Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Yerel Yönetimler Toplantısı’na katıldı.
Erdoğan’ın açıklamaları şu şekilde:
“Davetimize icabetle burada bulunan tüm belediye başkanlarımıza, grup başkan vekillerimize ve il genel başkanlarımıza teşekkür ediyorum.
“AK Parti’nin En Büyük Referans Kaynağı Yerel Yönetimlerdir”
Hepinizin bildiği gibi AK Parti’nin hikayesi yerelden genele ilerleyen bir başarı hikayesidir. biz başkaları gibi tepeden inme bir parti değiliz. Bundan tam 30 sene önce millete hizmet yolculuğumuza belediyelerden başladık. Yerel yönetimlerdeki başarımız önümüze yeni ufukların açılmasına vesile oldu. Milletimizin sorunlarına önce belediyelerde çözüm ürettik. kendimizi önce belediyelerde ispat ettik. Milletimiz bizi tanıdı, inandı ve güvendi. 2002 yılında bu sefer ülkeyi yönetme sorumluluğunu AK Partili kadrolara tebliğ etti. AK Parti’nin en büyük referans kaynağı yerel yönetimlerdir. AK Parti birikimi, vizyonu, referanslarıyla yerel yönetimlere tüm dünyanın en yetkin, en donanımlı siyasi hareketidir. AK Parti belediyeciliği küresel ölçekte bir marka haline gelmiştir. Ülkemizde 30 yıldır standartları biz belirliyoruz. Rakiplerimiz bile bizden kopya çekmeye başladı. Bir nevi rakiplerimize hoşluk yapıyoruz.
“Bizim de Değişime Daha Hızlı Adapte Olmamız Gereken Kimi Başlıklar Vardır”
Elbette mükemmel olduğumuz iddiasında değiliz. Bizim de değişime daha hızlı adapte olmamız gereken kimi başlıklar vardır. Özellikle gençlerimizin nabzını daha iyi tutmamız gereken konular mutlaka olabilir. Şehirlerimizi geleceğe hazırlama noktasında hiçbir belediye başkanı, parti, AK Parti ile rekabet edemez. 31 mart seçimlerinden bu yana yaşananlar bu gerçeği bir kez daha göstermiştir. Son seçimlerde muhalefet ucuz popülizme dayanan bir kampanya yürüttü. Ekonomideki sıkıntıları da istismar ederek hiçbir temeli olmayan uçuk vaatlerde bulundular. Şehirlerimizin kanayan yaralarına dair ortaya hiçbir somut proje koymadılar. İnsanımızla aramızdaki güven duygusunu zedeleyerek Türk ekonomisine ağır bedeller ödetecek her türlü popülizmden uzak durduk. 31 Mart günü milletimiz sandığa gitti, son sözü söyledi. Biz de bu iradeyi öperek başımızın üzerine koyduk.
“Kimsenin Hayat Tarzına, İnancına, Tercihlerine Karışmadık”
Çok boyutlu olarak muhasebemizi yaptık, yapıyoruz. Hatayı da kusuru da kendimizde arıyoruz. Milletimizin AK Parti’den talepleri gerçekleşene kadar gereken adımları atmayı kararlılıkla sürdüreceğiz. Seçimler bitince muhalefetin vaat yağmurunun da sonuna gelindi. Verilen sözlerin tamamı unutuldu. Bugün ellerinin altındaki her şeye zam yapıyorlar. Hizmetlerin neredeyse tamamında astronomik fiyat artışına gittiler. Hizmet etmek yerine tüm enerjilerini bahane bulmaya harcıyorlar. Tanıdık çiftliğine çevirdikleri belediyelerde kayırmacılığın kitabını yazıyorlar. Makam odalarında vatandaş darp etmek, kadınların hayata katılım alanlarını kısıtlamak, Arapça tabelalara savaş açmaktan başka hiçbir iş yapmadılar. Göreve geldikleri yerlerde emekçi kardeşlerimizi kapı dışarı ettiler. Şu gerçeği açık ve net söylemek durumundayım; muhalefetin siyaset anlayışında köklü bir değişim yaşanmazsa, önümüzdeki 5 sene benzer hadiselere yine şahitlik edeceğiz. Türkiye ideolojik fanatizmden çok çekti. Çağdaşlık bahanesiyle bu ülkede yıllarca milletimize eziyet edildi. Belli bir yaşam tarzına kayıtsız şartsız uyması beklendi. Kimsenin hayat tarzına, inancına, tercihlerine karışmadık. Siyasi rövanşizmden uzak durduk.
