30 kez görüntülendi.
mustafa yıldız kapak

M. Mustafa YILDIZ – 20 Ocak 2025

 

Gazze’de yaşanan son gelişmeler, bizleri 7 Ekim sonrası yaşananların bir çıktısı…

Bu çıktılar arasındaki en önemli başlık İsrail’in barışa dair hiçbir niyet taşımadığı ancak zorlamalarla yola geldiği gerçeğidir.

Ateşkes günü dahi Filistin halkına yönelik bombalar yağdıran Zalim Netanyahu, uluslararası hukuku hiçe saymayı bir alışkanlık haline getirmiş durumda.

Üstelik bu vahşete göz yuman ve destekleyen ABD, İsrail’in en büyük suç ortağı olarak tarih önünde aynı derecede sorumludur.

Hamas’ın ateşkes şartlarına uygun olarak rehine listesini teslim etmesine rağmen, İsrail saldırılarını durdurmadı.

Bu tutum, İsrail’in savaş stratejisinin bulunmadığının da kanıtı.

Sivilleri hedef almak, temel insani değerlerden kopmuş bir rejimin açık delili olsa gerek.

Aslında ateşkesin ilk aşamasında belirlenen şartlar oldukça net:

1- Hava saldırılarının askıya alınması

2- Rehine ve esir takası

3- Gözlem ve değerlendirme süreci:

 

Bu şartlar oldukça açık olmasına rağmen, İsrail’in sürekli bahaneler üreterek barış adımlarını baltaladığı açıkça görülmekte.

Hamas’ın teknik bir gecikme yaşadığını açıklamasına rağmen, İsrail saldırgan tutumunu sürdürmüştür. Barışa dair bu kadar kayıtsız ve saldırgan bir rejimle uzlaşmak mümkün müdür?

ABD’nin İkiyüzlü Tutumu

Geçtiğimiz kanlı zaman dilimine bakınca bu süreçte ABD’nin rolü, İsrail’in politikalarını meşrulaştırmaktan ibaretti.

Özgürlük ve demokrasinin savunucusu olduğunu iddia eden ABD, Filistin halkının özgürlüğünü hiçe sayarak milyarlarca dolarlık askeri yardımlarla İsrail’i destekledi.

Batı dünyası da farklı bir durumda değildi.

Donald Trump’ın Netanyahu’ya “sadece yapman gerekeni yap!” diyerek aba altından sopa göstermesi Batı dünyasının bir avuç siyoniste esir olduğu görüşünün delili gibi.

Gazze’de yaşananlar, savaş değil, tek taraflı bir katliamdır. Bunun net bir şekilde bilinmesinde fayda var.

Sivillerin, kadınların ve çocukların hedef alındığı bu saldırılar, insanlığa karşı işlenmiş suçlar kategorisindedir.

İlginizi çekebilir!  Çocuklarda Okul Başarısı – Büşra As

Uluslararası toplum, bu barbarlığa göz yumarak tarih önünde büyük bir sorumluluk taşımaktadır.

Barış ancak adaletle sağlanır ve adalet, Filistin halkının yanında durmayı gerektirir.

İsrail’in savaş politikalarına karşı sessiz kalmamalıyız.

Meseleyi teknik tartışmalara boğmaktan öte İsrail’in siyonist politikalarına şartsız destek vaat eden Batılıların daha fazla sıkıştırılması gerekmekte.

Ateşkes, şimdiye kadar atılan adımların olumlu bir çıktısı olsa da İsrail’in şimdiye kadarki şımarık tutumu göz önüne alındığında insan gelecek için fazla da umutlanamıyor.

Her şey bir yana şimdiye kadar yaşananlar bile İsrail’in zalim, Müslümanların ise mazlum olduğunu yeteri kadar ispat etti

İnsanlık, bu zulme “dur” demediği sürece, Filistin’in kanayan yarası tüm dünyanın vicdanını sızlatmaya devam edecektir.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.