Prof. Dr. Faruk TAŞÇI – 21 Mart 2024
Sosyal belediyecilik kapsamında belediyelerin hizmet sunduğu gruplardan biri de engelliler. Engellilere yönelik belediye hizmetlerinin engellilerin ihtiyaçlarını ve beklentilerini ne seviyede karşıladığı ve dolayısıyla engellilerin bu hizmetlerden memnuniyetlerinin nasıl olduğu önemli, çünkü bu durum engellilerin seçmen olarak davranışlarına da etki yapabiliyor.
Belediyelerin Engelli Hizmetleri
Dolayısıyla engellilere yönelik belediye hizmetlerinin Türkiye’deki durumuna kısaca bakılabilir. Türkiye’de 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nun 7. maddesinde belediyelere engellilere yönelik hizmetler için çerçeve çiziliyor. Aynı Kanun’un 18. maddesi de engellilere yönelik hizmetin kurumsal mahiyetini ortaya koyuyor. Ayrıca bu Kanun’a 2005 yılındaki 5378 sayılı Engelliler Kanunu ile eklenen maddede Büyükşehir Belediyelerinde engelli hizmet birimlerinin kurulması ve STK’lar ile işbirliğine dikkat edilmesi vurgusu var. Yine 5378 sayılı Kanun bağlamında belediyelerin engellilere yönelik hizmetleri için bazı düzenlemeler söz konusu. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nda da engelliler için düzenlemeler bulunuyor.
Bu çerçevede Türkiye’de belediyelerin engellilerin eğitimi, bakımı ve rehabilitasyonunda yer aldıkları, engellilerin istihdamı için çeşitli çabalar içinde oldukları, engellilere (nakdi, ayni ve indirimler/ücretsiz imkanlar sunma açısından) sosyal yardım yaptıkları ve en önemlisi engellilerin erişebilirlikleri için düzenlemeleri yerine getirdikleri görülüyor.
Dolayısıyla engelliler için hizmet ve rehabilitasyon merkezleri kuran belediyeler de var, evde bakım hizmetleri sunan belediyeler de var, ayni ve nakdi yardımlar yapan belediyeler de var, fiziki düzenlemeleri yapan belediyeler de var, eğitimler ve sosyal etkinlikler düzenleyen belediyeler de var, danışmanlık ve rehberlik hizmetleri sunan belediyeler de var, istihdam imkanlarını artırmaya çalışan belediyeler de var, engelsiz park, engelsiz yaşam merkezleri gibi erişebilirlik başta olmak üzere birçok hizmeti birlikte yapan belediyeler de var. Bu anlamda, özellikle son on yıllık süreçte, Türkiye’de belediyelerin engellilere yönelik hizmetlerinin önemli ölçüde artığı ve geliştiği söylenebilir.
Türkiye’de Belediyelerden Engellilerin Memnuniyet Seviyeleri
Belediyelerin engellilere yönelik bu ve benzer hizmetleri karşısında acaba engellilerin Türkiye’de belediyelerden memnuniyetlerinin ne düzeyde olduğu merak konusu. Bu merakı giderme adına SETA Vakfı koordinatörlüğünde Türkiye’nin 26 ilinde, 15 yaş ve üzerindeki engelli bireyler ve yakınları ile yapılan “Engelliler Profil Araştırması”, önemli ipuçları veriyor.
Araştırma sonuçlarına göre, bakım söz konusu olduğunda, hükümetten (% 43,0) ve aile, akraba ve yakınlardan (% 35,8) sonra, engellilerin, sorumluluğun belediyelerde (% 12,1) olduğunu düşündüklerini gösteriyor. Dolayısıyla Türkiye’de belediyeler, engellilerin gözünde bakım hizmetleri açısından birinci sırada sorumlu görülen kişiler/kurumlardan değil. Başka bir ifade ile engelliler, bakım ihtiyaçlarını belediyeden çok, merkezi hükümet veya ailelerinden bekliyorlar. Bu durum, özellikle 5378 sayılı Engelliler Kanunu sonrasında Türkiye’de gelişen ve kökleşen engelli bakım hizmetleri ile alakalı; merkezi hükümet birimleri, aileyi ve yakınları da içine alacak şekilde bu konuda çok detaylı çalışmalar içindeler; bu nedenle, doğal olarak, belli bakım hizmetleri sunsalar da belediyeler ikinci planda kalabiliyor.
Sosyal yardımlardan istifade eden engellilerin öncelikle Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndan (% 11,3) destek aldıkları, sonrasında belediyelerin (% 6,7) sosyal yardımlarından istifade ettikleri görülüyor, SYDV’lerin sosyal yardımları (% 6,6) da belediye sosyal yardımlarından hemen sonra geliyor. Türkiye’de Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 50’dan fazla sosyal yardım kalemi ve bunlar içinde engellilere yönelik birden çok destek paketleri olduğu için, engellilerin belediyelerin sosyal yardımlarını kendileri için ikinci planda değerlendirmeleri de normal görünüyor.
Bununla birlikte, örneğin ulaşım söz konusu olduğunda, Türkiye’de engellilerin (TCDD’nin engelli indirimlerinden daha çok) önemli bir kısmının (% 42,3) büyükşehir belediyelerin ücretsiz ulaşım kartı hizmetinden memnun olduklarını gösteriyor. Burada engellilerin sosyal hayata katılım düzeylerinin şehirlerde çok daha önemli görüldüğü ve bunun en önemli aracının engelliler tarafından ulaşım hizmetleri olarak değerlendirildiği düşünmek mümkün.
Öte yandan, “belediyelerin engellilere yönelik hizmetlerindeki başarı düzeyleri” sorusuna bakmak gerekiyor. Araştırma sonucuna göre, yaşadıkları yerdeki belediyelerin engellilere yönelik hizmetlerini, (kısmen, başarılı ve çok başarılı bulan) engellilerin büyükşehir belediye başkanı açısından toplamda % 55,9, il belediye başkanı açısından toplamda 39,0 ve ilçe belediye başkanı açısından da toplamda 51,9 olduğu anlaşılıyor.
Özetle; bu sonuçların anlamı şudur: Türkiye’de büyükşehir, il veya ilçe düzeyindeki belediyelerin engellilere yönelik hizmetleri var, ama engellilerin bu hizmetleri tam anlamıyla başarılı görmedikleri açık; bundan engelliler için hâlâ yapılması gerekenler olduğu sonucu çıkıyor. Bu nedenle, engellilerin memnuniyetlerinin yeterli olmadığı görülüyor. Dolayısıyla, engellileri daha çok memnun etmek, engellilerden seçimlerde daha çok destek görmek açısından gerekli. Bu noktada, belediye başkan adaylarının bakım, eğitim, sosyal yardım, ulaşım/erişebilirlik gibi alanlarda engellilere ne tür vaatlerde bulundukları ve bunları engellilere ne derece ikna edici bir şekilde sundukları önemli olacaktır.