Kayseri Açıklaması
Toplumda yabancı düşmanlığı ve sığınmacı nefretini körükleyerek hiçbir yere varılamaz. Dün Kayseri’de küçük bir grubun yol açtığı müessif olayın sebeplerinden biri, muhalefetin zehirli söylemleridir. Kim olursa olsun vandallık yapmak, sokakları ateşe vermek kabul edilemez. Siyasi kazanım uğruna nefret söylemine tevessül etmek acizliktir. Toplumda yabancı düşmanlığı ile bir yere varılamaz. Ayrımcılık, ötekileştirme, düşmanlaştırma AK Parti siyasetinde yer bulmayacaktır. Biz iktidarı ve muhalefeti ile Türkiye’ye hizmet etme arzusundayız. İstiyoruz ki sosyal barışımız bozulmasın ağzımızın tadı kaçmasın.
“Çınarın Kökünde Sorun Olursa Gövde de Etkilenir”
31 Mart’ta milletimiz sizlere önemli görev verdi. Zannetmeyin ki küçük bir beldeyi yönetiyorsunuz, siz gölgesinde milyonların huzur bulduğu büyük AK Parti çınarını hayatta ve ayakta tutuyorsunuz. Her bir başkanımız tüm kadroları ile tüm personeli ile böyle kutlu bir vazife icra ediyor. Çınarın kökünde sorun olursa bundan gövde de etkilenir.
Yetkinizdeki para sizin değil milletin parasıdır. Her bir kuruşu kullanırken bu paranın milletin parası olduğunu hatırlayacaksınız. Bir de şunu hatırlayacaksınız, Allah var, ölüm var ve hesap günü var. Harcamalarınızı helal yoldan yapacak ve israftan kaçınacaksınız. Para kuleleri ile gündeme gelenlerin durumunu görüyorsunuz. En küçük yanlış dahi Türkiye çınarına da zarar verir. Milletin emanetini gözetme konusunda hassasiyet içinde olacağınıza yürekten inanıyorum.
“Seçkinlerin Değil Halkın Belediye Başkanı Olacaksınız”
Her an milletimizin içinde olacaksınız. İyi gününde kötü gününde milletin yanında olacaksınız. Yoksul gelip sizi bulmayacak siz gidip onları bulacaksınız. Ola ki utanıyordur, çekiniyordur. O anlatmadan anlayacaksınız. İstemeden gidip vereceksiniz. Sizden sadece size oy verenler değil o şehrin tüm sakinleri Allah razı olsun diyecek. Bizde ayrımcılık olmadı bundan sonra da olmaz. Sadece size oy verenlerin değil tüm şehrin başkanı olacaksınız. Seçkinlerin değil halkın belediye başkanı olacaksınız. Sesi çok çıkanların değil sessiz yığınların belediye başkanı olacaksınız. Hayata tutunma mücadelesi verenlerini gariplerin başkanı olacaksınız. Sizler aynı zamanda tarihi bir misyon da taşıyorsunuz.
Başı boş sokak köpek meseleleri başta olmak üzere bu meseleleri çözüme kavuşturacağız. Yerel yönetimlere büyük sorumluluklar düşecek. Depreme hazırlık ve kentsel dönüşümün geri plana düşmesine izin vermeyiz. Acıların tekrarlanmaması için şehirlerimizi depreme dayanıklı hale getireceğiz.