Kara para aklama, vergi kaçakçılığı ve örgüt üyeliği suçlamalarından tutuklanan Dilan Polat ve Engin Polat çiftinin mali işleriyle ilgilenen avukatları Ahmet Gün geçtiğimiz gün etkin pişmanlık kapsamında itirafçı olacağını açıklamıştı.
Kanal D Haber’in ulaştığı ifade bilgilerine göre Gün, yıllardır birlikte çalıştığı Polatların ‘kara para aklama’ olayını nasıl gerçekleştirdiğine dair kesitler anlattı. Anlattıkları savcılık tarafından yetersiz bulunan Gün etkin pişmanlıktan yararlanamayarak cezaevine geri gönderildi.
“SAHTE FATURA DÜZENLEDİLER”
Ahmet Gün, çiftin sahte fatura düzenlediği şirketlerinden BYZ Gün Güzellik Kozmetik İthalat İhracat Sanayi ve ticaret Ananom Şirketi’nin kendi kızına ait olduğunu söyledi. Firmaların sahte fatura düzenlemek için kurulduğunu belirten Gün, şirketin başında da Engin Polat’ın babası Sezgin Polat’ın olduğunu ileri sürdü.
Şirket üzerinden Dipomed Medikal Kozmetik, Rise And Shine ve DP Güzellik A.Ş. için sahte fatura düzenlendiğini söyleyen Ahmet Gün, ailenin internet üzerinden yaptığı Rise And Shine satışlarının çok yüksek görünmesiyle ilgili de “Tasfiye halindeki şirketlerden dolgu amaçlı fatura düzenleniyordu” dedi.
“MAL KARŞILIĞI OLMAYAN YÜKLÜ MİKTARDA PARA GİRİŞİ”
Engin Polat’ın bir telefon görüşmesinde kendisine Rise And Shine firmasının o ayki cirosunun 80 milyon TL’ye ulaştığını söylediğini aktaran Gün, “1 ay sonraki beyan verme tarihine yaklaştığımızda bana bu firmadan 80 milyon TL yerine yarı yarıya 40-45 milyon TL arasında satış faturası getirildi. 80 milyon TL tutarındaki faturaların yaklaşık yarısını iptal etmişler. Burada mal karşılığı olmayan yüklü miktarda para girişi olmaktadır” ifadesini verdi.
Ahmet Gün, ailenin elde ettiği paranın kaynağının yasa dışı bahis ya da kara para aklama üzerinden kazandığından şüphelendiğini belirtti.
ETKİN PİŞMANLIKTAN YARARLANAMADI
Tüm bildiklerini anlatmak için itirafçı olan Ahmet Gün’ün yüzeysel bilgiler verdiğini düşünen savcılık, bilgiler yetersiz buldu. Etkin pişmanlıktan yararlanamayan Ahmet Gün’ün tahliye talebi reddedildi. Gün ifadesinin ardından Marmara Cezaevi’nden Tekirdağ Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna nakledildi.
