Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası(TCMB) 2024 yılının ikinci Enflasyon Raporunu açıkladı. Raporu TCMB Başkanı Fatih Karahan sunuyor. TCMB’nin bir önceki raporunda yüzde 36 olan 2024 yıl sonu enflasyon tahminini bu raporda yüzde 38’e çıkardı.
Başkan Fatih Karahan’ın sunumdaki sözleri şöyle;
“Merkez Bankamızın temel amacı fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmektir. Fiyatlama davranışlarını ve enflasyon beklentilerini yakından takip ediyoruz. Enflasyon hedeflerimizle uyumlu seviyelere gerileyene kadar sıkı para politikası duruşumuzu korumakta kararlıyız.
Enflasyon beklentilerinde kalıcı bir bozulmaya kesinlikle izin vermeyeceğiz. Küresel büyümede 2024 yılında sınırlı bir artış öngörülmektedir. Emtia fiyatlarında son dönemde genele yayılan bir artış gözlenmektedir. Jeopolitik gelişmeler ve sıkı politika öne çıkan küresel risk faktörleridir. Küresel enflasyon hedeflerin üzerinde seyretmeye devam etmektedir, merkez bankaları parasal sıkılığı korumaktadır. Gelişmiş ülke merkez bankalarının daha geç ve daha yavaş faiz indirimine gideceği beklentileri kuvvetlenmiştir. Son dönemde gelişmekte olan ülkelerden portföy çıkışları gözlenmiştir.
Yurt içi talepte direnç sürerken bazı normalleşme işaretleri mevcuttur. Net ihracatın büyümeye negatif katkısı azaldı. Parasal sıkılaştırmanın iç talebe etkilerini çeşitli göstergeler üzerinden yakından takip etmekteyiz. Arz koşulları talep koşullarına kıyasla daha ılımlı bir seyir izlemektedir. Çıktı açığının ilk çeyrekte bir miktar arttığı tahmin edilmektedir. PMI verileri ikinci çeyrekte üretimde ılımlı bir zayıflamaya işaret ediyor. Çıktı açığı dezenflasyonist sürecinin önemli bir bileşeni olacak. Cari işlemler dengesindeki iyileşme devam ediyor. Sıkı para politikası talebi dengeleyecek.
Yılın ikinci yarısında, parasal aktarımın gecikmeli etkisiyle iç talepte zayıflama olacağını, cari dengede iyileşmenin devam edeceğini öngörüyoruz. Tüketici enflasyonu öngörülen tahmin aralığının üzerinde gerçekleşmiştir. Tüketici enflasyonu öngörülen tahmin aralığının üzerinde gerçekleşmiştir. Enflasyon Nisan’da %69,38 ile tahmin aralığının 0,9 puan üzerinde tamamladı. Öngörülerimizin aksine yılın ilk çeyreğinde toplam talep koşulları güçlü seyretmiş, kredi koşullarında artış gerçekleşmiştir. Reel ücret artışları talebi destekledi. Ana eğilimdeki yüksek seyirde hizmet fiyatlarının rolü belirgindir. Son dönemde hizmetler grubundaki fiyat artışlarının diğer gruplara kıyasla daha güçlü seyrettiğini görüyoruz. Hizmet enflasyonu aylık bazda yavaşlamakla birlikte yüksek bir seyir izlemektedir. Gelişmiş ülkelerde de hizmet enflasyonu manşet enflasyonun üzerindedir.
Konut piyasasındaki gelişmeleri öncü gösterge olarak yakından takip ediyoruz. Konut fiyatlarındaki artış eğilimi yavaşlamaktadır. Konut fiyatlarının artış eğilimi tüketici fiyatlarındaki artış eğiliminin altında seyretmektedir. Konut fiyatlarındaki yavaşlamanın ilerleyen dönemde gecikmeli olarak kira artışını sınırlayabileceğini değerlendiriyoruz.
Dayanıklı tüketim mallarında fiyat artışlarının yavaşlaması beklenmektedir. Parasal sıkılaştırmanın beklentiler üzerindeki etkisi yakından takip edilmektedir. Enflasyon beklentilerinin tahmin aralığına yakınsaması, dezenflasyon açısından kritik önemdedir. Kararlarımızın enflasyon beklentilerinde iyileşme sağlayacağını, piyasa beklentileri ile ara hedefimiz arasındaki farkın kapanacağını öngörüyoruz. Parasal duruş belirgin şekilde sıkılaştırılmıştır. Parasal aktarım mekanizmasını destekleyen ve güçlendiren adımlar atılmıştır. Miktarsal sıkılaştırma ile fazla likidite sterilize edilmektedir. Likidite gelişmelerini yakından takip ederek, sterilizasyon araçlarını gerektiğinde etkin bir şekilde kullanacağız. Parasal sıkılaştırma finans piyasalarına hızlı ve güçlü bir şekilde yansıyor.
Kredi faizlerinin geldiği seviye iç talebin yavaşlamasına destek verecek. Tüketici kredi büyümesi zayıflamaktadır. Son veriler yabancı para mevduatından TL mevduatına geçişin hızlandığını gösteriyor. TL mevduat payı artmaya devam etmektedir. Son dönemde yabancı para kredilerinin arttığını gözlemliyoruz. Son sekiz ayda TL mevduatın payı yüzde 32’den yüzde 44’e çıkarken, KKM’nin payı yüzde 26’dan yüzde 14’e geriledi. Risk priminde iyileşme kaydedilmiştir. Risk primlerindeki iyileşme portföy girişlerini destekledi. Parasal sıkılaştırma süreci rezervlere olumlu yansımaktadır. Portföy girişleri DİBS piyasasına yoğunlaşırken offshore swaplara da yansımıştır. Swap hariç net rezervlere bugün itibarıyla baktığımızda son iki haftada 18 milyar dolarlık bir ek iyileşme görmekteyiz.
