Reşit Kemal AS – 29 Nisan 2024
Son yıllarda dünya genelinde siyasi karışıklıkların artması ve ekonomik istikrarsızlıkların sık sık gündeme gelmesi dikkat çekiyor. Ancak bu durumun arkasında yatan gerçeklerin ne olduğunu anlamak için derinlemesine bir incelemeye ihtiyaç var.
Siyonizm, tarihi İsrail Toprakları olarak tanımlanan topraklarda bir Yahudi devletinin asırlar sonra yeniden kurulmasını destekleyen, savunan ve Yahudi milliyetçiliğini temel alan ideolojik fikir hareketidir. Bu kısa bilgilendirme ile başladığım yazıda asıl anlatmak istediğim konu; Siyonizmin dünya ekonomisini ele geçirmesi…
Siyonistler, amaçlarına ulaşmak için her yolu mübah gören de bir kesimdir aslında. Dünya halklarını kendi amaçlarına hizmetkar olarak gören bir azınlık grubu diyebiliriz…
Güçlü ekonomilerini ve siyasi güçlerini de hedefledikleri amaç doğrultusunda kullanmaktan asla çekinmezler. İsteklerini yerine getirmeyen ülkelere ise bu ekonomik güçleriyle farklı politikalar uygularlar.
Siyonizmin uyguladığı bu politikaların temelinde enflasyonu tetikleme, iç siyasi bölünmeler ve ulusal çıkarları tehdit eden komşu ülkelerdeki karışıklıkları destekleme gibi unsurlar yer alıyor.
Ekonomik Sıkıntıların Önemli Sebebi
Yakın geçmişte ve günümüzde yüksek enflasyon, halkın günlük yaşamını doğrudan etkileyen bir önemli bir faktör haline gelmiştir. Siyonist güçler, bu enflasyonu körükleyerek halkı kışkırtmayı ve istedikleri zaman devletle karşı karşıya getirmeyi hedefliyorlar. Temel gıda maddelerine olan talebi manipüle ederek, dış ticaret dengesini etkilemekte ve iç piyasada fiyatları kontrol altında tutmaktadırlar.
Dikkat ederseniz özellikle temel gıda maddelerindeki artış her şeyin üzerinde seyrediyor. Bu oyunun bir parçası olarak Siyonistler, hiç alakası olmayan ülkelerin, Türkiye’den temel gıda talep etmesini sağlıyor. Bu sayede ürünlerini dış pazara gönderen ihracatçının kazancı artıyor, iç piyasaya mal vermek istemiyor veya veriyorsa da yüksek fiyatlardan veriyor. Bu da enflasyona yol açıyor. Böylece halkın günlük ihtiyaçlarını karşılaması zorlaşıyor ve toplumda huzursuzluklar artmaya başlıyor.
Oynanan oyunlar neticesinde, Dünya bankaları ile ters düşmeler, yabancı yatırımcılar ile güven problemleri ortaya çıkıyor. Dünyanın önde gelen ekonomi kuruluşları siyah, gri, kırmızı vs. renkler vererek sizin notunuzu her alanda düşürmeye başlıyor.
Bitmek Bilmez İç Karışıklık Planları
Siyonistlerin, satrancı çok boyutlu oynadıkları su götürmez bir gerçek. Manipülasyonları sadece ekonomi üzerinden değil, aynı zamanda siyasi ve sosyal bölünmeleri körükleyerek de gerçekleşmektedirler. Laiklerle muhafazakarları, sağcılarla solcuları karşı karşıya getirerek toplumsal çatışmaları artırmak, Siyonistlerin istikrarsızlık yaratma stratejileri arasında yer almaktadır.
Ülkemiz üzerinde maalesef yıllardır çeşitli oyunlar oynanmış ve oynanmaya da devam edilmektedir. Halkın belirli kesimlerinin üzerine planlar yapan Siyonizm, Devletin içinde de askerle istihbaratı, polisle yargıyı, aklınıza gelebilecek her kurumu karşı karşıya getirmek için oyun kurar. Bu kurumları okuyunca aklınıza FETÖ gelebilir. Biz de zaten “FETÖ, asla Siyonizme hizmet etmez” demedik değerli okuyucular…
İşin Siyasi Boyutu da Var Elbette…
Siyasi partilerin içlerine sızarak onlar güçsüzleştirmek, “Böl, Parçala, Yönet” taktiğiyle ele geçirmek için olanca güçleriyle çalışırlar. İnsanlığın yararına değil yalnızca kendi yararlarına olan kararları aldırmayı hedeflerler.
STK’lar ve cemaatler için de plansız değildir bu yapı. O oluşumlarda da etkin ve daima harekete geçmeye hazır halde bulunurlar. Temelde “çok başlılığı”; “özgür düşünce”, “demokratik ortam” gibi kavramlarla öne sürer ve karışıklık için zemin hazırlarlar.
Sonuç olarak, Siyonizmin ekonomik, siyasi ve sosyal arenadaki etkileri oldukça derin ve karmaşıktır. Ancak bilinmesi gereken şey, bu manipülasyonların temelde ulusal çıkarları ve halkın refahını hiçe sayan bir yaklaşımı temsil ettiğidir. Bu nedenle, toplumun bu tür oyunlara karşı uyanık olması ve ortak çabalarla karşı koyması gerekmektedir.