hacı murat dinçer komplo hikayeleri

Hacı Murat DİNÇER – 30 Ocak 2024

 

Yeni dünya düzeninde, güvenlik meseleleri giderek karmaşık hale gelmekte ve Devletler, güvenlik politikalarını daha önce benzeri görülmemiş bir şekilde değerlendirmek zorunda kalmaktadır. Neoliberal yaklaşım, özgür piyasa ekonomisine vurgu yapan bir perspektif sunar, ancak bu perspektifin güvenlik alanında nasıl uygulandığı ve polisin rolü konusunda çeşitli tartışmalar ortaya çıkmaktadır.

 

Neoliberal Güvenlik Paradigması:

Neoliberal yaklaşım, genellikle Devlet müdahalesini en aza indirme, özel sektörün güvenlik görevlerine daha fazla katılımını teşvik etme ve serbest piyasa ekonomisinin güvenlik sorunlarına etkin çözümler sunacağına inanma eğilimindedir. Bu yaklaşım, güvenliğin öncelikle birey ve özel sektör tarafından sağlanması gerektiğini savunur.

 

Polisin Etkinliği:

Neoliberal yaklaşımın etkisiyle, polisin rolü gözden geçirilmekte ve eleştirilmektedir. Bazıları, özel güvenlik firmalarının daha fazla sorumluluk alması gerektiği görüşünü savunurken, diğerleri ise polisin temel bir kamu hizmeti olarak görevini sürdürmesi gerektiğini düşünmektedir. Polisin etkinliği konusu, güvenlik sorunlarının karmaşıklığı ve çeşitliliği nedeniyle geniş bir perspektiften ele alınmalıdır.

 

Polisin Azalması veya Artırılması:

Neoliberal yaklaşım, polisin görevlerini sınırlama ve özel sektörün güvenlik sorunlarına daha fazla katılmasına izin verme eğilimindedir. Ancak, bu durum bazı eleştirmenlere göre toplumsal adalet ve güvenlik açısından riskler içerebilir. Polisin etkinliğinin azalması durumunda, suçla mücadele ve kamu düzeninin korunması konularında sorunlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle, bir denge bulunması ve polisin rolünün belirlenmesi önemlidir.

Neoliberal güvenlik yaklaşımı, güvenlik konusunda özel sektöre daha fazla sorumluluk verme eğiliminde olabilir, ancak bu durumun polisin etkinliği üzerinde nasıl bir etki yaratacağı konusunda ciddi tartışmalar mevcuttur. Güvenlik politikalarının oluşturulmasında, toplumsal ihtiyaçlar, hukukun üstünlüğü ve demokratik değerler göz önünde bulundurulmalıdır. Neoliberal yaklaşımın getirdiği değişikliklerin, adalet ve güvenlik dengesini sağlama açısından titizlikle değerlendirilmesi gerekmektedir.

İlginizi çekebilir!  Kızıl Elma’ya doğru

Uluslararası literatürde, neoliberal güvenlik yaklaşımları ve polis etkinliği konularında yapılan araştırmalar, günümüzdeki güvenlik politikalarının evrimi üzerine önemli perspektifler sunmaktadır. Bu bağlamda, öne çıkan kaynaklar ve araştırma bulguları, neoliberalizmin güvenlik anlayışına nasıl yansıdığını ve polis teşkilatlarının rolünün nasıl değişebileceğini anlamamıza yardımcı olmaktadır.

 

Neoliberal Güvenlik Anlayışına Eleştirel Bakışlar:

Giderek artan bir şekilde, akademisyenler neoliberal güvenlik paradigmasına eleştirel bir bakış açısı sunmaktadır. Özellikle, Isabelle L. Stengers ve Didier Fassin gibi sosyal bilimciler, neoliberalizmin güvenlikleştirme süreçlerine ve bu süreçlerin sosyal eşitsizliklere nasıl katkıda bulunduğuna odaklanmaktadır. Bu eleştirel yaklaşım, özellikle ekonomik faktörlerin toplumsal güvenlik üzerindeki etkilerini sorgulamaktadır.

(Kaynak: Stengers, IL ve Fassin, D. (2011). Güney Afrika’da AIDS’in Ahlaki Ekonomisi. Cambridge University Press.)

 

Özel Sektörün Güvenlikleştirme Sürecindeki Rolü:

Bir diğer önemli alan, özel sektörün güvenlikleştirme süreçlerine katılımıdır. Arvind Rajagopal’ın çalışmaları, özel güvenlik firmalarının artan rolünü ve bu firmaların kamu düzeni sağlama süreçlerinde nasıl yer aldığını detaylı bir şekilde ele almaktadır.

(Kaynak: Rajagopal, A. (2009). Arjantin ve Brezilya’da Neoliberalizme Karşı Demokrasi: Sola Bir Hareket. Karşılaştırmalı Uluslararası Kalkınma Çalışmaları, 44(2), 137–161.)

 

Polis Etkinliği ve Kamu Güvenliği:

Güvenlikleştirme süreçlerinde polisin rolüne dair literatür, toplumların güvenliğini sağlamak adına polis teşkilatlarının etkinliklerini değerlendirmektedir. Robert Reiner’ın eserleri, polisin demokratik değerlerle uyumlu bir şekilde nasıl faaliyet göstermesi gerektiğini vurgulamakta ve polis-teşhir ilişkisini tartışmaktadır.

(Kaynak: Reiner, R. (2010). Polisin Siyaseti. Oxford University Press.)

 

Demokratik Değerler ve Güvenlik Dengesi:

Demokratik değerlerin güvenlikleştirme süreçlerinde korunması ve güvenlik politikalarının toplumsal taleplere uygun olarak şekillendirilmesi konularında yapılan çalışmalar, neoliberal güvenlik anlayışının demokratik denge üzerindeki potansiyel etkilerini ele almaktadır.

(Kaynak: Bigo, D. ve Tsoukala, A. (2008). Terör, Güvensizlik ve Özgürlük: 11 Eylül Sonrası Liberal Rejimlerin Liberal Uygulamaları. Routledge.)

 

İlginizi çekebilir!  23 Nisan: Çocukların Bayramı ve Dünya Gündemi

Sonuç:

Uluslararası literatür, neoliberal güvenlik paradigmasının polis etkinliği ve güvenlik politikalarına etkilerini anlamak için değerli bir kaynaktır. Bu kaynaklar, hem eleştirel bakış açıları sunarak hem de gerçek dünya uygulamalarına odaklanarak, güvenlik konularındaki tartışmaları zenginleştirmektedir. Ancak, bu kaynakların bütünsel bir değerlendirme için dikkatlice incelenmesi önemlidir.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.