de yazıları yayınlanmaktadır. Ayrıca, Eylül 2022’den itibaren TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda haftada bir gün “Mavi Vatan” adlı bir programın yapımcılığını (ve yorumculuğunu) yapmaktadır. Ankara’da ikame eden Prof.Dr. Yavuz, evli, iki çocuk babası olup Almanca ve İngilizce bilmektedir.

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
    Tüm Yorumlar (1)
    • A.Yasar YÜCEOKUR

      Sayin Yavuz bey yazilarinizi zevk ile ilgi ile okuyorum. Tesekkürlerimi arz ediyorum. Zaman gelicek ilticalida türkiyeye gidip kendini Kontroll ettirecek. Zaman altindir. Hörmetlerimle. Saglicakla kalin. Bizim millet ne yapiyor neyle ugrasir bilemem. Yiyelim icelim hopliyalim dans edelimmi??

      Yanıtla
      +0
      -0