47 kez görüntülendi.
fatih ünlü kpk

Fatih ÜNLÜ – 08 Ocak 2025

 

İnsan olarak kendimizi çok güçlü sayıyoruz ki bazen gerçekten de öyleyiz. Tüm mahlûkat bize musahhar. Ve yerden uzaya sayısız faaliyetimiz var.

Tüm bunlar bir yana, olağanüstü zayıf ve aciz tarafımız olduğuna da asla inkâr edemeyiz. Düşünelim, kavrulan bir çölde çok susadığımızda, uzun süre aç kaldığımızda ya da günler süren bir üçüncü sınıf tren yolculuğundan sonra nasıl da yorulur, halsizleşiriz. O anlarda kendimizi aşırı güçlü hissettiğimiz anlardan eser kalmaz. Ama belki asıl o zor zamanlarda gücümüz ortaya çıkmıştır.

Buradaki ince nokta gücümüzün ve zayıflığımızın mahiyetidir ve bize neyi hatırlattığı ve hatırlatacağıdır.

İşin aslı, gücümüz Allah’ın Yardımından, O’nun Lütfundandır; acizliğimiz de O’nun izniyledir ve ancak O’na yönelmekle giderilebilir.

Mesela, nefessiz kalamayız, nefessiz kısa bir süre sonra tüm gücümüz gider. Ama Allah öyle cömerttir ki etrafımızı, dünyamızı sürekli temiz havayla doldurur. O çeşit çeşit güzelliği barındıran ağaçlar, bitkiler aynı zamanda bir hava temizleme atölyesi, fabrikası gibi çalışırlar. Bize de Allah’ın yarattığı temiz ve ferah havayla mesrur olmak düşer. Özellikle kırda, çok ağaçlı bir yerdeysek…

Yine aç ve susuz kalamayız, sürekli kalsak yavaş yavaş perişan oluruz.  Allah bize yine cömertliğiyle çeşit çeşit yiyecekler ve içecekler nasip etmiştir. Saysak sayamayız. O kadar çok, o kadar çeşitli ve leziz. Biz de bir de sevdiklerimizle berabersek, bu leziz yiyeceklerin lezzetini doyasıya yaşarız. Sonrasında da doyasıya şükredebilirsek ne âlâ.

Özetle, bizim bütün gücümüz ve rahatlığımız Allah’ın ihsanıyladır. Zayıflığımız da ancak O’na sığınmakla giderebilir.

İnsanın Gücü

İnsanın fıtratından, yaratılışından gelen çok güçlü bir yönü vardır. Bu da insandaki bütün acizlikleri eşsiz bir güce dönüştüren iman kabiliyetidir.

Hayatın geçiciliği, ölümün kaçınılmazlığı ve fani olan her şeyin bir gün terk edilecek olması karşısında başlangıçtaki acizliğimiz ve korkularımız ancak Allah’a imanla ve O’na sığınmakla yiter.

İlginizi çekebilir!  Ahiret Hatıraları – Fatih Ünlü

Diğer yandan, Yaratıcısı olmadığı sanılan ya da Yaratıcısından uzak tasavvur edilen bir hayat ise zamanla türlü türlü karanlıklara ve gayyalara dönüşür. Ölümün kendisi de, korkusu da bu gayyaların başında gelir.

Hayatın ve ölümün Sahibi bilinmiyorsa, insan büyük zorluklar karşısında özellikle de ölüm karşısında dehşetli ve çok yönlü bir acze düşer.

Üstad Yunus Emre’nin dediği gibi:

Ey nice arslanları alır aktarır ölüm
Azrail pençesine bir yoksulca döyemez.

Yedi başlı ejderha da olsan, ölüm karşısında kâr etmez. Ölümün gücü de elbette kendisinden değil O’nu Takdir Eden Yuhyi ve Yumit olan Allah’tan gelir.

İşte imanla insan her şeye gücü yeten, hayatı ve ölümü yaratan Allah’a kul olur. Ve imanla Kâinattaki eşsiz uyumun bir parçası olarak eşrefi mahlûk sırrıyla yeryüzünde tasarruf eder, hüküm sürer.

İmanlı insanın yeryüzündeki hâkimiyeti haklara saygılı, uyumlu ve barış üzere bir hâkimiyettir.

Diyelim azınlıkta kaldı, en azından bulunduğu yerlerde huzur ve güzel ahlak temsilcisi olur. Böyle olması beklenir.

Baskılar onu güzel Yolundan döndüremez. Çünkü O Allah’a imanıyla her zaman büyük bir güce mazhardır. Yoksa Bilal-i Habeşi hazretleri (r.a.) nasıl o kızgın kumlar üzerinde karnına ağır taşlar konulup ta imandan dönmesi istenirken sebatla “Allah Bir’dir.” diyebilirdi.

Kızgın kumun sıcağını da ancak yaşayanlar bilir. Biz çocukken Adana’nın yaz sıcağında yalın ayaksak kumların üzerinden ancak hızla ve zıplayarak geçebilirdik. Bir de Mekke civarındaki çöllerdeki kumların sıcağını düşünün.

İşte Hz. Bilal (r.a.) en ağır işkencecilerin bile güç yetiremediği bir iradeye imanıyla ulaşmıştı.

Herkes bu seviyede olamaz elbette ama her imtihan da bu kadar ağır değildir.  Dolayısıyla insan imanını hayatını yansıtabildiği ölçüde güçlüdür, hayırlıdır diyebiliriz. Yoksa insan imanının güzel yönlerini, ahlakını, dürüstlüğünü hayatına yansıtamıyorsa, orada ciddi bir sorun var demektir. Müslümanlık ad olarak da güzeldir ama Müslümanlığın sadece “ad”da kalması güzel değildir.

İlginizi çekebilir!  “Geldi Geçti Ömrüm Benim” * - Fatih Ünlü

Yazımızı şu özet cümlelerle bitirelim:

İnsan Kadir-i Mutlak olan Allah’a ve gönderdiklerine imanıyla güçlüdür.
İnsan aşkıyla güçlüdür. İnsan sevdikleriyle güçlüdür.
İnsan inancıyla güçlüdür, iyiliğiyle güçlüdür.
İnsan ilmiyle güçlüdür, ihlasıyla güçlüdür.
İnsan fedakârlığıyla güçlüdür, insan ekibiyle güçlüdür.
Ve hakeza.

Allah’a emanet olun.

  1. Memduh dedi ki:

    Elinize sağlık üstadım,

    şirin ve ahenkli bir yazı

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.