Prof.Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, 8 Aralık 2024
Önceki bölümde “Çözüm Süreci” nin sona ermesi sırasında yaşananlar ele alındı. Bugün PKK’dan önce tasfiye edilen IRA, ETA ve Tamil Kaplanları ile PKK arasındaki belirgin farklara değinildi.
IRA (İrlanda Cumhuriyet Ordusu), İrlanda adasında İngiltere’ye bağlı bir bölgede, Katolik halk arasından çıkan ve biraz dini, biraz tarihi, biraz da bağımsızlıkla ilgili özgürlük isteyen bir örgüttü. Bu örgüt neredeyse tüm Katolikler tarafından desteklenirken, bölgeye hükümetler tarafından yerleştirilen Protestanlar tarafından desteklenmiyordu. IRA’ nın terör bölgesi Kuzey İrlanda ve İngiltere (Britanya) ile sınırlı gibiydi. İngiltere, IRA ile silahlı mücadeleyi hiç bırakmadı. Bu arada ABD’den Kuzey İrlandalılara yardım edenler, ABD yöneticilerinin yönlendirmesiyle NORAID adlı bir yardım kuruluşu kurdu. İhtiyaç sahibi İrlandalılara bu örgüt üzerinden yardım gönderildi. 1998’de Blair Hükümeti, 150 yıldır süren anlaşmazlığı “Kutsal Cuma “ antlaşması ile çözdü. Bu antlaşma ile Kuzey İrlanda’nın geleceğine “Kuzey İrlandalılar” karar vereceklerdi. İrlanda da Toprak talebinden vazgeçti. Bu arada soğuk savaş sonrası “liberal ekonomi” için istikrara ihtiyaç duyan Clinton dönemi ABD’si de konuya müdahil oldu. IRA’ yı temsil eden siyasi parti ile belirli konularda uzlaşma sağlandı ve terör söndürüldü. Ancak antlaşmayı Kabul etmeyen bazı gruplar terör faaliyetlerini bir süre daha sürdürdüler.
ETA (Bask Ülkesi ve Özgürlük), İspanya’nın Biskay Körfezi kıyısındaki verimli bir bölgenin bağımsızlığı için yola çıkan “ayrılıkçı” bir örgüttür. Bu “özgürlük” iddiasıyla ileri çıkan örgüt, sivil insanların da canına ve malına Zarar verdiği için IRA gibi bir “terör” örgütü olarak anılmıştır. İspanya, zaten federal bir yapıya sahip olduğu için 1980’li yılların başında Bask bölgesine “özerklik” dahil bazı imtiyazları tanıdı. Bask’ta, ETA’ ya yakın destek verenler dışındaki siyasi partilerle “Teröre karşı mücadele” anlaşması yapan İspanya, aynı zamanda Fransa ile teröristlerin karşılıklı iadesi antlaşması imzalandı. ETA destekçisi partilerin ileri gelenleri tutuklanıp yayın organları kapatıldı. Soğuk savaş sonrası bu yeni dönemde ve AB üyesi Fransa’da barınamayacağını anlayan ETA, 2005’te geçici ateşkes ilan etti, 2006’da daimi ateşkese döndü.
Tamil Kaplanları sorunu ise İngiltere’nin Güney Asya’da sömürgeci olarak bulunduğu dönemde, Hindistan ve Seylan’dan ayrılmasının ardından gelişti. Sömürge döneminde Seylan Adası’nda az sayıdaki Tamillere ilaveten tarım arazilerinde çalıştırmak üzere Hintli Tamiller de getirildi. 1948’de bağımsızlığına kavuşan Seylan’da hakim unsur Sinhaliler, Tamilleri baskı altında tuttular. 1972’de adını Sri Lanka olarak değişen ülkede Tamiller de organize olmaya başladılar. 1976’da Tamil Kaplanları örgütü de maoist ve bağımsız bir devlet kurma hedefiyle kuruldu. Ancak devletin acı kuvveti karşısında adada sıkışan ve ezilen örgüt 2009 yılında silah bırakmayı kabul etti.
Bu üç terör örgütünün ilk ikisinin geliştiği ülkelerde federasyon yapısı mevcuttur. Bu sebeple özerklik tanımak kolay olmuştur. İlk iki örgüt, “Yeni Dünya Düzeni” ne tehdit oluşturduğu için de söndürülmüştür. Tamil Kaplanları ise yalnızlık ve ezilme nedeniyle silah bırakmaya mecbur kaldı.
Yukarıda açıklanan üç örgütle PKK arasındaki fark: Bölgesel genişlik, yardım ve yataklık bulma imkanları açısından farklıdır. Bu üç örgüt de neredeyse kendi ülkelerinin sınırları içerisinde terör işleyip yuvalanma, gizlenme gibi destekler bulabilirken, PKK Türkiye dışında da destek, yardım ve yataklık yapacak ülke bulabilmektedir. İran, Irak ve Suriye’de fiilen bulunan örgüte zaman zaman Rusya, Ermenistan, Bulgaristan, Romanya, Fransa, Belçika, Almanya’nın desteği yanında, 2015’ten itibaren Suriye’deki uzantısı PYD/YPG’ ye ABD’nin eğitim, silah/teçhizat, maddi ve siyasi desteği mevcuttur. Moskova’da ofisi mevcut PKK “yarı küresel” bir terör örgütü olup, zaman zaman bazı ülkelerce Türkiye’ye karşı asimetrik tehdit olarak da kullanılmaktadır.
Not (1): Yukarıdaki terör örgütleri hk. Ayrıntı için bkz: Celalettin Yavuz, “Terör Terörizmle Mücadele – PKK Özeli ve Çözüm Arayışları”, Berikan, Ankara, 2011.
Not (2): Konu “PKK Terör Örgütü Çözüm Aşamasına Geldi mi?-8” bölümü ile devam edecek.
Sayın hocam, IRA, ETA ve Tamil Kaplanları üzerinden PKK karşılaştırmasını okumak, çok yerinde ve aydınlatıcı oldu. Zira, PKK’yı bugün uluslararası boyut ve güce taşıyan (getiren) güçler, ülkemiz üzerinden de sözde “Kürt sorunu” nu belli dönemlerde alevlendirip, halkı birbirine düşürmektedir. Hatta PKK’yı bir terör örgütü olarak ‘görmeme’ye kadar giden bir zihniyetle karşı karşıyayız ne yazık ki. Türk milletinde Kürt’ün Türk’le, Türk’ün Kürt’le bir problemi hiçbir zaman olmadı, olamaz. Ancak emperyal güçlerin etkisinde kalan bazı vatandaşlar, maalesef bu oyuna farkında olarak veya olmayarak ortak olma gafletine düşmektedir. Siz kıymetli hocalarımızın bilgilendirmeleri ile umuyorum ki halkımız da esas oyunu görebilir ve bu durumun korkutucu olası hazin sonucunun neye ve kime yarayacağını idrak edebilir. Saygılar.