Ferhat ÜNLÜ – 8 Aralık 2023
“NİLİ… Açılımıyla Netzah Israel Lo Ishakere, yani İsrail’in İhtişamı Bitmeyecek! Tam çevirisi bu… Kimileriniz bu NİLİ adını muhtemelen ilk kez duyuyordur. Ama bilenler olarak da bu yazıda yeni, haber değeri yüksek bilgiler bulacaksınız. Başka hiçbir yerde bulamayacağınız türden bilgiler…
…
İsrail, daha doğrusu Benjamin Netanyahu yönetimi bu NİLİ adlı istihbarat şebekesini diriltmiş. Hem de bir suikast birimi olarak… Yeni nesil NİLİ’nin hedefi de neymiş biliyor musunuz 7 Ekim Aksa Tufanı’nı yöneten Hamas üyelerine suikast düzenlemek.
…
İsrail medyasına konuşan eski bir İsrailli askeri istihbaratçı -‘Amancı’ diyelim ona çünkü askeri istihbaratlarının adı Aman- Bregman Ahron şöyle diyor:
“Gerçek şu ki İsrail, Gazze’de olmayan Hamas üyelerinin de peşine düşecek, Katar ve Türkiye gibi ülkelerde…”
…
Benim bu bildiklerimi istihbarat teşkilatımız MİT’in de bildiğini biliyorum. Ben onlardan öğrenmedim, ama bildiklerini biliyorum. Mutlaka tedbirlerini almışlardır.”
KİDON TİMLERİNDEN DE YARARLANACAKLAR
Yukarıdaki parafları, 31 Ekim 2023 tarihinde bu köşede yayınlanan yazımın önemli kısımlarından aldım. 1 Aralık’ta Amerikan The Wall Street Journal Gazetesi; İsrail’in, Lübnan, Türkiye ve Katar’daki Hamas yöneticilerine suikast planladığını yazdı. Geçmişten, 1972 Münih Olimpiyatları’nın rövanşı olarak kotarılan Mossad suikastlarını da örnek vererek…
İsrail, yabancı medya haberlerinden sonra Türkiye ve Katar’daki Hamas yöneticilerine suikast planladığını âdeta davul zurnayla duyurdu. İsrail dâhili istihbarat servisi Shin Bet’in başındaki Ronen Bar, “Türkiye ve Katar’daki üst düzey Hamas yetkililerine suikast düzenleyeceğiz” diye açıklama yaptı.
Şebekenin içinde, suikast planı duyurusunu yapan Ronen Bar’ın sorumlu olduğu Shin Bet’in ajanları da var. Tabii Mossad’ın suikastçı Kidon timlerinin ‘know how’ından, bir başka deyişle bilgi ve tecrübelerinden yararlanmaları da mukadderdir. Bir de askeri istihbaratları Aman’ın elemanları dâhil edilmiş bu şebekeye.
ESKİ NİLİ ‘BAL TUZAĞI’ UZMANIYDI
NİLİ, bu yazının Volume 1 versiyonunda değindiğim üzere aslında 1915-1917 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu’nun toprağı olan Filistin’de biz Türklere karşı kurulmuş bir Yahudi istihbarat şebekesidir. Filistin cephesinde Kudüs dâhil Alman ve Türk subaylarından bilgi almak için dünyanın casusluk kadar eski ikinci mesleğini icra eden kadınlardan bile istifade etmiştir. Honey Trapping, yani Ballı Tuzak işleri… Bugün de aynı yöntemleri kullanmaları ihtimal dâhilindedir. İstihbari anlamda bu tuzağa düşme potansiyeline haiz kişilere karşı…
İmdi, artık toparlayabiliriz. Terör eylemlerinde geçerli olan bir yazılmamış ilke, gizli servis operasyonları için de geçerlidir. Eğer bir ülkede terör eylemi düzenliyorsanız, o ülkeyi hedef almadığınızı örgüt olarak dile getirseniz bile hedef, o ülkedir. Bunu Kasım 2003 Türkiye El Kaidesi saldırılarında müşahede ettik. 15 ve 20 Kasım’da İstanbul’daki sinagoglara, İngiltere’nin İstanbul Başkonsolosluğu’na ve bir bankanın şubesine bombalı saldırı düzenlediler. “Hedefimiz Türkiye değil, İsrail ve İngiltere idi” dedi Türkiye El Kaidesi’nin o zamanki yöneticileri. Bu, boş laftır. O terör eylemleri Türkiye’yi hedef almıştır.
Aynı prensip gereği eğer bir gizli servis, misal Mossad ülkemizde Hamas yöneticilerine operasyon düzenlemeyi niyetleniyorsa hedef ülkemizdir.
World of Türkiye okurlarının bu nüansları bilecek kadar feraset sahibi olduğundan eminim. Biz okur-yazar olarak farkında isek devletler dünden farkındadır. Ve -bu kelimeyi de pek sevmem ama- farkındalık gereği tedbir de almışlardır.
NOT: Bu arada Japonya iç istihbarat servisi Kamu Güvenliği İstihbarat Teşkilatı’nın (PSIA) resmi internet sitesinde yer alan ‘terör örgütleri’ listesinden PKK’yı çıkarma kararında da Tokyo geri adım attı. PKK’yı terör örgütleri listesine aldılar. Bu önemli konuyla ilgili gelişmeleri de 29 Kasım’da Samurayların istihbarat-terör sınava başlıklı yazıyla bu köşede okumuştunuz. Bu yeni gelişme de Türkiye’nin istihbari, diplomatik başarılarından biridir.
