Son aylarda kredi çekmeyi planlayan vatandaşlar için önemli gelişmeler yaşanıyor. Merkez Bankası’nın sıkı para politikası ve ekonomik dengeleri sağlamlaştırma çabaları, kredi faizlerinin tarihi zirvelere çıkmasına neden olmuştu. Ancak son dönemde ihtiyaç kredisi faizlerinde belirgin bir düşüş gözlemleniyor. Peki, bu faiz düşüşünün ardındaki nedenler neler? Kredi çekmek için doğru zaman mı?Merak edilen detaylar haberimizde.

Kredi Faizleri Neden Yükselmişti?

Kredi faizlerinin son dönemde düşüşe geçmesinden önce, uzun bir süre yüksek seviyelerde kaldığını gördük. Bunun temel sebeplerinden biri, Merkez Bankası’nın sıkı para politikasıydı. Merkez Bankası, ekonomiyi dengelemek ve enflasyonu kontrol altına almak amacıyla politika faizini yükseltmişti. Bu durum, bankaların kredi maliyetlerini artırmış ve bu da ihtiyaç kredisi, konut kredisi ve taşıt kredisi gibi tüketici kredilerine yansımıştı.

Özellikle 2024 yılının ilk yarısında ihtiyaç kredisi faizleri %86 gibi tarihi zirveleri gördü. Yükselen faizler, hem bireysel tüketicileri hem de reel sektörü olumsuz etkiledi ve kredi taleplerinde ciddi bir azalmaya neden oldu.

Faizler Düşmeye Başladı: Neden?

Son iki ay içerisinde ise kredi faizlerinde belirgin bir düşüş gözlendi. Örneğin, Merkez Bankası verilerine göre ihtiyaç kredisi faizleri 12 Temmuz 2024 tarihinde %77,90 seviyelerindeyken, 6 Eylül 2024 itibarıyla %71,65 seviyesine geriledi. Peki bu düşüşün arkasındaki sebepler neler?

1. Piyasadaki Likidite Fazlası

Kredi faizlerindeki düşüşün en önemli sebeplerinden biri, piyasadaki likidite fazlasıdır. Yani, piyasada bol miktarda Türk lirası bulunması, bankaların kredi faizlerini düşürmesine neden oluyor. Merkez Bankası’nın faiz artırımlarıyla birlikte yurt dışından gelen portföy akımları ve yabancı sermaye girişleri, Türk lirası arzını artırdı. Bankalar, ellerinde bulunan fazla likiditeyi değerlendirmek için kredi faizlerini düşürerek vatandaşa kredi vermeye başladı.

2. Merkez Bankası Rezerv Artışı

Son dönemde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın rezervlerinde kayda değer bir artış yaşandı. Bu durum, piyasalara güven verirken, likidite koşullarını rahatlattı ve kredi faizlerinin düşmesinde etkili oldu. Özellikle portföy yatırımlarının Türkiye’ye yönelmesi, Türk lirasının likidite fazlasına neden oldu ve bankaların kredi faizlerini aşağı çekmesine yardımcı oldu.

İlginizi çekebilir!  Enflasyon Beklentileri Toplumun Her Kesiminde İyileşiyor

3. Cari Açığın Daralması

Uygulanan ekonomik program sayesinde cari açıkta daralma yaşanması da kredi faizlerini düşüren bir başka faktör olarak öne çıkıyor. Cari açığın azalması, ekonomi yönetiminin mali dengeleri sağlamlaştırdığına işaret ederken, bu durumun genel faiz seviyelerine olumlu bir etkisi oldu.

100 Bin TL İhtiyaç Kredisi Çekmek İsteyenler İçin Maliyet Ne Kadar?

Faizlerdeki düşüşle birlikte ihtiyaç kredisi kullanmak isteyen vatandaşlar, bu durumu kendi avantajlarına nasıl çevirebilir? Örneğin, 100 bin TL tutarında ihtiyaç kredisi çekmek isteyen bir kişi, 18 ay vadeyle kredi kullandığında toplamda ne kadar ödeme yapacak?

