fatih ünlü kpk

Fatih ÜNLÜ – 02 Aralık 2024

 

En sinirli ülkeler sıralamasında dünyada ilk sıralardayız. Bazı haberlerde sinirlilikte Lübnan’dan sonra dünyada ikinci sırada olduğumuz da yazıyor. Haberlerin detayına baktığımızda ise, kaynak gösterilen Statista’nın “World’s Angriest Countries – Dünyanın En Sinirli Ülkeleri” tablosunun 2021-22 yıllarına ait olduğunu görüyoruz.*

Tabloda bir güncellik sorunu var ama giderek daha sinirli bir toplum olduğumuza dair bir süredir kendini belli eden emareler şu anda da fazlasıyla mevcut. Dolayısıyla, toplum olarak gerginliğimizi azaltabilmek için çok acil önlemler almalıyız ki daha huzurlu ve daha mutlu günlere kapı aralayabilelim. Çünkü sinirlilik ve gereksiz gerginlik hem sahibine hem de etrafındakilere ağır bir imtihan ve çileye dönüşür ve insanı hayattan soğutan unsurların da başında gelir.

Doğrusu ülkemiz, aziz halkımız çok daha farklı alanlarda dünya çapında birinciliklerini, ikincilerini hak ediyor. Türlü akımlar elbette bizi de çok etkiliyor ama başta merhamet olmak üzere çok üstün hasletlerimiz var. Mesela yıllar önce gördüğüm bir manzara hatırladıkça bugün de beni çok etkiler:

Çok kalabalık olmayan bir caddedeyiz. Dönemeçte bir PTT Şubesi var. Tam orada bir çocuk elindeki poşete doldurulmuş yemeği yere düşürmüş ya da yemeğin sıcağıyla poşet patlamış, bilemiyoruz. Ama çok üzüldüğü belli olan çocuk yere saçılmış yemeklerden poşetin üzerinde temiz kalanları eliyle hızla alıyor ve telaşla yemeye çalışıyor. İnsandaki iyi yönleri ortaya çıkaracak eşsiz bir tablo. İnanın, orada, o civarda bulunan herkes istisnasız gelip o çocuğa yardım ettiler.

Bu, şüphesiz Milletimiz adına yüce bir haslete işaret ediyor. Allah iyilerin sayılarını ve tesirlerini artırsın. Yani özümüzde çok ciddi bir sağlamlık var ama yanlış gidişatın olumsuz tesirlerini de yok sayamayız.

Çok sinirlilik te böylesi bir durum. Çünkü sinirli ve gergin ortamlarda hiç umulmadık tatsız olaylar vuku bulur. Suç oranı artar. Olmayacak sandığınız işler olur, moraller bozulur. Bunun gibi birçok istenmeyecek hâl meydana gelebilir.

Ne Yapabiliriz?

Bu başlığı açık kaydıyla atıyorum. Çünkü bu konuda yapılabilecek birçok iş var. Bahsedeceklerimiz de bunlardan bazılarını hatırlatıcı mahiyette olacak.

1- Ekonomik Sıkıntıların, Geçim Derdinin Rahatlatılması

Ekonomik sıkıntılar toplumsal gerginliğin tek sebebi değil elbette ama bunu çok besleyen bir durum. İnsanları rahat edecekleri donanıma, gayrete ve imkânlara kavuşturmalıyız. Ama nasıl? Zaten bir gayret gösteriliyor. Ama çalışarak, samimiyetle çok daha fazlasını yapmalı, yeni fikirler bulmalı ve Ülkemizdeki veya yurt dışındaki “dehadan” daha çok yararlanmalıyız. Küresel kabul görmüş reçetelerin ciddi ve istenmeyen birçok yükünün de olduğunu unutmadan, elden geldiğinde özgün çözümler üretebilmeliyiz (Refahyol zamanındaki havuz sistemi gibi).

İlginizi çekebilir!  İslamofobi - 2

Ekonomik durum ve hayat pahalılığı ile ilgili konulara birçok yazımızda bizde detaylıca değinmiştik. Bu yüzden bu yazı için kifayet-i kelam diyerek konuyu kapatalım.

2- Adalet Sisteminin Düzeltilmesi

Adaletsizlik ve kötülük yapanın yanına kâr kaldığı duygusu insanı durduk yerde gerer. Ki maneviyatı göz önüne alırsak kimsenin yayına kâr kalmaz ama adaletin tesisi için maddi önlemleri de hızla almalıyız…

Hak edilen durumlarda cezaların caydırıcı olmaması suçluya zaten bir iyilik değildir ama asıl masumlara ve normal vatandaşa büyük kötülük olur. Medya dâhil birçok mecrada adalet sistemiyle ilgili birçok güzel yorum ve öneri var. Bizim de bu konuda ayrı bir yazımız var, o yüzden burada da detaylara girmiyoruz ama yoğun ihtiyaca dikkat çekiyoruz.

3- Maneviyatın Güçlendirilmesi ve Nefsin Kontrolü

İdealde maneviyat insanı maddi kısıtların ötesinde ayrı bir âleme taşır. Artık insan küçük meseleleri dert etmez, gereksiz gerginlik oluşturmaz, “Eyvallah” der. Sadece önemli işlerde öfkelenebilir, o zaman da kontrollüdür.

