14 kez görüntülendi.
bercan tutar banner

Bercan TUTAR – 21 Aralık 2024

 

ABD Başkanı Donald Trump’tan sonra Rusya Devlet Başkanı da Suriye konusunda ilginç ve dikkate değer açıklamalarda bulundu. Trump, Suriye’de kazanan ülkenin Türkiye olduğunu ve ülkenin geleceğinde kilit konuma yükseldiğinin altını çizerken Rus lider Suriye’deki devrimde en çok karlı çıkan ve kazanan ülkenin İsrail olduğunun altını çizdi.

Yıl onu soru-cevap oturumunda dört buçuk saat dünyanın farklı ülkelerinden medya mensuplarının ve Rus halkının sorularını yanıtlayan Putin, konuşma rekoru kırdı.

Suriye’de kaybetmediklerinin altını çizen Rus lider yeni yönetimle çalışacaklarını ve hedeflerinin Rus üslerinin varlığının devam etmesi olacağını vurguladı. Haliyle, yeni Suriye’de de Rusya’nın ayak izleri var olmaya devam edecek. Putin, “Suriye’de şu an sahadaki durumu kontrol eden herkesle ilişki kurduk. Çoğu ülke Rus üslerinin kalmasını bekliyor. Çıkarlarımız örtüşmeli, bu da titizlikle inceleniyor” bilgisini de verdi.

Rus lider, “Teröristlerin yuvasını engellemek için Suriye’ye geldik. Genel olarak hedefimize ulaştık” düşüncesinde. Bu bağlamda Putin’in ilginç açıklamalarından biri de Rusya’nın Suriye’ye ilk müdahalesiyle ilgili ileri sürdüğü sebeplerdi.

Müdahalenin nedeni olarak Putin 2015 yılında hedeflerinin Doğu Akdeniz’in sıcak sularına erişimini ve Rus üslerini korumak için değil daha çok Şam’daki kutsal Hristiyan Ortodoks yerlerini korumak için olduğunu hatırlattı. Rus medyası da Hristiyanlığın Kudüs’te değil Şam’da doğduğunu belirterek Putin’in gerekçesini güçlendiren haber ve analizler yayımlıyor. Zira Ortodokslar için Şam ilk Roma. Gerçek Roma ikinci Roma. Moskova da üçüncü Roma olarak algılanıyor.

Soru cevap kısmında yeniden Rus üslerinden bahis açılınca Putin, siyasetin bir uzlaşma sanatı olduğunu ve Rusya’nın stratejik önceliğinin Tartus ve Hmeymim’deki üsleri elinde tutmak olduğunu yeniden dile getirdi. Bu kararlılık bize Amerikan medyasında “Ruslar üslerini Libya’ya taşıyor” haberlerinin birer kara propaganda olduğunu gösterdi.

İlginizi çekebilir!  Rusya ve Ukrayna'ya yeni büyükelçi

Putin, Suriye’de Esad’ın devrilmesinin Rusya’yı zayıflattığı yönündeki iddiaları Mark Twain’in şu sözüyle bir kenara itti: “Ölümümle ilgili söylentiler fazlasıyla abartılıyor.”

Hatta daha da ileri giden Putin yen Suriye’de Rus üslerinin insani yardımların ulaştırılmasında ve dağıtımında merkez olarak işlev üstlenmesi teklifinde bulundu. Eğer bu gerçekleşirse, Rusya kolektif Batı ile doğrudan yardım rekabeti içinde olacaktır.

Türkiye’nin yeni Suriye’deki baskın konumu ve terör örgütü PKK/YPG’yi merkeze alan stratejisi için ise Putin’in son derece diplomatik bir dil kullanması dikkat çekti. Türkiye’nin “güney sınırlarında güvenliğini korumaya ve mültecilerin kendi topraklarından Suriye topraklarına geri dönmeleri için koşullar yaratmaya çalıştığına” odaklanan Putin Türkiye’nin “PKK ile on yıllardır sorunları olduğuna” vurgu yaprak, “Umarım bir kötüleşme olmaz” temennisinde bulundu.

Yani Türkiye’ye karşı bir kart olarak kullanılan terör olgusunun Batı tarafından yeniden masaya sürülebileceğini ve bu sorunun yeniden kaşınabileceğini ima etmesi dikkate alınmalı.

Putin’in Suriye’deki işgalini artıran ve ülkenin hemen her yerindeki askeri depoları havaya uçuran İsrail’i doğrudan kınaması da Suriye’de Büyük ve Uzun Oyun’un yeni başladığının işareti olarak okunabilir. Zira Putin’in Rusya’da son derece hassas bir dosya olan Tel Aviv’e yönelik tavrını yükseltmesi de yeni Suriye’deki güç mücadelesinin çok boyutlu ve çok aktörlü olarak devam edeceğini gösteriyor.

İsrail ordusunun Suriye topraklarının 20-25 km derinine kadar ilerlediğini ve Sovyet uzmanlar tarafından kurulan tahkimatları ele geçirdiğini belirten Rus lider, “İsrail’in günün birinde Suriye topraklarını terk edeceğini umuyoruz, ancak şu anda oraya ek birlikler gönderiyorlar. Bence orada hâlihazırda birkaç bin asker var ve onların ayrılmaları şöyle dursun orada daha da güçlenecekleri izlenimini ediniyorum” diyerek İsrail’in çıkmamak üzere Suriye’ye girdiğinin altını çiziyor.

Rus-Türk ilişkilerinin darbelendiği yönündeki bir soruya ise Putin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la sürekli iletişim halinde olduklarını belirterek, yine ezber bozdu. Türkiye’nin Suriye’de güney sınırlarındaki güvenliğini sağlamak için gerekenleri yaptığının altını çizdi.

İlginizi çekebilir!  Paradan Silaha Rothschild Ailesi

Bir bakıma Türkiye’nin yeni Suriye’deki rolünden rahatsızlık duymadığını vurguluyor Putin. Hatta Türkiye’nin sınırdaki Kürt oluşumları uzaklaştırmak için operasyon düzenleyebileceği mesajını da veren Rus lider, “Türkiye, Suriye’deki gelişmeler ışığında güney sınırlarında güvenliği sağlamak, sığınmacıların kendi topraklarından fiilen Türkiye’nin kontrolü altında olan Suriye’nin diğer bölgelerine geri dönmesi için koşullar yaratmak, belki de Kürt oluşumları sınırdan uzaklaştırmak için her şeyi yapıyor. Tüm bunlar mümkün ve belki de bir dereceye kadar gerçekleştirilecek” diye konuştu. Bu sözleriyle Ankara’nın talep ve beklentilerini desteklediğinin altını bir kez daha çizdi.

Ve daha birçok konuya da değinen Putin’in açıklamaları özellikle dünyanın gidişatını belirleyen bir aktörün uyarıları, yorum ve beklentileri olarak okunduğunda hayli önem kazanıyor. Özellikle de yeni Suriye’de olabilecekler konusundaki uyarılarını ve dile getirdiği riskleri göz ardı etmemekte fayda var.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.