Ceyhun BOZKURT – 01 Ağustos 2024
Bir önceki yazımda, eski Özel Kuvvetler Komutanı emekli Korgeneral Engin Alan Paşa ile yaptığım sohbeti ve onun “Ruh İkizleri” kitabındaki tespitleri aktarmıştım. Devam yazısı yazacaktım ama HAMAS’ın bir numaralı ismi İsmail Haniye’nin, Tahran’da yapılan bir suikast sonucu şehit edilmesi nedeniyle bir gün beklettim. Çünkü gelişmeleri izlemek gerekiyordu.
Yazdıklarımız da bununla bağlantılıydı. Engin Alan Paşa, daha sonra Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi (GOKAP) adını alacak Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ile Büyük İsrail Projesi’nin tehlikelerine, ABD ve İsrail’in politikalarının bu proje kapsamında olduğuna dikkat çekmişti. Alan Paşa, bu gücü engelleyecek 4 ülke olduğunun altını çiziyor: Rusya, Çin, İran ve Türkiye.
Engin Alan Paşa’nın kitabından Türkiye’yi bir sonraki yazıya bırakarak ilk üç ülkeyi madde madde detaylandıralım:
RUSYA
– ABD’nin Temel Güvenlik Stratejisi, “küresel hakimiyetini” tehdit edecek hiçbir gücün ortaya çıkmasına müsaade etmemektir.
– Donald Trump, 17 Aralık 2017’de açıkladığı yeni güvenlik stratejisinde “Rusya ve Çin’i Amerikan değerlerine meydan okuyan rakipler” olarak tanımladı.
– Brzezinski’ye göre de Rusya ve Çin, ABD’nin potansiyel ve siyasi rakipleri.
– BOP’un amaçlarından biri Rusya’yı kuşatmak. Ancak Rusya buna izin vermez.
– BOP, ABD’nin “küresel hakimiyetini” pekiştirmenin birinci adımıdır. Ortadoğu’dan sonra sırada Avrasya vardır. Avrasya, BOP’un anahtarıdır. Anahtar da Rusya’dır. Bir başka ifadeyle Avrasya’sız BOP olmaz. Avrasya’nın merkezi ise Rusya’dır. Aleksandır Dugin’e göre Rusya, Avrasya’nın kalbidir.
– Rusya-Çin işbirliği hem BOP hem de Avrasya’nın kontrolüne karşı ciddi bir engeldir. Bu işbirliğine AB’nin de katılması halinde “Yeni Amerikan Yüzyılı” projesi ve BOP da dahil, bunun alt projelerini uygulamak ABD için çok güç, hatta imkansız hale gelebilir.
– Ünlü jeopolitikçi Dugin, “21. yüzyılın Amerikan yüzyılı olacağına ilişkin meşum kanaat gerçekleşirse, o zaman biz ortak vatanımızı kaybederiz. Eğer bu yüzyıla Amerikancı olma hükmü verilmişse Avrasya’yı ölüm bekliyor” demektedir.
Yine Dugin “‘Rusya-Türkiye-İran’ üçlüsünün ‘Avrasyacılık’ kapsamında dünyayı yeniden şekillendirerek, ABD’nin ‘küresel hakimiyetini’ engelleyeceğini” ifade etmektedir.
– Kuzey Kafkasya hemen hemen Rusya’nın kontrolü altındadır. Güney Kafkasya ise (Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan) BOP’un kapsama alanı içinde. Rusya için bu bölge konumu itibariyle jeostratejik, Hazar nedeniyle de jeoekonomik vazgeçilmez bir öneme sahiptir.
Hazar, sahip olduğu petrol ve doğalgaz kaynakları nedeniyle jeoekonomik değere sahiptir. Burada halen ABD ve Rusya Federasyonu arasında firmalar üzerinden ciddi rekabet yaşanmaktadır.
