Yakın zamanda Irak’ta ortaklaşa düzenlenmesi planlanan Askeri harekat Ordumuzun Irak’ın kuzeyinden Güneye doğru inerek terör örgütlerinin kamplarını yok etmekle kalmayıp en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar devam edecektir.
Pençe-kilit operasyonlarıyla zaten Kuzey Irak’ta terörle mücadele veren Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ilk defa Kuzey Irak dağlarından Irak’ın düz ovalarına inerek yıllardır terör örgütlerine barınma imkanı sunan bölgelerde mücadele ederek terörü yerinde yok etmeye yönelik çok kapsamlı bir harekat planlamaktadır.
Irak’la kapsamlı olarak yapılması planlanan bu harekat terörle mücadelenin yanı sıra diplomatik ve ekonomik bir harekat olacaktır
Ortak kalkınma vizyonu olarak değerlendirilecek bu harekat da aynı zamanda iki ülke arasında uzun yıllardır yapılamayan ekonomik iş birliğinin de gerçekleşmesi ön görülmektedir.
Uzun süredir Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan’ın öncülüğünde yapılan, bazılarının imkansız gördüğü bu diplomasi başarıyla uygulanırken Cumhurbaşkanı’nın da devreye girmesiyle son şeklini alacaktır muhtemelen.
Kazan Kazan esasına dayalı bu diplomaside her iki ülkede muzdarip oldukları terör belasını def etmekle kalmayıp aynı zamanda ekonomik yönden kalkınma adımlarını atacaklardır.
Muhtemelen Cumhurbaşkanının Amerika ziyareti sonrası gerçekleşecek olan bu çok kapsamlı harekat özellikle Doğu- Güneydoğu bölgelerimiz başta olmak üzere terörden arındırılmış olarak bu ekonomik hareketlilikten tüm Türkiye payını alırken, bazı terör sevici bölücülerde ağzının payını alacaktır.
Ne, malum hainin heykelini dikme sevdalıları,
Ne, “Teröristin ölüsüne de dirisine de sahip çıkarız!” diyenler,
Ne, “PKK sizi tükürüğüyle boğar!” cüretine sahip olanlar,
Ne de, Anadolu topraklarını işgal edilmiş topraklar olarak gören sözde Kürdistan sevdalıları!
Artık Kürt halkını kullanarak bölücü emellerine alet edemeyeceklerdir.
Yeter ki, hangi etnik kimliğe ait olursa olsun, Doğudan Batıya, Kuzeyden Güneye bir arada kardeşçe yaşayan Türk Milletinin, en azından terör konusunda birlik olup sınır ötesinde mücadele eden Ordumuza destek için sınırlarımız içinde terör sevdalılarına karşı dik bir duruş gösterelim.
Elbette ki hepimiz farklı siyasi görüşlere sahip olabiliriz.
Kürtlerde, Araplarda, başkaları da kendilerini temsil ettiklerine inandığı bir siyasi partiyi destekleyebilir.
Bu hepimizin demokratik hakkıdır.
Fakat, dünyanın en özgürlükçü ülkesinde bile teröristten talimat alan ve terör propagandası yapan hiç bir siyasi parti veya sivil toplum kuruluşuna bizdeki gibi müsamaha edilmez.
Bırakın Milletvekili veya Belediye Başkanı olmayı Sınıf Başkanı bile yapmazlar!
Sonuç olarak terör belası başta Kürtler olmak üzere Türk Milletinin her ferdini olumsuz yönde etkilemektedir.
Bize düşen ise terörle amansız mücadele edip, her türlü tehdide karşı dik duruş göstermektir.
Bu nedenle Irak’ın Güneyinde yapılması planlanan bu ortak harekatla terörü kaynağında yok ederek içerideki mücadelemiz daha da anlam kazanacaktır diye düşünüyorum.
Yakın zamanda Irak’ta ortaklaşa düzenlenmesi planlanan Askeri harekat Ordumuzun Irak’ın kuzeyinden Güneye doğru inerek terör örgütlerinin kamplarını yok etmekle kalmayıp en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar devam edecektir.
Pençe-kilit operasyonlarıyla zaten Kuzey Irak’ta terörle mücadele veren Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ilk defa Kuzey Irak dağlarından Irak’ın düz ovalarına inerek yıllardır terör örgütlerine barınma imkanı sunan bölgelerde mücadele ederek terörü yerinde yok etmeye yönelik çok kapsamlı bir harekat planlamaktadır.
Irak’la kapsamlı olarak yapılması planlanan bu harekat terörle mücadelenin yanı sıra diplomatik ve ekonomik bir harekat olacaktır
Ortak kalkınma vizyonu olarak değerlendirilecek bu harekat da aynı zamanda iki ülke arasında uzun yıllardır yapılamayan ekonomik iş birliğinin de gerçekleşmesi ön görülmektedir.
Uzun süredir Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan’ın öncülüğünde yapılan, bazılarının imkansız gördüğü bu diplomasi başarıyla uygulanırken Cumhurbaşkanı’nın da devreye girmesiyle son şeklini alacaktır muhtemelen.
Kazan Kazan esasına dayalı bu diplomaside her iki ülkede muzdarip oldukları terör belasını def etmekle kalmayıp aynı zamanda ekonomik yönden kalkınma adımlarını atacaklardır.
Muhtemelen Cumhurbaşkanının Amerika ziyareti sonrası gerçekleşecek olan bu çok kapsamlı harekat özellikle Doğu- Güneydoğu bölgelerimiz başta olmak üzere terörden arındırılmış olarak bu ekonomik hareketlilikten tüm Türkiye payını alırken, bazı terör sevici bölücülerde ağzının payını alacaktır.
Ne, malum hainin heykelini dikme sevdalıları,
Ne, “Teröristin ölüsüne de dirisine de sahip çıkarız!” diyenler,
Ne, “PKK sizi tükürüğüyle boğar!” cüretine sahip olanlar,
Ne de, Anadolu topraklarını işgal edilmiş topraklar olarak gören sözde Kürdistan sevdalıları!
Artık Kürt halkını kullanarak bölücü emellerine alet edemeyeceklerdir.
Yeter ki, hangi etnik kimliğe ait olursa olsun, Doğudan Batıya, Kuzeyden Güneye bir arada kardeşçe yaşayan Türk Milletinin, en azından terör konusunda birlik olup sınır ötesinde mücadele eden Ordumuza destek için sınırlarımız içinde terör sevdalılarına karşı dik bir duruş gösterelim.
Elbette ki hepimiz farklı siyasi görüşlere sahip olabiliriz.
Kürtlerde, Araplarda, başkaları da kendilerini temsil ettiklerine inandığı bir siyasi partiyi destekleyebilir.
Bu hepimizin demokratik hakkıdır.
Fakat, dünyanın en özgürlükçü ülkesinde bile teröristten talimat alan ve terör propagandası yapan hiç bir siyasi parti veya sivil toplum kuruluşuna bizdeki gibi müsamaha edilmez.
Bırakın Milletvekili veya Belediye Başkanı olmayı Sınıf Başkanı bile yapmazlar!
Sonuç olarak terör belası başta Kürtler olmak üzere Türk Milletinin her ferdini olumsuz yönde etkilemektedir.
Bize düşen ise terörle amansız mücadele edip, her türlü tehdide karşı dik duruş göstermektir.
Bu nedenle Irak’ın Güneyinde yapılması planlanan bu ortak harekatla terörü kaynağında yok ederek içerideki mücadelemiz daha da anlam kazanacaktır diye düşünüyorum.