Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk'ün son sözünün "Aleykümesselam" olduğu iddiası, tarihçiler tarafından araştırıldı. 10 Kasım 1938'de vefat eden Mustafa Kemal Atatürk'ün son anları ve ölüm süreciyle ilgili tüm detaylar burada.

Atatürk'ün Son Sözü: Aleykümesselam - 86 Yıldır Süren Özlem ve Minnet

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, vefatının 86. yıl dönümünde büyük bir özlem ve saygıyla anılıyor. 10 Kasım 1938’de hayatını kaybeden Atatürk’ün son günlerine dair birçok detay, yıllardır merak konusu olmuştur. Özellikle Atatürk’ün ölmeden önceki son sözleri ve hastalığının ilerleyiş süreci, tarihe tanıklık edenler ve tarihçiler tarafından uzun süre araştırılmıştır. Peki, Atatürk’ün son sözleri neydi? Atatürk’ün son sözü “Aleykümesselam” mıydı? İşte Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Ali Güler’in açıklamalarıyla Atatürk’ün son günlerine dair tüm detaylar…

Atatürk’ün Son Sözü “Aleykümesselam” 

Hacettepe Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Ali Güler, Atatürk’ün son sözü olarak “Aleykümesselam” ifadesini kullandığını belirtti. Atatürk, vefatından önce geçirdiği zorlu hastalık sürecinde doktorlarıyla sürekli temas halindeydi ve durumunun kötüleşmesine rağmen sakinliğini koruyordu. 8 Kasım 1938’de komaya giren Atatürk, hayatını kaybetmeden önce son olarak “Aleykümesselam” diyerek adeta veda etti.

Atatürk’ün Ölümüne Neden Olan Hastalık 

Atatürk’ün ölüm sebebi, dönemin tıbbi kayıtlarına göre siroz olarak belirlenmiştir. 1938 yılının başlarında hastalığın ilk belirtileri ortaya çıktı ve süreç ilerledikçe Atatürk’ün sağlığı ciddi şekilde bozuldu. Kanamalar, kaşıntılar ve halsizlik gibi semptomlarla başlayan hastalık, Atatürk’ü bir süre sonra yatağa mahkum etti. Ali Güler’in açıklamalarına göre, Atatürk’ün hastalığının kamuoyuna yansıtılmasında, o dönemde devam eden Hatay meselesi gibi politik hassasiyetler de göz önünde bulundurulmuştu.

Atatürk’ün Hastalık Süreci 

1938 yılı Ocak ayında Yalova’da başlayan ilk belirtilerle birlikte Atatürk’ün sağlığı giderek kötüleşti. Kanamalar ve kaşıntılar gibi sirozun tipik belirtileri kendini gösterdi. Ancak bu durum, Fransızlar’ın Hatay meselesine karşı tavır almalarından endişe duyulduğu için uzun süre gizli tutuldu. Atatürk, hastalığına rağmen ülkenin dört bir yanını gezmeye, devlet işlerini aksatmadan sürdürmeye devam etti. Özellikle Mersin seyahatinde askeri birlikleri denetlemesi, onun sağlık durumu ne kadar kötüleşse de ülkeye olan sorumluluğundan ödün vermediğini gösteriyordu.

Atatürk Zehirlendi mi?

Yıllar boyunca Atatürk’ün zehirlendiği iddiaları gündemde yer aldı. Bazı çevreler, Atatürk’ün Mason doktorlar tarafından civalı ilaçlarla zehirlendiğini öne sürdü. Ancak tarihçi Ali Güler, Atatürk’ün o dönemde Saligran adlı bir idrar söktürücü kullandığını ve bu ilacın civa içerdiğini belirtti. Tıbbi araştırmalara göre, 1950 yılına kadar civasız idrar söktürücü bulunmamaktaydı; dolayısıyla Atatürk’ün bu ilaçla zehirlenmesi mümkün değil. Atatürk’ün ölüm nedeni, tıbbi kayıtlara göre kanlı karaciğer iltihabı yani siroz olarak kaydedildi.

Atatürk’ün Son Anları 

Atatürk’ün son anlarına dair en ilginç bilgilerden biri, Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyak’ın anlattıklarıdır. Soyak’a göre, Atatürk komaya girmeden önce özel doktoru Prof. Dr. Neşet Ömer İrdelp, ondan dilini uzatmasını istedi. Ancak Atatürk dilini içeri çekerek, başını sağa çevirip biriyle konuşuyormuş gibi “Aleykümesselam” dedi ve 8 Kasım 1938 saat 19.00’da komaya girdi. Bu anın ardından 38.5 saat boyunca hiçbir konuşma gerçekleştirmeyen Atatürk, 10 Kasım 1938 sabahı saat 09:05’te hayata gözlerini yumdu.

Atatürk’ün Son Sözü “Aleykümesselam” Anlamı

Tarihçi Ali Güler, Atatürk’ün son sözünün “Aleykümesselam” olmasının dini bir anlam taşıdığını ifade etti. Güler, bu sözün Nahl Suresi 32. ayet ve Vakıa Suresi 91 ve 92. ayetlerde anlatılan, inançlı bir insanın ölüm anını tasvir eden durumla benzerlik taşıdığını belirtti. Kuran-ı Kerim’de geçen bu ayetler, inançlı kişilerin ölüm anında Azrail’e selam verdiklerine işaret eder. Güler, Atatürk’ün de bu şekilde ruhunu teslim ettiğine inanıyor.

Atatürk’ün Vefatının 86. Yıldönümü Türkiye Genelinde Anılıyor

Türkiye’nin dört bir yanında, 10 Kasım 2024 tarihinde Atatürk’ün vefatının 86. yıldönümü anısına çeşitli törenler düzenleniyor. Saat 09:05’te sirenler çalacak, tüm Türkiye’de hayat bir dakikalığına duracak. Bu anma töreni, Atatürk’e duyulan sevgi ve saygıyı ifade etmekle kalmıyor; aynı zamanda onun mirasına sahip çıkma bilincini güçlendiriyor.

Anıtkabir’de Düzenlenen Anma Törenleri

Her yıl olduğu gibi, 2024 yılında da Anıtkabir’de büyük bir anma töreni düzenlenmesi bekleniyor. Devlet erkanının yanı sıra, binlerce vatandaş Anıtkabir’e akın ederek Atatürk’e olan minnet ve saygısını ifade edecek. Anıtkabir’deki törende saygı duruşunun ardından Atatürk’ün hayatı, başarıları ve mirası üzerine konuşmalar yapılacak.

10 Kasım 2024’te Saat 09:05’te Türkiye’de Hayat Duracak

10 Kasım sabahı saat 09:05’te çalan sirenlerle birlikte tüm Türkiye’de hayat duracak. Sokaklarda yürüyen insanlar, iş yerlerindeki çalışanlar ve okulda ders gören öğrenciler bir dakikalık saygı duruşuna geçecek. Bu gelenek, Atatürk’e olan minnetin bir göstergesi olarak her yıl tekrarlanıyor.

Atatürk’ün Ölüm Saati Gerçekten 09:05 mi?

Bazı tarihçiler, Atatürk’ün ölüm anının gece saatlerinde gerçekleştiğini ve cenaze töreni düzenlemek amacıyla ölüm saatinin 09:05 olarak açıklandığını iddia etmişti. Ancak, Ali Güler bu iddiaların doğru olmadığını, Atatürk’ün ölüm anının dakikası dakikasına raporlandığını ifade etti.

Gündem haberlerinden haberdar olmak için hemen tıklayın

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.