WOTTV E-DERGİ
DOLAR 34,1133 0.28%
EURO 38,0927 0.08%
ALTIN 2.863,521,22
BITCOIN 21682761,94%
Rusya – Ukrayna Cephesi ve Diğer Gelişmeler

Rusya – Ukrayna Cephesi ve Diğer Gelişmeler

25 Kasım 2023 11:48
Rusya – Ukrayna Cephesi ve Diğer Gelişmeler
0

BEĞENDİM

Prof. Dr. Celalettin Yavuz, Güvenlik Politikaları Uzmanı, 24 Kasım 2023

 

7 Ekim 2023 İsrail’e baskının ardından neredeyse tüm dünya HAMAS’ın bu hareketinde İran’ın parmağı olabileceği üzerinde hemfikir gibiydi. Ya da yakıştırıyorlardı. Çünkü İsrail’e karşı diplomasi alanında en önemli çıkışlar İran’dan yükseliyordu. Keza bu saldırıdan bir iki gün sonra İran yönetimi, bölgedeki direniş gruplarını harekete geçirebileceklerini ifade etmişti.

İran gibi derin bir devlet yönetme tecrübesine sahip bir ülkenin bu olaya doğrudan müdahil olmayacağı belli idi. Çünkü bu tür bir olayda ilk bakılacak yön İran olacaktı. Aslında bu olay sebebiyle bir anda dünyanın ilgisinin ve dikkatinin azaldığı ülke Rusya idi. O zaman da yazmış olduğum gibi, İran’a göre Rusya’nın HAMAS’a destek verme gerekçesi çok daha fazla idi. Geçen süre içerisinde Rusya-Ukrayna savaşı neredeyse dünya kamuoyunda önemini yitirmiş gibi. Türk kamuoyunda da öyle. Ama bu savaş durağan da olsa devam ediyor…

‘ABD-Rusya Anlaştı’ Diyen ‘Strateji Dehaları’na!

Rusya-Ukrayna savaşı çıktıktan sonra “Rusya ile ABD anlaştı!” diyenlerin bir kısmı hedefin Almanya, bir kısmı ise Avrupa Birliği (AB) olduğunu ileri sürdüler. AB’nin yaptırımları en az Rusya kadar AB’ye de zarar vermiş olacak ki Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, bu yanlış ve tek taraflı yaptırım politikaları sebebiyle son bir buçuk yılda Avrupalı şirketlerin 250 milyar avro zarar ettiğini, bunun küresel ekonomideki krizi de ağırlaştırdığını ileri sürdü. Enerji hammaddelerini Rusya yerine daha maliyetli pazardan temin eden Almanya’nın zararı büyük.

Yaptırımlar Rusya’da da önemli sıkıntılar yarattı. Eski Sovyet coğrafyasında kurulmuş olan yeni ve komşu ülkelerde Rusya’ya karşı güven bunalımında artış oldu. Soğuk savaş döneminde bile tarafsız kalan Finlandiya ile İsveç’in NATO üyeliği başvurusu geldi. Yani komşu Ukrayna’nın NATO üyeliğine karşı çıkan Rusya’ya kuzey komşuları Finlandiya ve İsveç vasıtasıyla gene NATO tehdidi var. Acaba Rusya böyle bir gelişmeyi arzu eder miydi?

Artan enerji maliyetleri, pandemi ile gerileyen ekonomide yeni durgunluk emarelerine rağmen karşınızda Çin ve Rusya gibi iki küresel güç var iken her dediğinizi yapacak kadar yakın olan Almanya ya da AB’yi zayıflatmanın ABD’ye getirisi mi götürüsü mü daha çoktur?

Rusya – Ukrayna Savaşında Diplomasi

Rusya Savunma Bakanı Şoygu, Ukrayna kuvvetlerinin Kerson bölgesine yaptıkları tüm çıkarma girişimlerinin başarısız olduğunu, Kasım ayı başından bu yana 14 bine askerini kaybettiğini, haftalardır Krynky kasabası civarında mevzide tutunan Ukraynalı piyadelerin köprübaşını genişletmek için gerekli ağır ekipman ve tanklara hala erişemediğini ileri sürdü.

