Reşit Kemal AS – 6 Aralık 2024
Suriye’deki iç savaş, her geçen gün yeni bir evreye giriyor ve son gelişmeler, bölgedeki güç dengelerini yeniden şekillendiriyor. Muhaliflerin Halep ve Hama gibi stratejik bölgeleri ele geçirmesi, Beşar Esad’ın yönetiminin ne kadar zayıfladığını gösteren önemli bir işaret. Ancak, asıl dikkat çeken gelişme, Esad’ın Moskova’ya gitmesi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gerçekleştirdiği görüşme oldu. Bu ziyaret, Esad’ın sahadaki kontrolünü kaybetmesiyle birlikte Rusya’dan yardım talep ettiği bir dönüm noktası mı, yoksa bölgedeki diplomatik manevraların bir parçası mı?
Esad’ın Rusya’ya Gitmesi: Bir Teslimiyet Mi?
Esad’ın Moskova’ya yaptığı bu ziyaret, Suriye’nin geleceği konusunda ciddi soruları gündeme getiriyor. Eğer Esad, Putin’e bir mektup ileterek yardım talep ettiyse, bu durum, Suriye’nin Rusya’nın nüfuzuna girmesinin hızlanacağına işaret edebilir. Ancak, daha önemli bir soru var: Eğer Esad gerçekten Rusya’ya kaçtıysa, bu durum Suriye’nin içindeki güç dengesini nasıl etkileyecek?
Rusya, Suriye’deki en önemli müttefiklerinden biri olmasına rağmen, son yıllarda sahada çok daha belirleyici bir rol oynamaya başladı. Esad’ın Moskova ziyareti, yalnızca Suriye’nin değil, bölgenin güç mücadelesinin de Rusya’nın yönlendirmeleriyle şekilleneceğinin bir işareti olabilir. Peki, Esad’ın Rusya’ya kaçışı, Türkiye ile Rusya arasında doğrudan bir karşı karşıya gelme riskini artırır mı?
Türkiye-Rusya Rekabeti: Suriye Üzerinden Yeni Bir Gerilim
Esad’ın Moskova’daki varlığı, Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkiler üzerinde önemli bir etki yaratabilir. Türkiye, Suriye’de uzun süredir aktif bir rol üstleniyor. Suriye’nin kuzeyindeki güvenlik meseleleri, Türkiye’nin sınır güvenliği, mülteci krizleri ve bölgesel güç dengeleri, Ankara’nın Suriye politikasındaki en önemli öncelikler. Ancak, Esad’ın Rusya’yla olan bağlarını güçlendirmesi, bu denklemi değiştirebilir.
Eğer Rusya, Esad’ın yönetimini daha da pekiştirir ve sahadaki kontrolünü artırırsa, Türkiye’nin Suriye sınırındaki çıkarları ciddi şekilde tehdit altına girebilir. Bu durum, Türkiye ile Rusya arasında, özellikle Suriye üzerinden doğrudan bir rekabete ve hatta karşı karşıya gelmelere yol açabilir. Halep ve Hama gibi bölgelerdeki gelişmeler, bu gerilimin fitilini ateşleyebilir. Türkiye, Suriye’deki etkisini artırmak için daha agresif adımlar atmak zorunda kalabilir. Bu da bölgedeki güç dengelerini değiştirebilir ve iki ülkenin politikaları arasındaki çatışmayı derinleştirebilir.
Bölgeyi Kim Şekillendirecek?
Esad’ın Moskova’ya yaptığı ziyaretin ardından, bölgedeki güç dinamiklerinin nasıl şekilleneceği büyük bir merak konusu. Rusya’nın Suriye üzerindeki etkisi daha da güçlenirse, bu sadece Suriye’nin değil, tüm bölgenin geleceğini etkileyecek. Türkiye-Rusya ilişkileri ise bu yeni denkleme göre yeniden şekillenecek.
Şu anda tüm gözler, Moskova’da ve Kremlin’den çıkacak yeni kararlarda. Esad’ın kaderi, yalnızca Suriye’nin değil, bölgedeki güç mücadelesinin geleceğini belirleyecek. Bu süreç, sadece Suriye’yi değil, bölgeyi ve küresel güç dengelerini de derinden etkileyecek gibi görünüyor.
