deniz istikbal

Deniz İSTİKBAL – 06 Eylül 2023

İkinci Dünya Savaşı sonrası ABD ve müttefikleri küresel sistemi domine ve kontrol ettiler. BM’nin siyasi, IMF’nin finansal ve NATO’nun askeri kanatları oluşturduğu sistemsel bütünlük Sovyetler Birliği tarafından dengelenmeye çalışıldı. Ancak ABD-Sovyetler Birliği rekabetinin kazananı liberal piyasa düzeni oldu. Sosyalist blokun üyeleri liberal piyasa şartlarını benimseyerek komünist ideolojiyi terk ettiler. Sovyetler Birliği ikinci bir blok ve tercih olarak ABD ve liberal düzene karşı verilen mücadeleyi ekonomik ve toplumsal kriz nedeniyle kaybetti. Siyasi, ekonomik ve hegemonik gücünü yitiren Rusya liberal kurumlardan aldığı kredilerle ekonomisini kurtarmaya çalıştı. Sovyetlerin dağılması sonrası birçok yeni devletin ortaya çıkması Çin ile sınırdaş olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Rusya ile farklı problemlere neden oldu. Tarihsel kökenlere sahip sınır anlaşmazlıkları Çin ve Rusya’yı yeni bir küresel örgüt kurmaya itti. Şanghay Beşlisi olarak kurulan ardından Şanghay İşbirliği Örgütüne (ŞİÖ) dönüşen yapı bölgesel barışın temelini oluşturdu. “Tek Dünya Düzeni Kabul Edilemez” ilkesi etrafından toplanan Asya ve Avrasya ülkeleri yeni bir bölgesel güç merkezi meydana getirdiler.

Küresel ve bölgesel hedefleriyle Asya’da güvenliğin tesisini amaçlayan ŞİÖ terörizmle mücadele, ulusal kalkınma, üyeler arasında iş birliğini artırma gibi birçok konuya odaklanıyor. Askeri ve güvenlik alanında öne çıkan Şanghay İşbirliği Örgütünü, siyasi arenada BRICS ve ekonomik sahada Asya Altyapı Yatırım Bankası takip ediyor. Üçlü şekilde ilerleyen uluslararası alternatifler zaman aldıkça kuvvetlenmeye ve genişlemeye devam ediyor. Şanghay İşbirliği Örgütü, Pakistan ve Hindistan’ı üyeleri arasına katarken BRICS enerji kaynaklarına sahip üyeleri gruba üyeliğe davet ediyor. Asya Altyapı Yatırım Bankası kredi hacmini uzak coğrafyalara taşıyor. Bir bütün olarak okunduğunda NATO, IMF ve G7’e karşı alternatiflerin kurulduğu söylenebilir. Ancak Asya merkezli ekonomik gelişim ve büyüme diğer bölgelerde henüz gözlemlenebilmiş değil. Latin Amerika ekonomik krizlerle mücadele ederken Afrika’da askerler sivilleri yönetimden uzaklaştırıyor.

İlginizi çekebilir!  Komplo Hikayeleri 6: Gri Değil Bozkurt

ŞİÖ, askeri harcamalar açısından 500 milyar dolara yakın hacmiyle NATO’nun gerisinde bulunuyor. Ancak istikrarlı şekilde ŞİÖ üyeleri arasında askeri bütçeler artış gösteriyor. ŞİÖ’nin yeni üyeleri olan Hindistan ve Pakistan ise örgütün en önemli sınavlarından biri haline gelebilir. Bağımsızlığın ardından savaş meydanlarında birçok kez karşılaşmış Pakistan ve Hindistan örgüte üye olmalarıyla iş birliğini daha fazla geliştirme gayretinde. Ancak Keşmir sorunu iki ülke arasında günümüzde de bir çatışma alanı olarak karşımıza çıkıyor. ŞİÖ’ün Rusya-Çin, Çin Kırgızistan, Çin-Tacikistan ve Çin-Kazakistan arasındaki sınır problemleri çözmüş olması bir fırsat penceresi açmış olmasa da Pakistan-Hindistan çatışması uzun yıllardır devam ediyor. Ayrıca Çin-Hindistan arasında da sınır anlaşmazlıkları bulunuyor. Bu anlaşmazlıklar sınır çatışmalarına neden olurken birçok kez iki tarafı sıcak çatışmaya itti.

NATO ile ŞİÖ kıyaslamasına ekonomik olarak bakıldığında NATO’nun ŞİÖ üyelerinin iki katına yakın bir üretim değerinde olduğu görülüyor. Çin hariç diğer örgüt üyeleri küresel ticarette büyük bir yer kaplamazken enerji kaynaklarında Rusya öne çıkıyor. Hindistan ve Pakistan’ın ekonomik büyüklüğü ve üretim gücü ise ucuz işgücüne dayanıyor. Kazakistan doğalgaz ihraç ederken İran ise ABD yaptırımlarına maruz kalıyor. Sonuç itibariyle ekonomik büyüklüğe kıyasla askeri işbirliği ve güvenlik merkezli ortaya çıkan ŞİÖ’nün BRICS’in genişlemesi sonrası daha fazla önem kazanması bir süreç olarak karşımıza çıkabilir.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.