Bu arada Ukrayna Başkenti peş peşe üst düzey ziyaretlere de sahne oluyor. ABD Savunma Bakanı Austin, ABD Avrupa Komutanı General Cavoli ile birlikte Polonya üzerinden geçerek Ukrayna’yı ziyaret etti. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ile görüşmesinde ABD’nin yanlarında olduğunu söyledi.  Almanya Savunma Bakanı Pistorius aynı günlerde ziyaret ettiği Kiev’de 155 mm topçu mühimmatı ve tanksavar mayınları da dahil yeni bir 1.3 milyarlık savunma yardımı yapılacağını açıkladı.

Bir diğer ziyaretçi olan AB Konseyi Başkanı Michel ise aynı gün Kiev ziyaretinde bulunan Moldova Devlet Başkanı Sandu ile ev sahibi Zelenski’ye AB katılım müzakerelerini hızla başlatma çabalarına tam destek güvencesi verdi.

Polonyalı üreticiler gibi nakliyeciler de protestolara başladılar. Polonya – Ukrayna sınır geçişlerinde 25 km’yi bulan kamyon trafiği üzerine Polonyalı kamyon ve Tır sürücüleri, kendileri 2500 avro ödemek mecburiyetinde kalırken, Ukraynalı sürücülerin sadece 700 avro ödedikleri için rekabet şanslarının olamadığını adeta isyan ederek duyurmaya çalışıyorlar.

Sonuç itibariyle Karadeniz’in kuzeyinde Ukrayna’yı daha fazla yıprattığı anlaşılan savaş devam ediyor. Bu belirsizlik içerisinde akla gelen ilk iki soru şöyle: Henüz savaş sona ermemiş iken bu yılın sonuna kadar AB-Ukrayna adaylık görüşmeleri başlar mı? Batıdan gelen destekler giderek azalırken ve ateşkes unutulmuş iken Ukrayna daha ne kadar dayanabilir?

