
Prof. Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, 07 Ekim 2023
Hemen her gün devletin üst düzey yetkilileri “terörün kökü kazınana kadar mücadeleye devam edileceğini” söylüyorlar. Aslında silahlı mücadele veya sabah saatlerinde eş zamanlı olarak birçok ilde yapılan arama ve gözaltılarla da oldukça önemli ilerlemeler kaydedildi. Ama teröristlerin 1 Ekim 2023’te yüce Meclis’in açılış gününde ve İçişleri Bakanlığı gibi, terörle mücadelenin adeta kalbi sayılacak, üstelik de TBMM’nin karşısındaki bir bakanlığın binalarına saldıracak kadar gözü kararmış. Bu yazıda teröristlerin kökünün kazınması konusu ele alındı.
1 Ekim Tarihli Ankara Terörünün Muhtemel Gerekçeleri
Ankara’daki bu menfur PKK/YPG terör saldırısı sonucunda failler kısa sürede etkisizleştirildi. Ancak terör örgütü, Meclis’in açılış gününde muhtemelen şu üç mesaj vermeye çalıştı. İlki, son yıllarda özellikle Irak’ın kuzeyinde olmak üzere Suriye’nin kuzeyinde ve tabii Irak ile Suriye sınırına yakın bölgelerdeki terörle mücadele sonucu kan kaybeden örgüte sözde hala güçlü olduklarını gösterme düşüncesidir. Bunu bir güç gösterisi şeklinde sosyal medyadan yayarak yeni eleman devşirmede propaganda maksadıyla da kullanabilecektir.
Bir diğer husus, önce “Açılım” ve ardından “Çözüm Süreci” yanlışlıkları gibi sözde yeni bir uzlaşma arayışına ikna için olabilir. Zira başkentte İçişleri Bakanlığı binasına yapılan bu saldırıyı tek başlarına gerçekleştirmeleri, terörle mücadelede istihbarat, denetim ve kontroller dikkate alındığında kolay olmayıp, Ankara’da güçlü yabancı ve yerli ayakları olabilir.
Bir diğer husus da İsveç’in NATO üyeliği yolunda şart koşan Türkiye’nin, bu ülkenin şartları yerine getirmediğini gerekçe göstererek onay vermemesini sağlamak olabilir. Böylece Türkiye, başta ABD olmak üzere NATO ülkelerinin hedefine girmesi düşünülmüş olabilir.
Dışişleri Bakanı Fidan’dan ABD ve Diğer Mihraklara “Üstü Örtülü” Mesaj
Saldırının ardından teröristlerin Suriye sınırından geçtiğinin tespit edildiği bildirildi. Bilindiği üzere ABD, %80’ninin PKK’nın Suriye uzantısı YPG’den oluşan Suriye Demokratik Güçlerine (SDG) eğitim, silah, ekonomik ve siyasi destek vermektedir. ABD’nin DEAŞ’a karşı mücadele gerekçesiyle desteklediği YPG/PKK, her nedense Rusya ile de sıkı fıkıdır. ABD’nin 1000 civarındaki askeri, genelde Suriye’nin doğusundaki petrol tesisi ağırlıklı kesimde YPG ile birlikte iken, Zeytindalı Harekatı’nın yapıldığı Afrin bölgesinin güneyindeki ve Rus askerlerinin kontrolü altındaki Tel Rıfat’ta da YPG’nin yuvalandığı bilinmektedir.
Ankara’daki saldırı sonrası Dışişleri Bakanı Fidan “Irak ve Suriye’de PKK-YPG’ye ait bütün altyapı, üstyapı tesisleri, enerji tesislerinin bundan sonra Türkiye’nin topyekün meşru hedefi olduğunu” ifadeyle üçüncü tarafların bu teröristlerden ve tesislerinden uzak durmaları tavsiyesinde bulundu. Bu ifadenin ardından ABD’den Türkiye’nin PKK terörüyle mücadelesinde destek sesi yükselmişse de aslında uyarılan üçüncü taraflar ABD’ye ilaveten sırasıyla Rusya, Esad rejimi, Irak hükümeti ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi olabilirdi.
Bu duyuru sonrası Irak ve Suriye’nin kuzeyinde hava harekatı ve MİT tarafından nokta harekatı düzenlendi. Hava harekatı teröristlerce beklendiği için fazlaca bir etkisi olduğu söylenemez.
5 Ekim’de Suriye’de YPG’nin petrol tesislerinin vurulması ise ilk kez yaşanmış ve ABD ile Esad rejimine mesaj niteliğindedir. Bunun devamının geleceği de anlaşılmıştır. Burada anlaşılamayan hususun bölgedeki Türk SİHA’sının ABD F-16’sı tarafından düşürülmesidir. Anlaşılan uçak İncirlik’ten kalkmamış. ABD’nin ve Türkiye’nin meşru müdafaası karşı karşıya. Protesto ve İncirlik üssünün ABD tarafından kullanımı bir kez daha düşünülebilir.
Sonuç
Terörle silahlı mücadelede yanında bölge halkına eğitim/ekonomi/şefkatle yaklaşarak sonuç almak için canla başla uğraştığı bir gerçektir. Bu mücadelede eksik olan, terörün özellikle yurt dışından olmak üzere siyasi ayağının, dışarıdan yardım, yuvalanma ve maddi destek bulmasının hala önlenememiş olmasıdır. PKK’nın 1999’da sonlanma noktasına getirildiği tecrübesi bir kez daha gözen geçirilirse yararı olabilir. Çünkü o zamanlar terörün dış desteği kesilmişti.