Serkan ÜSTÜNER – 10 Mart 2025

 

28 Şubat tarihimizde karanlık günler olarak geçti. Sincan’da tankların yürümesi, gazeteci kılıklı şarlatanların seçilmiş Başbakan ve hükümetine ayar vermesi ve neticesinde NATO subaylarının halkın oylarıyla seçilmiş hükümeti devirmesiyle son bulan milyonlarca insanın mağduriyetiyle son bulan bir dönemdi. Bin yıl sürecek dedikleri süreç çok sürmeyecekti. Üniversitelerde başörtüsü ve liselerde kat sayı zulmüyle bir nesil yok edilmeye çalışıldı. Evet, aslında belki de atlanan büyük fotoğraf neydi peki? Kayıp el değiştiren milyarlarca dolara ne olmuştu? İşte zaman zaman birkaç gazetecinin dile getirdiği ama tam anlamıyla ortaya konmayan işin finans operasyonu bir türlü açığa çıkmamıştı. İşte tam da 28 Şubat’ın yıldönümünde Yankı dizisi tarihe kayıt düşecek şekilde ekrana geldi.

Darbenin ülkeye maliyeti 381 milyar dolar. Bankalardan hortumlanan para 46 milyar dolar, kartel medyasına darbe sürecinde aktarılan para 428 milyon dolar.

O günün milli gelirinin 1.5 katıdır. Ekonomik kriz ve banka boşaltmalar darbenin sonucudur. Ayrıca 2 milyon insanımız işsiz kalmış Türkiye ekonomik olarak esir alınmıştır.

Burada dikkat edilmesi gereken husus şudur: Bir grup işadamının bir araya gelerek kurduğu derneğin ülkeyi kendi toprakları ve sahibi sanmasıdır. Türkiye’nin nasıl badireler atlattığını nasıl bir uçurumun kenarından döndüğünü yeni nesile elbette bir şekilde anlatmak gerektiği hususu elzemdir. İşte burada Tabii platformunda yayınlanan Yankı dizisi bir dönemin karanlık yüzünü aydınlatmak için büyük bir iş yapmıştır.

Yankı: Görünmez El

Türkiye’nin yakın tarihinde önemli bir dönüm noktası olan 28 Şubat sürecine ışık tutan dizi, dönemin ekonomik, siyasi ve medya ilişkilerini çarpıcı bir şekilde ele alıyor. Büyük bir bankada üst düzey yönetici olarak çalışan Eray, hak ettiği terfiyi alamayınca büyük bir yol ayrımına girer ve bin bir emekle bu günlere getirdiği kariyerinin tehlikeye düşmesinin ardından hayatı için çok önemli bir karar vermek zorunda kalır. Ya hayatına sıradan bir bankacı, etik değerlerine bağlı bir insan olarak devam edecek ya da “yoldan çıkarak” güç ve makam için riskli bir yola girecektir. “Yankı: Görünmez El”, zorlu bir ikilem içinde çırpınan Eray’ın başından geçenleri ve aşık olduğu kadın Berrin’le olan ilişkisini sürükleyici bir şekilde ele alıyor.

İlginizi çekebilir!  28 Şubat Süreci'nde Hangi Komutanlar Görev Yaptı? MGK Kararlarını Kimler İmzaladı?

Dizi, milyonlarca kişinin eğitim hakkının elinden alındığı, Türkiye’nin en parlak öğrencilerinin dönemin rektör yardımcısının ikna odalarında psikolojik ağır işkenceye maruz kaldığı ve milletin alın terinin banka kasalarına uzanan hortumlarla çalındığı dönemi en ince detaylarıyla inceliyor.

Dizide dönemin kartel medyasının da neler yaptığını ortaya koyması bakımından ibretlik. O dönemde manşetleri belirleyen askeri cuntanın medya ile toplumu nasıl şekillendirmek istediği, patronlarının nasıl milyonlarca doları bir gecede kendi kasalarına koydukları ayan beyan ortadadır.

28 Şubat Bir Türkiye Soygunuydu

28 Şubat bir Türkiye soygunuydu. Kendini bu ülkenin müstekbirleri sanan bir avuç azınlık milletin parasını cebinden alıyor ve kendilerini dokunulmaz hissediyorlardı. O gün eğer 28 Şubat yaşanmasaydı Türkiye iç dış borcunu dengelemişti. Türkiye’nin bağımsız olmasını istemeyen batılı zihniyet Türkiye’yi bir sente muhtaç etmişti. Lüksemburg gibi bir ülkeden 750 bin dolar hibe alacak duruma getirmişti. Evet yanlış değil 28 Şubat sonrası Ecevit hükümeti döneminde 750 bin dolar hibe için Lüksemburg gibi İstanbul’un bir ilçesinden küçük bir ülkenin kapısında yalvardık. İşte Türkiye’nin yakın tarihinde yaşanmış ve sonrasında ülkeyi teslim almak isteyenlerden bazılarından hesap soruldu bazıları ise hala aynı vazifelerini icra ediyorlar.

Türkiye’nin son 22 yılı yakın Türkiye tarihi için bir aynadır. Memleketin nereden nereye geldiğinin aslında hiçbir şeyin o kadar kolay olmadığı hatta ve hatta ne büyük badirelerden geçtiğini her alanda anlatmalı. Evet Yankı 28 Şubat’ı çok doğru yerden anlattı. Belki de en önemlisi Türkiye’nin son 20 yılını anlatacak bir dizi, bir film bir roman. Çünkü bir sente muhtaç bir ülkeden dünyadaki en çok altın rezervine sahip ilk 10 ülkesine gelinmesi hikayesi de anlatılmalı.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.