Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adli Yargı Hakim ve Savcıları Kura Töreni’nde kritik açıklamalar yaptı. Gündeminde yeni anayasa, 8. Yargı Paketi ve Danıştay kararı olan Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Sizler devlet ve toplum hayatı bakımından hayati bir görevi yerine getirmek üzere görevlendirilmiş kişilersiniz. Vazifenizi icra ederken hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kalmaya imtina göstermenizin altını özellikle çiziyorum. Cumhuriyet tarihimizin en büyük demokrasi ve kalkınma atılımlarına imza atarken adalet sistemimizi güçlendirmeyi 4 temel önceliğimizden biri olarak belirledik. Bir yandan anayasamızda ve temel kanunlarımızda gereken düzenlemeleri hayata geçirmek, diğer yandan adalet teşkilatımızı güçlendirmek için zorlu bir mücadele yürüttük. Bir dönem tek parti faşizminin, bir dönem vesayetin, bir dönüm FETÖ’nün güdümüne giren adalet teşkilatımızı yeniden milletimiz adına karar veren bir güç haline getirmek için çok uğraştık. Hep birlikte 28 Şubat döneminde yargı desteğiyle post-modern darbe yapıldığına da şahit olmadık mı? Yargının personelinden binasına kadar vazifesini hakkıyla yerine getirmesini zorlaştıran fiziki eksiklikleri giderirken, aynı zamanda adalet teşkilatımızı darbeci zihniyetten temizlemeye çalıştık. Terör örgütlerinin yargı mensuplarımızı hedef aldığı dönemler yaşadık. Geçen hafta İstanbul’da adliyeye yönelik saldırısını biliyorsunuz. Şayet teröristler adliyeye girmeyi başarıp orada görev yapan hakim ve savcılarımıza ulaşabilselerdi Allah göstermesin neler yaşanabileceğini tahmin bile edemiyoruz. Terör örgütlerinin saldırılarında şehit olan başta Mehmet Selim Kiraz olmak üzere tüm yargı mensuplarımızı, güvenlik güçlerimizi, vatandaşlarımızı rahmetle anıyoruz.
8. YARGI PAKETİ
Elbette yargımızın da hala çözüm bekleyen sorunları vardır. Bir kısmı anayasa yapılması gereken değişikliklerle ilgilidir. Bu çerçevede adalet sistemimizin mevzuat alt yapısını geliştirmek için başlattığımız reformları kesintisiz devam ettiriyoruz. Yargı reformu strateji belgemizi 2019’da kamuoyuyla paylaştık. Geçtiğimiz günlerce TBMM’ye sunulan 8. Yargı Paketi, bu strateji belgesinin adımlarından biridir. Bu paketle birlikte getirilen değişiklikler şunlardır: İtiraz, istinaf ve temyiz yollarındaki başvuru süreleri yeknesak hale getirilmek suretiyle 2 hafta olarak düzenleniyor. Adli para cezalarının miktarı günümüz şartlarına göre yeniden tespit edilerek caydırıcılık niteliği güçlendiriliyor. Hükümlülere vasi atanması işlemi otomatik olmaktan çıkarılarak bireylerin kendi kararlarına bırakılıyor. Hayata geçirileceğine inandığımız bu yargı paketimizi önümüzdeki dönemde yenileri takip edecektir. Biz ülkenin ve milletin her sıkıntısı gibi yargıdaki sorunların çözülmesinin de görevimiz olduğu bilinciyle hareket ediyoruz.
DANIŞTAY KARARI
Danıştay’ın tartışmalı kararları da bazı hususların daha kesin bir şekilde ortaya konulmasının şart olduğuna işaret ediyor. Bu konuda ilk adımları 8. Yargı Paketi ile atmaya başladık. Ancak anayasa ve yasa düzeyinde çalışılması gereken pek çok husus olduğunun farkındayız. Anayasa değişikliği konusunda mecliste geniş bir uzlaşma zemini oluşturulması gerekiyor. Yeni anayasa mümkün olmasa bile yargıdaki sorunu giderecek bir anayasa değişikliği için de uzlaşma yollarını arayacağız. Ülkemiz yargıya zarar verecek bu tartışmalardan bir an önce kurtulmalıdır.
