Büşra AS – 01 Kasım 2024
Çocuklar yetişkinlerden çok farklılar. Onların dünyasında daha farklı kurallar işliyor. Düşüncelerini, duygularını ve isteklerini bizlere göre daha sade ve gerçekçi şekilde yaşıyor, ifade ediyorlar. Kafalarında kurgulara ve planlara yer yok. Planlara göre değil içgüdü ve isteklerine göre hareket ediyorlar. Planı ve kurallara göre yaşamayı bizlerden öğreniyorlar. Elbette ki bunları öğrenmek, sosyal yaşamları ve yetişkinlik dönemleri için büyük bir önem taşıyor. Fakat bu sade ve hesapsız halleri bizlerin onlara karşı daha dikkatli olmamız gerektiği anlamına geliyor. Bir çocuk etrafında olan biten olayları bir yetişkine göre çok farklı algılayıp çok farklı şekilde kurgulayabiliyor.
Etrafta olan biten olaylar çocuklarda güven, mutluluk, tehlike, korku, kaygı, bağlanma gibi kavramları etkileyebiliyor. O nedenle çocukların gerçek olan ile kendi algıladıkları arasında sıkışıp kalmamaları için bizlerin çocuklara karşı açıklayıcı ve sabırlı olmamız gerekiyor. Günümüzde bu gerçeklik ile çocuğun algısı arasında sıkışabileceği birçok örnek var. Dünyanın gündemi özellikle son yıllarda epey yoğun. Pandemi, savaş, deprem, ölüm gibi soyut kavramlar çocukların dünyasında bizim algıladığımızdan daha farklı anlamlar içerebiliyor. Üstelik bu anlamlar her çocuğun hayal gücüne göre değişiyor. O nedenle çocuklara neyi duyurduğumuz ve neyi izlettiğimiz büyük önem taşıyor.
HABER DİNLEDİĞİMİZ SAATLERE DİKKAT ETMELİYİZ
Günün belli saatlerinde ülkemiz ve dünyadan haberdar olma ihtiyacı duyuyoruz. İşlerimizi aldığımız haberlere göre yürütüyoruz. Çoğu haber içeriği yalnızca resmi uygulamalarla alakalı olmuyor. Şiddet, ölüm, savaş ve cinayet konulu ağır içerikli haberleri de bülteni takip ettiğimizde görüyoruz. Bu haberleri bilmenin, detaylarını öğrenmenin çocuklar için ağır sonuçları olabiliyor. O nedenle çocukların yanında haber izlemek, yüksek sesle haber okumak, onların yanında haber detaylarını konuşmak çocuklara istemeden zarar vermemize sebep oluyor.
SAKLAMAK ÇARE DEĞİL
Yetişkinler olarak aldığınız tedbirlere rağmen çocuklar gündemi kendi aralarında konuşarak da öğrenebiliyorlar. Bunun yanında sokakta veya okulda diğer yetişkinlerden ve çocuklardan da birçok şeyi duyabiliyorlar. Yani tek taraflı olarak sizin çabanız bazen yeterli olmayabiliyor. Bu gibi durumlarda çocuğa destek olma şansımızı kaybetmiş olmuyoruz. Çocuk bizimle gündeme dair korktuğu ve kaygılandığı durumları paylaştığında olanları inkar etmek, saklamak, bunları düşünmemesini söylemek korkuları daha da tetikliyor. Yapılması gereken çocuğa olayı onun yaşına uygun olarak detaylıca açıklamak ve olan biten olaylara rağmen güven duygusu vermek olacaktır.