celalettin yavuz
Celalettin Yavuz

Güvenlik Politikaları Uzmanı Lisans ve Y. Lisans öğrenimini Milli Savunma Üniversitesinde (Deniz Harp Okulu – 1974; Deniz Harp Enstitüsü-1983) tamamladı. Daha sonra Silahlı Kuvvetler Akademisi öğrenimi (1985-86) gördü ve “Irak’ın Geleceği” ile ilgili bitirme tezini yazdı. 1989-1991 döneminde Führungsakademie (Hamburg/Almanya) 2 yıllık Güvenlik Politikası-Strateji-Stratejik İstihbarat-Jeopolitik, Askeri Tarih eğitimi aldı. “İstanbul Boğazı’nın Karadeniz Sahildarı Ülkeler Üzerindeki Jeopolitik ve Stratejik Etkileri” (Almanca) başlıklı mezuniyet tezini yazdı. Genelkurmay Personel Başkanlığı’nda görevli iken Kıbrıs Barış Harekâtı’nın madalya ve taltif projesini gerçekleştirdi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargâhında NATO Planlama direktifleri ve kuvvet plan çalışmaları üzerinde çalıştı. Ayrıca bir yıl boyunca Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantı Dosyasını hazırladı. Ege'de gerilimli 1980'li ve 1990'lı yıllarda 2 ayrı geminin komutanlıklarını yaptı. 1994-1997 döneminde Almanya'da Deniz Ataşeliği sırasında Deniz Ataşe Birliği'nin başkanlığına (doyen) ve 143 kişilik Askeri Ataşeler Birliği'nin Yönetim Kuruluna seçildi. Daha sonra Mersin’de Karakol ve Çıkarma Gemileri Komodorluğu’nun ardından Genelkurmay Yunanistan Kıbrıs Dairesinde Yunanistan Şube Müdürü iken “Türk-Yunan Ege’de Güven Arttırıcı Önlemler Paketi” projesinin (Ocak 2000) yöneticiliğini yaptı. Türk-Yunan sorunları üzerinde General-Amiral Oryantasyon Kursu, Harp Akademileri, Milli Güvenlik Akademisi ve TSK İstihbarat Okulu'nda dersler veren Yavuz, Deniz Harp Okulu Dekanı olduğu 2001-2003 döneminde "Denizcilik Tarihi-Deniz Stratejisi", "Askeri Strateji" ve "Liderlik" dersleri verdi. 1994’te Dr., 2002’de Doç.Dr. olan Yavuz, Milli Güvenlik Akademisi öğretim üyesi iken 30 Mart 2004’te istekle emekli oldu ve BİLKENT Üniversitesi’ne ilaveten Milli Güvenlik Akademisi’nde Türk-Yunan Sorunları, Suriye, Ortadoğu, Terörle Mücadele dersleri, 2012’de Prof.Dr. olduktan sonra da Atılım Üniversitesi’nde (2012-2013) ve Kara Harp Okulu Savunma Bilimleri Enstitüsünde (2013 Bahar) Y. Lisans ve Doktora, Ufuk ve Başkent üniversitelerinde lisans dersleri verdi. 2022 yılı başlarında adı Topkapı Üniversitesi olarak değiştirilen “Ayvansaray Üniversitesi”nde İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin kurucu dekanlığını yapan, fakülteyi 16 bölüme çıkartan Prof.Dr. Yavuz, “İstihbarat, Strateji ve Terörizm/Avrupa'da Terör Örgütleri” gibi 3 farklı konuda sertifika dersleri yanında İstanbul Topkapı Üniversitesi’nde lisans ve Y. Lisans dersleri verdi. Güvenlik Bilimleri ve Uygulamaları Y. Lisans programının kurucu ABD Başkanlığını Eylül 2022’ye kadar sürdürerek “Küresel Güvenlik Stratejileri” üzerine sertifika programı hazırladı. Mayıs 2020 ayında uluslararası sempozyum düzenledi ve bizzat sunum yaptı. Milli Savunma Üniversitesi’nde (Harp Akademileri) 2019 yılından beri “Dış Politika Analizi” ile “Küresel Güvenlik Stratejileri” başlıklı ders verdi. Genelkurmay SAREM “Dış Uzman”lık (2003-2010), Türk Askeri Tarih Kurulu (TATK) Genel Kurul üyeliği (1999-2007), Gnkur. Atatürk Araştırma ve Eğitim Merkezi “ATAREM” Genel Kurul Kurucu Üyeliği (1999-2007), Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim/Öğretim Kurulu üyeliği (2001-2003), Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) “Strateji” Grubu üyeliği (2005-2011), Türk Ocakları Genel Merkezi Hars Heyeti (en üst düzeydeki kültür kurulu) üyeliği (2004-2010), TÜRKSAM düşünce kuruluşunun Kurucu Başkan Yardımcısı ve Terör Bölümü Başkanlığı (2008-2012) yapan Prof.Dr. Yavuz, pek çok süreli yayının yayın ve hakem kurullarında yer almaktadır. Almanca ve İngilizce bilen Prof.Dr. Yavuz’un “Güvenlik politikaları, Askeri Tarih/Strateji, İstihbarat, Ortadoğu, çevre ülkeler, terörle mücadele, bölgesel-küresel sorunlar, küresel güvenlik stratejileri ve Deniz Tarihi konularında, çoğu müstakilen yazılmış 30’un üzerinde kitabı ve süreli dergilerde yazılmış çok sayıda makalesi mevcuttur. Halen Anadolu Ajansı ve Yeni Şafak gazetesinin “Düşünce Günlüğü” bölümünde her ay “Bölgesel ve Küresel Güvenlik Politikaları” üzerine analizleri yayınlanan Yavuz’un son dönemde Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE)’de konferansları, sitesinde yazıları yayınlanmakta olup, gene son zamanlarda Devlet Dergisi ve Türk Yurdu dergilerinde de yazıları yayınlanmaktadır. Ayrıca, Eylül 2022’den itibaren TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda haftada bir gün “Mavi Vatan” adlı bir programın yapımcılığını (ve yorumculuğunu) yapmaktadır. Ankara’da ikame eden Prof.Dr. Yavuz, evli, iki çocuk babası olup Almanca ve İngilizce bilmektedir.

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
    Tüm Yorumlar (1)