ABD’nin BOP’unda temel amaçlardan birinin bölgedeki enerji kaynaklarının ve buradan çıkarılan petrol ve doğalgazın dünyaya akışının kontrolü olduğu dikkate alındığında, kendi de bir enerji deposu olan Rusya’nın bu konuda ABD ile uzlaşması mümkün gözükmemektedir.
– BOP’un gerçekleşmesi, arkasından Avrasya’nın ABD kontrolüne girmesi, Rusya’nın kendi topraklarında Batı’dan ve Güney’den izole edilmesi sonucunu doğuracaktır. Rusya’nın bunu kabul etmesi söz konusu olamaz.
– Rusya’nın Suriye’deki varlığı da bu kapsamda değerlendirilmelidir. Bugün Rusya, Akdeniz’deki varlığını Suriye’deki Tartus deniz üssü ve Hmeymim hava üssü sayesinde sürdürmektedir. Suriye’de ABD yanlısı bir rejimin işbaşına gelmesi ve bu askeri üsleri kabul etmemesi halinde Rusya, Akdeniz’den dışlanacaktır ki Rusya bunu da asla kabul etmez.
ÇİN
– Samuel Huntington’un “Medeniyetler Çatışması” tezine göre; İslam’la birlikte Konfüçyen uygarlık Batı uygarlığına tehdittir.
– Brzezinski’nin “Büyük Satranç Tahtası”ndaki çıkarımına göre, küresel güç mücadelesinde Çin, Rusya ile birlikte “jeostratejik oyuncudur”.
– Yine Brzezinski’ye göre, küresel üstünlük mücadelesinde, ABD’ye meydan okuyabilecek Avrasyalı bir rakibin ortaya çıkmaması zorunludur. Bu konuda en tehlikeli senaryo Çin, Rusya ve belki de İran’ın büyük koalisyonudur.
– BOP ile Ortadoğu ve Avrasya’nın kontrolü Çin’i Batı’dan izole eder.
– Çin’in ekonomik büyümesi ABD için endişe kaynağıdır. ABD’nin (kitabın yazıldığı tarihlerde) 34 milyar dolar değerindeki 800’den fazla Çin kalına yüzde 25 ek gümrük vergisi koyması ve buna ilave 300 kadar ürünü kapsayacak şekilde genişletme ihtimali Çin ekonomisinde ciddi sıkıntılar yaratabilecektir.
– ABD’nin hedefi Çin’i Çin Denizi’ne hapsetmektir.
– ABD açısından jeopolitik ve jeostratejik amaçlarına karşı tehlike olarak gördüğü “Şangay İşbirliği Örgütü”nün gelişip güçlenmesi ve Avrasya’daki güç mücadelesinde etkili bir konuma gelmesi önlenmelidir.
(…) Kanaatimizce Çin’in başını çektiği bu örgütün temel amacı; Avrasya’daki ABD etkisini olabildiğince sınırlamaktır.
– Çin, petrol ve doğalgaz açısından Ortadoğu, Hazar, Afrika ve Orta Asya’ya,, diğer bir ifade ile BOP kapsamındaki ülkelere bağımlıdır.
– Çin sadece petrol ve doğalgaz ithal etmekle yetinmeyip bölgedeki enerji firmalarına yatırım da yapmaktadır. Bu nedenle Ortadoğu’daki istikrar ve düzen enerji güvenliği açısından Çin’in önceliğidir.
– Çin bölgedeki varlığını güçlendirmek için “Birlikte Kalkınma” stratejisi kapsamında ekonomik açıdan Avrasya ve Afrika’ya açılmaktadır.
– Çin; Pakistan, Myanmar ve Sri Lanka’da deniz üs ve limanları oluşturarak Hint Okyanusu ve Ortadoğu’ya kesintisiz deniz ulaşımı sağlamaya çalışmaktadır. Bunun nedeni stratejik öneme sahip Malakka Boğazı’nın rakip güç tarafından kontrolü halinde deniz nakliyatının, özellikle de petrol ve doğalgaz akışının engellenmesini önlemektir.