Enflasyonun 2024 yıl sonunda %38,0 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz (Önceki %36,0)
Enflasyonun 2025 yıl sonunda %14,0 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz (Önceki %14,0)
Enflasyonun 2026 yıl sonunda %9,0 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz (Önceki %9,0)
Enflasyonun orta vadede %5 hedefine yakınsayarak istikrar kazanacağını tahmin ediyoruz. Enflasyon Mayıs ayında zirveye ulaşacaktır. 2024 yılı tahmin güncellemesinde başlangıç koşullarının etkisi belirleyici olmuştur. Ortalama aylık enflasyonun üçüncü çeyrekte yüzde 2,5 civarında olacağını, son çeyrekte yüzde 1,5’in bir miktar altına gerileyeceğini düşünüyoruz. Son dönemde enflasyon ana eğilimi öngörülerimizden daha yüksek gerçekleşti. Para politikasındaki sıkı duruş fiyat istikrarı sağlanana kadar kararlılıkla sürdürülecek. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır. Haziran’dan itibaren yaşayacağımız dezenflasyon sürecinde enflasyonu belirlediğimiz ara hedeflerle uyumlu olacak şekilde düşürmek için ne gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz. Talebi dengeleyerek enflasyonu düşürmek istiyoruz, bunu da aksiyona döktük ama kamu maliyesinden gelecek destek de önemli. Yönetilen yönlendirilen fiyatların belirlenmesi hususu da önemli, harcamalarla ilgili tasarruf tedbirleri hazırlanıyor, İkinci devrede ve 2025 yılındaki dezenflasyon sürecinde bundan destek alacağımızı düşünüyoruz. Enflasyonda zirveyi Mayıs ayında göreceğiz, bu çok net, şu anki hesaplarımıza göre baz etkisi ve doğal gaz etkisiyle enflasyonda zirvenin yüzde 75-76 civarında olacağını öngörüyoruz.”
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Karahan, mayıs ayında enflasyonun zirveyi göreceğini ve yüzde 75-76 seviyesinde olacağını öngördüklerini ifade ederek şunları kaydetti:
“Talebi dengeleyerek enflasyonu düşürmek istiyoruz. Bunu aksiyona da döktük, ama kamu maliyesi tarafından gelecek destek önemlidir. Yönetilen yönlendirilen fiyatların belirlenmesi husus da önemli; harcamalarla ilgili tasarruf tedbirleri hazırlanıyor. 2025’te bundan destek alacağımızı düşünüyoruz.
Hesaplamalarımıza göre geçen yılın baz etkisi ve doğalgaz sübvansiyonu etkisiyle enflasyonda zirve yüzde 75-76 seviyesinde olacağını öngörüyoruz. İlk 4 ayda 4 puana yakın ilave enflasyon gerçekleşti. Bunu tamamen telafi etmek ek sıkılaştırma ile dahi pek kolay görünmüyor. Hedefte yüzde 36’dan yüzde 38’e yapılan ayarlamanın sebebi bu kapsamdadır.
Enflasyonu düşürmek adına para politikası tarafında ne yapmak gerekiyor yapacağız, öne çıkan temel faktör güçlü iç talep. Para politikasında sıkılaşmayla talepte dengelenme öngörüyoruz.
“Rezerv ve Kur Hedefimiz Yok”
Rezerv hedefimiz yok. Enflasyon düştükçe, beklentiler düzeldiğinde TL’ye ilgi artacak rezerv düzelecek.
Enflasyon hedefine engel olmayacak bir işlem yapmamaya gayret ediyoruz. Dönem dönem TL’ye çok talep olunca bizim için rezerv biriktirme fırsatı oluyor.
Kur hedefimiz yok, serbest piyasada döviz arz talebiyle oluşuyor.
500 TL’lik Banknot Çıkacak Mı?
Önemli bir soru. Üst küpürlü paraya ihtiyaç olup olmadığı birçok veriye bağlı. Bununla ilgili bir çalışma şu anda yok ama ihtiyaç görülmesi halinde gerekli adımlar atılacak.
Asgari Ücrete Ara Zam Olacak Mı?
Asgari ücret konusu TCMB uhdesinde değil, dolayısıyla bir tavsiye verilmesi söz konusu değil.
Ücretlerin yüksek enflasyondan dolayı erimesi söz konusu, birinci yapmamız gereken şey kalıcı fiyat istikrarını sağlamak. Asgari ücrette tek artış olacağı dillendirildiği için bunu varsaydık.
Kredi Kartı Faizlerinde Artış Olacak Mı?
Bizim azami faizleri düzenleme yetkimiz var sadece. Bununla ilgili de gerekli önlemleri aldık. Şuana kadar gelen veriler bunun harcamaları makul hale getirdiğini gösteriyor. Ne gerekiyorsa yaparız ama şu aşamada ek bir önleme ihtiyaç olduğunu düşünmüyoruz.
KKM’yi Sonlandıracak Mısınız?
Ağustosta 140 milyar dolar olan rezervler 70 milyar dolara kadar düştü. Bunların büyük kısmı döviz dönüşümlü. Bizim ön görümüz kademeli olarak buradan çıkışların devam edeceği yönünde.”