109 kez görüntülendi.
abdullah yılmaz world of türkiye

Abdullah YILMAZ – 01 Ocak 2025

 

“Her canlı ölümü tadar. Bir imtihan olarak sizi hayırla da şerle de deniyoruz. Ve siz ancak Bizʼe döndürüleceksiniz.”(Enbiyâ 35. Ayet)

Bu ara ahiret yolculuğu konulu bir yazı kaleme alacaktım ama Gassal isimli dizi konuyu tam olmasa da değiştirmeme sebep oldu. Farklı konusu, dünya ve ahiret hayatını dramatik ve biraz da mizahi bir bakış açısıyla ele alması dizinin epeyce ilgi görmesine vesile oldu. Hatta Gassal’ın Youtube’da yayınlanan ilk bölümü izlenme rekoru kırmış.

Sinema teknikleri, senaryosu, kurgusu veya oyuncuların performansı açısından farklı değerlendirmeler olabilir. Bendeniz genel olarak ziyadesiyle beğendiğimi ifade etmeliyim, ama en çok da alışılagelmiş tabuların aksine; güzel kadın, müstehcen sahneler veya çarpık ilişkilerden reyting elde etme kurnazlığına başvurulmamasını ciddi şekilde takdir ettim. Zira bu tarz yapımlara hasret kalmıştık.

Bu arada son aylarda belki de 100 farklı dizi ve filmi başlayıp bıraktığımı ifade edeyim. Ücretli dijital platformlarda da kaliteli yapımlar göremiyoruz. Umarım Gassal dizisi bir çığır açar ve insanların gerçek gündemine hitap eden yapımların sayısı artar.

Efendim, dünya hayatının yalancı cazibesine aldanıp sanki ölmeyecek gibi yaşantı sürüyoruz. Halbuki ölümün bir gerçek olduğunu biliyoruz, çok zaman görüyoruz ama görmezden geliyoruz. Ne çok telaşemiz var, ne çok işlerimiz var koşuşturmaktan bitkin düşüyoruz. Eğlence ve keyif işleri deseniz, onlardan da hiç geri kalmıyoruz. İbadetlerimiz ve kulluk vazifelerimiz ise yarım yamalak.

Efendimiz (SAV) tarafından ölümü çokça hatırlamamız tavsiye edilmiş ama aman bana uzak olsun düşüncesinden bir türlü kurtulamıyoruz. Bu yolculuk için hiçbir hazırlığımız yok. O yüzdendir ki, Zincirlikuyu mezarlığının kapısındaki ayetten bile ölümü hatırlatıyor ve moralimizi bozuyor düşüncesiyle rahatsız olup şikayette bulunanlar gördük!

İlginizi çekebilir!  10 Yıl Önce 10 Yıl Sonra Öcalan – Ceyhun Bozkurt

Evet Müslüman bir ülkede cenazeler en güzel şekilde yıkanır beyaz olan tertemiz bir kefen bezi ile sarılır ve son yolculuğa öyle uğurlanır. Bu görevleri yapan Gassalları bile görmek istemeyen insanlarız biz. Aman bana yaklaşma ki ne olur ne olmaz Azrail’e (AS) çağrı yerine geçer diyerek burun kıvırırız. Bir genç kız bir Gassalle evlenmek istemez. Ama Gassal dizisi bütün bunları tekrar sorgulayıp gözden geçirmemize vesile oldu. Ölümün bir gerçek olduğunu, ne zaman geleceğini bilmemizin mümkün olmadığını bizlere hatırlattı. Bu süreçte yaşanan bazı önemli konuları da başımıza vurmuş oldu. İzleyenleri ölümle yüzleştirdi…

Dramatik mizah unsurlarını da barındıran diziyi bir başka açıdan ele alacak olursak, saf dini propaganda içermemesinin etkiyi daha da artırdığını söylemeliyim. Basit hikaye, güçlü senaryo, aralardaki yerli yerinde kullanılan arabesk şarkılar ve temiz bir aşk hikayesi Türk toplumunun taa ciğerini sarstı. Yalnızlığın da insana huzur vermediğini bir şekilde anlatan Gassal Dizisi, dizideki Ahmet gibi bir dostun önemini ve güzelliğini bizlere hatırlatmış oldu. Kadim hale gelmiş dostlukları ne çok arar olduk…

Her nefis Ölümü Tadıcıdır!

