Haydar AS – 04 Kasım 2023
Dikkat ederseniz Batı’nın çıkarlarıyla örtüşen tüm çatışmalarda insan hakları ihlali hiç bir zaman gündeme gelmez.
Hele karşı taraf Müslüman veya Türk ise, kana doymayan küresel cellatların Haçlı zihniyetleri aniden hortlar ve kulaklar sağır, gözler kör oluverir.
Neden? Çünkü dünya beşten büyük değil!
Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere bilumum insan hakları örgütleri iş işten geçtikten sonra ortaya çıkarlar, bir iki kıytırık yaptırım ve tutuklama yaparak işi geçiştirirler.
Bu hep böyle olmuştur ve Gazze’de de böyle olacaktır.
Tıpkı;
Hocalı’da Ermenilerin Azerbaycan Türklerine bir gecede yaptığı soykırım gibi…
Srebrenitsa’da Sırpların Bosnalılara yaptığı soykırım gibi..
Şimdi de;
Gazze’de Yahudilerin Müslümanlara yaptığı soykırım bütün dünyanın gözü önünde cereyan ederken henüz karar verici mercilerin hiçbirinde ateşkes sözcüğü telaffuz edilmediği gibi aleni destekleri de gözlerden kaçmamaktadır.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi, Gazze’yi adeta bir Ar-Ge laboratuvarı gibi kullanarak üretmiş oldukları farklı silah ve mühimmatları masum çocukların bedenleri üzerinden denemeleri için sıraya girmişlerdir.
Biz ise;
Yıllar önce, Büyük şair M. Akif Ersoy’un “medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar” diye bizlere gerçek yüzünü tarif ettiği batıya eklemlenmek için bütün gücümüzle çalışıyoruz.
Şimdi efendim! Batı bizi hep oyalıyor zaten, Orta Doğu desen hepten çizik çekmiş bize!
O zaman;
Merhum Ziya Gökalp’in ;
Vatan; Ne Türkiye’dir Türklere, Ne Türkistan,
Vatan; Büyük ve müebbet bir ülkedir; Turan
Şiirinde dediği gibi, bize kollarını açıp bizimle kucaklaşmak isteyen Turan coğrafyasında şu anda birlik için hummalı bir çalışma yapılmakta.
Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Kazakistan’ın Astana şehrinde 10. Zirvesini dün başlattı.
Dosta güven, düşmana korku veren bu topluluk, bütün yeraltı, yerüstü, beşeri ve iktisadi kaynaklarıyla ortak dil ve ortak para ile Türk Birliğine dönüştüğünde Avrupa Birliğinin darmadağın olacağını şimdiden ön görebiliyorum.
Bizim, Cumhuriyet’in 100. Yılı nedeniyle “Türkiye Yüzyılı” hamlemiz ve zirvenin “Türk Devri” mottosu ile açılması bir tesadüf olmasa gerek.
Değerli dostlar;
Bizlere düşen görev, yüzümüzü Türk Birliğine dönüp, Türk Devletleri Topluluğu’nu akamete uğratmadan hep destekleyerek yarının büyük Türkiye’sinin ve Türk Birliği’nin kurulmasına katkı sunmaktır.
İşte o zaman bu mazlum coğrafyada yapayalnız değil, zengin ve müreffeh bir ülke olarak her alanda gıpta ile bakılan bir konuma erişiriz.
İşte o zaman dünya beşten büyük olur!