Hatırlarsınız, bir gün bir bedevi gelir ve Peygamberimizden (s.a.v.) maddi yardım ister ve onun kalın kumaştan yapılmış hırkasının yakasından öyle çeker ki Peygamberimizin ensesi ve boynu kızarır. En sakin, en kalender insanın bile tepki verebileceği bir durumdur. Ama Peygamberimiz aleyhisselam o kişiye kızmaz ve tebessümle karşılık verir…

Bu çerçevede, nefis terbiyesi hayati önemi haizdir. Öfke kendisine toz kondurmamaya çalışan ve suçu hep başkalarına atan nefsi emmarenin (nefsin en alt tabakası) tezahürü gibidir. Nefsi emmare kontrol edildiğinde o halden çıkar ve nefis haddini daha iyi bilir hâle gelir.

Kişinin nefsinin terbiyesinde ve iyi ahlak sahibi olmasında imanın ve sahih maneviyatın etkisi yaşanan birçok örnekle sabittir.

4- Sağlık ve Beslenme

Sağlık sorunları ve beslenmedeki eksiklikler de gerginliğe ve sinirliliğe sebep olabilecek önemli unsurlardandır. Çok sakin insanların bile diyelim yüksek tansiyonun, kolesterolün veya yüksek şekerin pençesinde ne kadar çabuk kızabildiklerine şahit olduğumuz çoktur.

Dolayısıyla sağlık sorunlarının tedavisi ve insanı rahatlatacak önlemler her zaman önemlidir. Rabbimiz her alanda olduğu gibi bu alanda da birçok şifa vesilesi yaratmıştır. İnsandaki gereksiz gerginliği alacak temiz hava, yürüyüş, lavanta, papatya, gül, çarkıfelek, safran, limon melisa, oğul otu gibi bitkiler bu vesilelerden birkaçıdır. Bunların çoğu kısıtlı imkânlarla bile çoğumuzun ulaşabileceği ve uzmanlarına, bilenlere danışarak kullanılabilecek çarelerdir.

İlginizi çekebilir!  İran’ın İsrail’e saldırısından alınan dersler

5- Eğitim ve Gençliğin Önemi

Biraz değişmiş olabilir ama gençlik hem daha idealisttir, haksızlığı, adaletsizliği sevmez hem de çabuk tepki verir. Gençlerimizi hayırlı bir şekilde yetiştirmeli ve onlara güzel meşguliyetler bulmalıyız. Sadece gençlerimiz için değil, her yaşta insanlar için vakitlerini güzel geçirecekleri ortamlar şüphesiz önemlidir. Çünkü iyi uğraşlar birçok hayrının yanı sıra kötü uğraşlara da mani olabilir…

Bu konu da tabiatıyla çok tafsilatlı. Özetle arz edecek olursak, gençlerimizi işsiz ve ümitsiz bırakmamalıyız, hazıra alıştırmamalıyız, emek vermenin kıymetini öğretmeliyiz, sevgi, saygıyla ve maneviyatla daha çok tanıştırmalıyız… Bunların nasılı da detaylı çalışmalar ve istişarelerle bulunabilecek hususlar.

6- Devlet Mekanizmalarının Etkin Çalışması ve Siyasetin Önemi

Adalette, sağlıkta, trafikte, eğitimde… Birçok alanda devlet mekanizmaları çok etkin işledikçe toplumdaki birçok gerginlik te tabii olarak azalacaktır.

Bunlar arasında temel olması bakımında en önemli alan da eğitim. Eğitim sistemimizin de inançlı, iyi ahlaklı, dürüst, doğru düşünen, kendi kapasitelerini keşfeden, onları güçlendiren, donanımlı ve yenilikçi insanlar yetiştirmeye odaklanması lazım.

Bu çerçevede, siyasette de ideolojik kamplaşma ve gerginliği artıracak söz ve eylemlerin toplumu da gerdiği hakikatinden hareketle, bu mecrada da tepkilerin, söylemlerin ölçülü, içerikli ve kışkırtıcı bir üsluptan kaçınması hem toplumu daha az gerer, hem tepkileri daha muteber hale getirir.

7- Dizilerin, Filmlerin, Televizyon ve Medyanın, Sosyal Medyanın Önemi

Bu alt başlık en önemli unsurların çoğunu ihtiva ediyor. Tüm mecralarda öfke ve şiddet değil sağlıklı tepkiler özendirilmelidir. Ve her mecranın elden geldiğince hayrı temin edilip şerrinin azaltılacağı yöntemler bulunmalıdır.

Bu çerçevede, medyada, dizilerde, filmlerde kötü değil iyi örneklere, dostluğa ve iyi ahlak örneklerine daha çok yer vermeliyiz. Bu nasıl olur sorusu da en tafsilatlı konulardan birisi elbette… Bunlar üzerinde de çok çok düşünmemiz gerekiyor.

Sözü biraz uzattık. Ucu açık tutmak kaydıyla bugünkü yazımızı burada noktalayalım.

Allah’a emanet olun.

===

* Bu haberlerde kaynak gösterilen Gallup Araştırma Şirketinin “Global Emotions” raporunda aslında farklı ve başka çarpıcı hususlar var.

  1. memduh dedi ki:

    Üstad elinize sağlık,

    Harika tespitler ve yerinde teklifler,

    Şahsi ve ictimai hayatımıza yapılacak basit dokunuşlarla hayat kalitesini artıracak güzel adımlar.

    Minik bir öneri, tespitler makro ve mikro olarak iki ana gruba ayrılırsa olabilir mi?

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.