Sonuç olarak, BOP Çin’in jeopolitik, ekonomik ve stratejik çıkarlarına aykırı bir projedir.
İRAN
– ABD’ye göre İran “terörist bir devlettir”.
– İran, ABD ve İsrail için bölgedeki en büyük düşmandır.
– Suriye’den sonra BOP ve BİP kapsamında 1 noli hedeftir. Sırada ve topun ağzında İran vardır. Nitekim 2018 Nisan ayından itibaren ABD ve İsrail’den bunun altyapısını hazırlayacak çıkışlar geldi.
İsrail, “İran’ın nükleer silah üretme politikasını sürdürdüğünü” açıkladı.
Bu açıklamadan sonra İsrail Parlamentosu Knesset toplanarak, Başbakan Netanyahu’ya MSB ile mutabakat halinde “savaş ilanı” yetkisi verdi. 10-11 Mayıs’ta İsrail, Suriye’deki İran hedeflerini vurdu.
– Trump, İran’a karşı bir “Arap NATO’su” oluşturmak için çalışma başlattı. Bu projeye göre Körfez ülkesi ile Mısır ve Ürdün’ün katılacağı askeri ve siyasi bir yapı oluşturulacak. Kısa adı MESA (Ortadoğu Stratejik İttifakı [Middle East Strategic Alliance]) olan bu yapı, bu ülkeler arasında füze savunması, askeri eğitim, terörle mücadele, bölgesel ekonomi ve diplomaside derin işbirliği öngörüyor.
– İran, ABD ambargosuna karşı Hürmüz Boğazı’nı kapatmak, petrol ve doğalgaz akışını engellemek tehdidinde bulundu.
– ABD’nin BOP kapsamındaki amacı, içerideki etnik ve dini ayrılıkları kullanarak İran’daki mevcut rejimi bir halk hareketi ile devirip, demokratik bir yönetim kurulmasını sağlamaktır. Gayet tabiidir ki kurulacak bu demokratik yönetim ABD’ye bağlı olacaktır.
İran’da böylesi bir etnik patlama olması halinde BOP’taki Bağımsız Kürdistan’ın üçüncü ayağı “Doğu Kürdistan” da kurulmuş olacaktır.
– Brzezinski’ye göre, İran “Avrasya Satranç Tahtasında” Türkiye ile birlikte “jeopolitik eksen”, kısmen de “jeostratejik oyuncu”dur.
– Dugin’e göre de “Avrasya jeopolitiğinde” Rusya ile birlikte İran ana aktörlerdir.
– İran, Ortadoğu’daki en önemli petrol ve doğalgaz üreticisi ve satıcısıdır.
Rusya’dan sonra dünyadaki en fazla doğalgaz rezervine (33.2 trilyon metreküp) sahip ülkedir. Bu miktar dünya doğalgaz rezervinin yüzde 17’sidir.
Dünya petrol rezervinin yüzde 9.5’ine, Ortadoğu petrol rezervinin yüzde 19.4’üne sahiptir.
– Dünya petrol ve doğalgaz akışında kilit geçitlerden biri olan Hürmüz Boğazı İran’ın kontrolündedir. ABD’nin İran’ın petrol ihracatını engellemeye kalkması halinde, İran “Hürmüz Boğazı” kartını kullanarak enerji akışını sekteye uğratabilecek, bu durum, silahlı çatışmaya gidebilecek kadar krizlere yol açabilecektir.
TÜRKİYE DE VAR
Özetle Engin Alan Paşa; Rusya, Çin ve İran’ın kendi siyasi, ekonomik, stratejik çıkarları kapsamında BOP-BİP’e direneceğini ve böyle bir eksen oluştuğunu dile getiriyor. Ve bu eksene Türkiye’yi de dahil ediyor.
Türkiye bölümü de sonraki yazımızda.