45 kez görüntülendi.
faruk taşcı

Prof. Dr. Faruk TAŞÇI – 01 Ocak 2025

 

“Olanlar oldu, ölenler öldü”. 2024 yılı tamamlandı, 2025 yılına girildi. Bir yıllık süre zarfında Türkiye’nin gündemi yoğun idi. Hemen her alanda önemli meseleler gündeme geldi.

2024’in Öne Çıkan Sosyal Politika Meseleleri

Sosyal politika alanı ile de ilgili, belki de en önemli mesele, Türkiye’nin nüfusu. Türkiye’nin nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi. Nüfus artık çok daha az hızlı ilerleyen bir seviyede. Nüfus yenilenme düzeyi olan 2,1’in altına düşüldü ve toplam doğurganlık hızında 1,51’e gerileme yaşandı. Hem de çok kısa zaman içinde. Bu nedenle nüfus meselesi Türkiye için artık “milli güvenlik meselesi”.

Bununla bağlantılı olarak, Türkiye’de aile kurma yani ilk evlenme yaşı artmaya devam ediyor. Bu yaş erkeklerde 28,3’e ve kadınlarda 25,7’ye yükselmiş durumda. Türkiye’nin doğu ve güney doğu bölgeleri hesaba katılmasa bu yaşlar daha da yüksek. İlk evlenme yaşları arttıkça da sahip olunan çocuk sayıları da azalmaya başlıyor. 2024’te zaten evlenenlerin sayısında bir azalma da söz konusu. Hem ilk evlenme yaşı artıyor hem de evlenmelerin sayısı azalıyor. Yani toplam doğurganlık hızının 1,51’e düşmesi sıkı ve etkili tedbirler alınmazsa 2025’te de devam edebilir.

Böyle bir ortamda göçmenlerin varlığı dikkat çekiyor. Türkiye’de Suriyeliler ve diğer göçmenler ile birlikte kabaca 4 milyon civarı göçmen bulunuyor. Bu kadar büyük bir göçmen kitlesinin Türkiye’nin ekonomisi içindeki yeri başlı başına incelenemeye değer. Azalan nüfus nedeniyle oluşan ihtiyaç veya mevcut nüfusun “ilgilenmediği” sektörlerde işgücü ihtiyacı için göçmenler önemli bir alternatif konumuna gelmiş durumda. 2024 yılı, bu durumun daha net görüldüğü yıl oldu sanki.

2025’in Muhtemel Sosyal Politika Meseleleri

2025 yılında da göçmen meselesi, Türkiye’nin en önemli sosyal politika gündemi olmaya devam edecek görünüyor. Özellikle Suriyeli göçmenlerin durumu, her açıdan gündemin merkezinde olacak gibi. “Geri dönüş” başta olmak üzere kalanların “uyumu” ve sosyal ve ekonomik bağlamı önemli meseleler olarak ele alınmaya devam edecektir.

İlginizi çekebilir!  Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Macaristan temasları

Elbette Türkiye’nin toplumsal yapısı içinde aile ve nüfus kritik konu olmaya devam edecektir. “Nüfus Politikaları Kurulu”nun kurulması, bu meselenin başlı başına özel bir çerçevede ele alınacağının göstergesi. Kurul’un sekreteryasının Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı uhdesinde olması da “nüfus ile aile” konusunun bir bütün olarak ele alınmasının önemine işaret ediyor.

Bununla birlikte, “yalnızlık” da 2025 ile daha belirgin bir sorun olacak gibi. Ailenin önemine ve güçlendirilmesi hedefine rağmen, tek kişilik hanelerdekilerin oranı artmaya devam ediyor çünkü; 2025 yılında da artması muhtemel. Özellikle yaşlı nüfus artışı devam ederken, yalnız yaşayan yaşlıların da artıyor olması 2025 yılı için de geçerli olacak gibi.

Özetle; sosyal politikanın bir çok konusu/alanı var ama Türkiye için aile, nüfus ve nüfus içindeki yaşlanma ve yalnızlık yanında göçmen meselesi 2024’te olduğu gibi 2025’in de önemli sosyal politika konuları olmaya aday görünüyor.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.