Evet Ankebut suresi 57. Ayette ve Enbiya Suresi 35. ayetlerde her nefsin ölümü tadıcı olduğu ve Allah’a döndürülecek olmamız bizlere hatırlatılıyor. Dünyaya gelmemiz bizim elimizde olmadığı gibi ölümün ve Allah’a dönmemizin de irademiz dışında olduğunu buradan anlıyoruz. O halde ne diye geçici dünya zevkleri, mal, mülk, eğlence artık ne sayarsanız sayabilirsiniz bunlarla avunup dururuz?

Ölülerin manzarası olmaz Mervan! Ölüler manzaraya da ihtiyaç duymazlar! Mezar başına gelenler manzaraya bakıp keyiflensinler olmaz mı? İnsanoğlu işte, mezarlığın bile manzaralısını arıyor! Bir de ölüye soralım bakalım öte alemde bunların bir kıymeti var mı?

İlginizi çekebilir!  Hırs Haline Gelmiş Yılbaşı Kutlamaları! – Abdullah Yılmaz

Dünya ahiretin tarlasıdır demişler. Sadece Geçici dünya hayatımızda ne yaptıysak onların karşılığı olacak. Domates ekilen tarladan havuç yetiştiği görülmemiştir. O yüzden manzaralı mezarlıklara da heves etmeden, bizleri ebedi alemdeki cennet hayatına taşıyacak işlerle meşgul olalım.

Konumuza dönecek olursak, Gassal Dizisi bazı yerinde sorgulamalar yapmamıza da vesile olmuş. Senarist bunları murad etti mi bilmiyorum ama yaşadığımız tezatları kimsesiz bir gassal olan Baki yüzümüze bir bir vuruyor. Zengin bir mafya babasının hükmünün bittiği anlaşılınca dünyada yanında fır dönenlerin bile, daha cenaze teneşirdeyken toz olduklarını görüyoruz.“Ölünce beni kim yıkayacak?” sorusu da ölüme hazırlığı vurgulayarak bence farklı bir hizmete vesile olmuş. Aslında kimsenin ölüsü yolda kalmıyor yeter ki ölmeyin!

Gassal Dizisi hızlı zamanın kıymetini de bizlere hatırlatmış oldu. Ölenin yetişecek bir yeri olmuyor, dolayısıyla acele edecek bir durum da kalmıyor. Zaman diriyken kıymetli ve keşke bunun kıymetini bilebilsek. Ölenin vakti boldur, sonsuz bir hayatta hesap vermek için de bol bol vaktimiz olacak…

Son söz, Gassal Dizisi kaliteli işlerin özlemini çektiğimiz şu zamanlarda imdada yetişti. TRT ve TRT’nin dijital platformu Tabii ekibini böyle bir yapımı destekledikleri için tebrik ediyorum, bir izleyici olarak teşekkür ediyorum.

Reklam kampanyasını da beğendim ama bence dizi, kalitesiyle reklam kampanyasını da geride bıraktı. Yapımcı, senarist ve yönetmeni de ayrıca tebrik ediyorum. Oyuncular, müzik ekibi de çok başarılı. Hayatın gerçekleriyle uyumlu, bizden olan kaliteli işlerin devamını dileriz, vesselam…

  1. Dursun Süleymanoğlu dedi ki:

    Doğru tahlil
    Doğru söz
    Ne demeli
    İzleyip bizde değerlendirme imkanı buluruz inşallah.
    Gönülleri sonsuza açma ve sonsuz hayata antrenmanlı gitme konusunu da Abdullah bey hatırlatması güzel olmuş.

    1. Abdullah Yılmaz dedi ki:

      Değerli yorumunuz için teşekkür ederim hocam

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.