Müslüm Gürses kimdir? Arabeskin efsane ismi Müslüm Gürses’in hayatı, müzik kariyeri, filmleri ve unutulmaz eserleri hakkında detaylı bilgiler. İşte Müslüm Baba’nın hüzünlü ve etkileyici hikayesi.
Müslüm Gürses kimdir? Türk müziğinin en önemli isimlerinden biri olan Müslüm Gürses, derin sesi, etkileyici yorumları ve hüzünlü şarkılarıyla milyonların gönlünde taht kurdu. Arabesk müziğin efsanevi ismi olarak anılan Gürses, 12 yıl önce bugün aramızdan ayrıldı. Peki, Müslüm Gürses kimdir? Gerçek adı ne, aslen nereli? İşte, Müslüm Baba’nın hayatı, müzik kariyeri ve unutulmaz eserleri…
Müslüm Gürses Kimdir? Gerçek Adı ve Hayatının İlk Yılları
Müslüm Gürses, gerçek adıyla Müslüm Akbaş, 7 Mayıs 1953’te Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesine bağlı Fıstıközü köyünde dünyaya geldi. Mehmet ve Emine Akbaş çiftinin ilk çocuğu olan Gürses, henüz 3 yaşındayken ailesiyle birlikte Adana’ya göç etti. Müslüm Gürses kimdir? Maddi sıkıntılar nedeniyle ilkokuldan sonra eğitimine devam edemedi ve küçük yaşta çalışmaya başladı. Ayakkabı tamirciliği ve terzilik yaparak geçimini sağladı.
Ancak Müslüm Gürses’in içinde hep müzik vardı. Babasının itirazlarına rağmen annesinin desteğiyle, 1967 yılında Adana’da düzenlenen bir ses yarışmasına katıldı. Henüz 14 yaşında olan Gürses, bu yarışmada birinci oldu ve sahne adı olarak “Gürses” soyadını benimsedi. Bu, onun müzik kariyerinin başlangıcı oldu.
Müzik Kariyerinde İlk Adımlar ve Büyük Çıkış
Müslüm Gürses, yarışmanın ardından çay bahçelerinde türkü söylemeye başladı. Ancak işler umduğu gibi gitmeyince terziliğe geri döndü. Ta ki, Adana’daki bir gazinoda assolist olarak sahne alan Sadık Altınmeşe’nin rahatsızlanmasına kadar. Onun yerine sahneye çıkan Gürses, büyük beğeni topladı ve müzik kariyerinde yeni bir dönem başladı.
1970’lerde İstanbul’a gelen Müslüm Gürses, burada ilk 45’lik plaklarını kaydetti. “Giyin Kuşan Selvi Boylum / Hayatımı Sen Mahvettin” ve “Gitme Gel Gel / Haram Aşk” gibi parçalar, onun arabesk müzikteki yerini sağlamlaştırdı. Özellikle Burhan Bayar’ın besteleriyle dikkat çeken Gürses, kısa sürede geniş bir hayran kitlesine ulaştı.
Trafik Kazası ve Hayata Tutunma Mücadelesi
Müslüm Gürses’in hayatı, 1978 yılında trafik kazasıyla tamamen değişti. Anadolu turnesi kapsamında Tarsus’tan Adana’ya dönerken geçirdiği kazada şoför hayatını kaybetti. Gürses ise ölü sanılarak morga kaldırıldı. Ancak son anda hayatta olduğu fark edildi ve kurtarıldı.
Kaza, Gürses’in hayatında derin izler bıraktı. Alnına yerleştirilen metal plaka, koku alma duyusunu tamamen kaybetmesine neden oldu. İşitme yetisi de büyük ölçüde zarar gördü. Ayrıca, konuşma temposu belirgin şekilde yavaşladı. Ancak tüm bu zorluklara rağmen Gürses, müzikten vazgeçmedi ve kariyerine devam etti.
1990’lar: İkinci Bahar ve Unutulmaz Albümler
1990’lı yıllar, Müslüm Gürses’in müzik kariyerinde ikinci bir bahar dönemi oldu. “Özür Diliyorum Senden”, “İsyankar” ve “Ben İnsan Değil miyim?” gibi albümler, onu yeniden müzik dünyasının zirvesine taşıdı. Şarkıları, umutsuzluk ve çaresizlik içinde olan dinleyicilerin duygularına tercüman oldu.
2000’li yıllarda ise Gürses, farklı projelere imza attı. Murathan Mungan ile birlikte hazırladığı “Aşk Tesadüfleri Sever” albümü, David Bowie, Björk ve Leonard Cohen gibi dünyaca ünlü sanatçıların bestelerini Türkçe sözlerle yeniden yorumladı. Bu albüm, Gürses’in müzikteki yenilikçi yönünü ortaya koydu.
Sinema Kariyeri ve 38 Film
Müslüm Gürses, arabesk müziğin yükselişte olduğu dönemde Yeşilçam’a da adım attı. 1979 yılında “İsyankar” filmiyle sinema dünyasına giren Gürses, toplamda 38 filmde rol aldı. Genellikle suça itilmiş, alkol bağımlılığıyla mücadele eden gençlerin trajik hikayelerini anlatan filmlerde oynadı. Bu filmler, onun müziği kadar geniş bir kitleye ulaşmasını sağladı.
Hayatının Aşkı: Muhterem Nur
Müslüm Gürses’in hayatında en büyük destekçisi, eşi Muhterem Nur oldu. İkili, 1982 yılında Malatya turnesi sırasında tanıştı. Sahneye çıkış sırası nedeniyle yaşanan bir tartışma, aralarındaki bağın başlangıcı oldu. 1986 yılında evlenen çift, birbirlerine her zaman destek oldu. Muhterem Nur, eşinin isteği üzerine sinema kariyerini sonlandırdı ve Gürses’in en büyük destekçisi olarak kaldı.
Vefatı ve Mirası
Müslüm Gürses, 15 Kasım 2012’de geçirdiği baypas ameliyatının ardından akciğer ve kalp yetmezliği nedeniyle yoğun bakıma alındı. Tam dört ay boyunca tedavi gören sanatçı, 3 Mart 2013’te hayata veda etti. Cenazesi, sevenlerinin gözyaşları arasında Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.
Müslüm Gürses, 44 yıllık müzik kariyerinde 78 albüme imza attı. Şarkıları, hala milyonların dilinde ve gönlünde yaşıyor. Arabeskin babası olarak anılan Gürses, Türk müziğine unutulmaz bir miras bıraktı.
Müslüm Gürses kimdir sorusunun cevabı, onun hüzünlü ama bir o kadar da etkileyici hayat hikayesinde saklı. Arabesk müziğin efsanevi ismi, şarkılarıyla milyonların duygularına dokundu ve Türk müziğine damgasını vurdu. Müslüm Baba’nın mirası, hala yaşamaya devam ediyor.
World of Türkiye haberleri için hemen tıklayın!
