Prof.Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, 2024
Önceki bölümde Büyük Selçuklulara bağlı Fars ve Azerbaycan atabeylikleri özetlenmişti. Bugün ise Zengiler ve Erbil Atabeyliği ele alındı.
Zengiler (1127-1233): Musul ve Halep merkezli el-Cezire, Doğu Anadolu ve Suriye’de hüküm süren Türk-İslam hanedanıdır. İmadüddin Zengi’nin 1127’de Musul valiliğine tayiniyle kurulan Musul Atabegliği onun el-Cezire ve Suriye’yi birleştirme mücadelesi sonunda geniş sınırlara ulaştı. Zengi, 1144’te Urfa Haçlı Kontluğu’na son verip, Şam Atabegliği’ni de (Tuğteginliler) kendine tâbi kıldı. Suriye’deki Ca‘ber kuşatmasında bir kölesi tarafından şehit edildi. Mardin ve Hısnıkeyfa Artuklu beyleri de Zengi’nin ölümünden faydalanarak kaybettikleri yerlerin bir kısmını geri aldılar.
Daha önce İmadüddin Zengi’nin Urfa’yı fethi üzerine Papa III. Eugenius’un iknasıyla yeni bir Haçlı seferi düzenlendi. Yeni Atabey Nûreddin Mahmud Zengi, II. Haçlı Seferi orduları bölgeye ulaşmadan önce Antakya, Trablus ve Kudüs Haçlı devletlerinin doğusunda güçlü bir İslâm birliği kurarak Haçlılarla mücadelenin başarıya ulaşacağına inanıyordu. Fransa Kralı VII. Louis ve Almanya Kralı III. Konrad’ın öncülüğündeki Haçlılar 1148 baharında Filistin’e geldiler. Haçlı ordularının aynı yıl Şam’ı kuşatması üzerine Nureddin Mahmud ve Seyfeddin Gazi yardıma koştular. Büyük yardım kuvvetleri yanında Şam Hâkimi Muinüddin Üner’in taktiği ve erzak sıkıntısı içindeki Haçlıları Nureddin, Yağra’da mağlûp etti.
- Seyfeddin Gazi öldükten sonra kardeşlerin kavgası ortaya çıktı. İmadüddin Zengi döneminden beri Musul valisi, atabeg naibi, ordu komutanı ve Erbil Beyliği’nin de kurucusu Ali Küçük, Erbil dışındaki bütün iktalarını Atabeg Kutbüddin Mevdud’a devrettikten sonra 1168’te öldü. Mevdud, Musul naibliğine İmadüddin Fahreddin Abdülmesih’i atadı. Hastalanınca yerine de büyük oğlu, Nureddin Mahmud’un damadı II. İmadüddin Zengi’nin geçirilmesini vasiyet ederek 1170’te öldü.
Daha sonra Haçlılara karşı mücadeleler, Celaleddin Harzemşah’la ittifak, haneden mücadelelerinin devamında yaşta atabegliğe getirilen I. Nasırüddin Mahmud, Erbil Beyi Kökböri’nin ölümüyle rakipsiz kalan Lü’lü’ tarafından 1233’te öldürüldü ve Zengiler hanedanının ana kolu tarihe karıştı. Zengilerin iki büyük kolu Musul ve Halep dışında Sincar (1170-1220), Cezire-i İbn Ömer (1180-1251) ve Şehrizor’da (1211-1245) hüküm süren üç küçük kolu daha bulunuyordu.
Daha önce Şiilerin hâkimiyetindeki topraklarda Sünniliği destekleyen Zengiler, birçok ilmî ve dini müessese kurdular. Nureddin Mahmud Zengi’nin birçok han, ribat, sebil ve medresenin yanı sıra Dımaşk, Halep ve Harran’da inşa ettirdiği bimaristanlar pek ünlüydü. Bütün bunlara haleflerinin atabegliğe bağlı diğer şehirlerde yaptırdıkları da ilâve edildiğinde yoğun siyasî mücadelelere rağmen imar/inşa faaliyetlerine de gereken önemin verildiği anlaşılabilmektedir.
Erbil Atabeylikleri (Begteginliler: 1144-1232): Merkezi Erbil olmak üzere Şehrizor, Hakkâri, Tikrit, Sincar, Harran, Urfa ve civarında hüküm süren, adını kurucusu Zeynüddin Ali Küçük’ün babası Begtegin’den alan bir atabeyliktir. Musul Atabeyi Zengi 1144’te Urfa’yı Haçlılardan alınca valiliğini Ali Küçük’e vererek Urfa’yı imar etmesini, bir hastahane yaptırmasını, halka adaletli davranmasını istedi.
Atabeg İmadüddin Zengi ertesi yıl Ukaylilerden Ali b. Salim’in elindeki Caber Kalesi’ni kuşattığı sırada kendi hizmetkârları tarafından öldürüldü. Irak Selçuklu Sultanı Mes‘ud b. Muhammed Tapar’ın yanında rehin olan Seyfeddin Gazi bir fırsatını bularak Musul’a intikalle şehre hâkim oldu. Hizmetinden memnun kaldığı Ali Küçük’ü de Musul naibliğine tayin etti.
1187’de birleşen Haçlı kuvvetleri Selâhaddin Eyyubi üzerine yürüdüğünde Erbil Atabeyi Kökböri de Eyyubi ordusunun sol kanat komutanıydı. Haçlılar Saffuriye’de hezimete uğradılar. Varisi olmayan Kökböri’nin ölümünden sonra atabeylik, vasiyeti üzerine Abbasilere bağlandı.
Not: Yazı dizisi “Türk Kimliği Üzerine-45” ile devam edecektir.