İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, seçimlere her yerde tek başına girme kararlarının bulunduğunu, bunun sonucunda başarısızlık olursa sorumluluğun gereğini yerine getireceğini söyledi.
Akşener, partisinin bir otelde düzenlenen Uşak Teşkilat Buluşması ve Aday Tanıtımı Toplantısı’nda yaptığı konuşmada İstanbul ve Ankara büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerinin İYİ Parti işbirliğiyle kazanıldığını, o dönemdeki amaçlarının 2023 seçimlerini kazanmak olduğunu anlattı.
Bu hedefte başarılı olunamadığını, bugün gelinen noktada hür ve müstakil olarak seçimlere girmeye kararı verdiklerini belirten Akşener, bu kararı aldıktan sonra hakaret ve iftiralarla karşı karşıya kaldıklarını kaydetti.
“TEK BAŞINA GİRİYORUZ, HER YERDE TEK BAŞINA”
Partilerinin Genel İdare Kurulunun aldığı kararın ardından bir elin devreye girdiğini ve partililerine istifa çağrılarında bulunulduğunu dile getiren Akşener, şöyle konuştu:
“Buradan ilan ediyorum, benim fikrim, benim talimatım; tek başına giriyoruz, her yerde tek başına. Ankara’da da İstanbul’da da tek başına giriyoruz. Her ilçede tek başına giriyoruz. Bu işin sonunda ben başaracağımıza inanıyorum. Bunun sonucunda bu başarı hepimizindir, başarısızlık olduğu taktirde de benimdir. O sorumluluğu yerine getireceğim. Hepimiz ona göre çalışacağız. Eğer bedel ödememi istemiyorsanız çalışacaksın, alacaksın. Dolayısıyla hiç fikrimi söylememiştim, şimdi söylüyorum; İYİ Partinin Genel Başkanı olarak söylüyorum. Hadi bakalım parmak uzatanlar. Ben demiştim Grupta, parmak sallayanların o parmaklarını teker teker kırarım diye. Dün yapılan bir televizyon programında yapılan konuşmalardan sonra gördüm ki dostumuz, müttefikimiz Türk milletidir.”
“KAZANALIM DİYE AĞZIMI AÇMADIM”
Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Seçimi öncesi altılı masaya iki isim önerdiğini ancak masadan kovulduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Dün bir aydınlanma yaşadım, Sayın Erdoğan bilir. İmamoğlu da öğrenecek. Ben, sayın Erdoğan hapse giderken oradaydım. Çoluğu çocuğu ile ilgilenen bendim. Evinin önünde polis noktası kaldırıldığında oradaydım. Ama en ağır hakaretleri işiten ben oldum. Aynı şekilde Saraçhane’ye 2’nci kere gittim. Bugün sövenler o gün rahmetli anama kadar götürdüler işi. Ne yaptım, boynumu eğdim, kazanalım diye ağzımı açmadım. Millet bu arkadaşları istiyor diye o masaya götürdüm, o masadan kovuldum. İkisi de korktu, kabul etmedi. Ben değil milletin istediğini kabul etmediler. Dün benim için bir milattır. Bugüne kadar hiçbir siyasi partinin iç işlerine ahlaki olarak karışmadık. 30 yıllık siyasi hayatımda hiç bunu yapmadım. Kongre yaptılar, üstümüze kaldı. Bana ne kardeşim sizin kongrenizden. Kim kazanırsa kazansın. Çünkü biz onların müstemlekesi olmuşuz onların kafalarında, öyle bir dünya yok.
“ONLAR HEP, BİZ TEK”
Dün anlatılanlara baktığımda sözler veriliyor, insanlar istifa ettiriliyor… Bu bir savaş ilanıysa kabulümdür, can baş üstüne. Çok küçümsemişler bizi. Şimdi sağdan soldan herkesi birleştirmişiz. Ezeli düşman olanları bile kanka olmuş durumda. Onlar hep, biz tek. Canımız sağ olsun, bakalım, görelim ne yapacağız. Ben de şu masanın üstüne kellemi koydum, ister tekme atın yere düşsün ister tekrar buraya koyun sizin elinizde, siz bilirsiniz.”
Televizyonları izledikçe İYİ Partiye olan derin nefreti gördüğünü belirten Akşener, “Tahammül etmişler bize. İşlerine geldiği için tahammül etmişler. Şimdi gene zorlayarak dediklerini yaptırmaya çalışıyorlar. Ne Cumhuriyet umurlarında ne Atatürk umurlarında ne başka bir şey umurlarında.” diye konuştu.
Diyarbakır’daki bir bulvara Şeyh Sait isminin verilmesinden büyük üzüntü duyduğunu bildiren Akşener, buna CHP’nin de gerekli tepkiyi göstermediğini ifade etti.