Güncel Örnek: 100 Bin TL, 18 Ay Vade

  • Faiz oranı: %71,65
  • Vade: 18 ay
  • Toplam ödenecek tutar: 180 bin TL
  • Toplam faiz ödemesi: 80 bin TL
  • Dosya masrafları hariç tutar: 180 bin TL (faizle birlikte)

Yukarıdaki hesaplama, güncel faiz oranlarıyla 100 bin TL kredi çeken bir kişinin yaklaşık 80 bin TL faiz ödemesi yapacağını gösteriyor. Yani vade sonunda toplamda 180 bin TL gibi bir ödeme gerçekleştirilecek.

Faizler Düşmeye Devam Edecek mi?

Kredi faizlerindeki düşüş, ekonomistler tarafından yakından takip ediliyor. Peki, bu düşüş eğilimi devam eder mi? Uzmanlara göre, Türkiye’deki sıkı para politikasının artık en üst seviyesine ulaştığı düşünülüyor. Bununla birlikte, sıkılaşan para politikaları nedeniyle reel sektör ve hane halkı harcamalarında daralmalar yaşandı. Ancak, dezenflasyonist süreçlerle birlikte kredi faizlerinde daha fazla düşüş bekleniyor.

Özellikle Amerika Birleşik Devletleri Merkez Bankası (Fed)’in faiz indirmeye başlaması durumunda, Türkiye’ye olan yabancı sermaye girişlerinin artması ve likidite fazlasının daha da büyümesi bekleniyor. Bu durum, kredi faizlerini aşağı çekmeye devam edebilir. Dolayısıyla ilerleyen süreçte kredi kullanmayı düşünen vatandaşlar, faizlerdeki bu düşüşü dikkate alarak hareket edebilirler.

İlginizi çekebilir!  Ücretli çalışan sayısı yıllık yüzde 3 arttı

Kredi Çekmek İçin Doğru Zaman mı?

Vatandaşların en çok merak ettiği sorulardan biri de, kredi çekmek için doğru zamanın ne olduğu. Faiz oranlarının şu anki düşüş eğilimi devam edebilir, ancak uzmanlar daha fazla düşüş yaşanabileceği için acele edilmemesi gerektiği görüşünde. Eğer acil bir kredi ihtiyacı yoksa, birkaç ay daha beklemek mantıklı olabilir. Çünkü kredi faizlerinde yaşanan bu düşüşün önümüzdeki süreçte daha da derinleşmesi bekleniyor. Özellikle yılın son çeyreğinde ekonomik dengelerin daha stabil hale gelmesi ve yabancı yatırımların artmasıyla birlikte kredi faizlerinin daha da düşmesi muhtemel.

Kredi Kullanımının Ekonomiye Etkileri

Kredi faizlerinin düşmesi, doğal olarak kredi kullanımını artırır. Bu durumda, eli rahatlayan hane halkı ve işletmeler, kredi kullanarak harcamalarını artırır. Ancak bu durum, enflasyon üzerinde bir baskı yaratabilir. Merkez Bankası’nın enflasyonu kontrol altında tutmak amacıyla kredi büyümesini dengelemesi gerekecektir. Yani kredi faizleri düşse bile, krediye erişim koşullarının zorlaştırılması ve kredi hacminin sınırlanması gibi önlemler alınabilir.

Ancak şu anki koşullarda, Merkez Bankası’nın bu durumu kontrollü bir şekilde yönettiği ve kredi kullanımının makul seviyelerde tutulduğu görülüyor. Dolayısıyla, hane halkı ve işletmelerin krediye olan talebi artarken, bunun enflasyon üzerinde büyük bir baskı yaratmaması bekleniyor.

Ekonomi  haberlerinden haberdar olmak için hemen tıklayın!

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.