15 kez görüntülendi.

The Economist'in yayımladığı analizde "Türkiye 400 yıl boyunca kontrol ettiği Suriye'de nüfuzunu genişletmeye kararlı! Türkiye'nin Suriye'deki ABD destekli YPG gibi gruplara karşı sabrı sonsuza kadar sürmeyecek" ifadelerine yer verildi.

economist türkiye suriye

İngiltere merkezli küresel yayın organlarından The Economist‘te, Esad rejiminin çökmesinin ardından Türkiye’nin Suriye’deki etkisinin ve güçlenen bölgesel rolünün değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Türkiye’nin Esad Rejimi’nin çöküşü konusunda etkin bir strateji izlediği belirtilen analizde, ülkenin 400 yıl boyunca kontrol ettiği Suriye’de yeniden nüfuz sahibi olma hedefi ile hareket ettiği belirtildi.

Analizde ayrıca; Türkiye’nin Suriye’nin yeniden inşaasından askeri yapısının yeniden şekillendirilmesine kadar çok sayıda başlıkta çalışmalara başladığına dikkat çekilerek, Suriye’nin kuzeyinde bulunan ABD destekli PKK/YPG ve uzantılarına karşı her an harekete geçebileceği belirtildi.

erdoğan milli

Economist’de yayımlanan analiz şu şekilde:

İstikrarlı bir Suriye’den Türkiye kadar kazançlı çıkacak başka bir ülke olmadığı gibi, çökmesi halinde kaybedecek çok az ülke vardır.

Türkiye 3 milyondan fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapıyor ve Suriye’nin birçoğunun geri dönebileceği kadar güvenli olmasını istiyor. Başka hiçbir dış gücün de Suriye için bu kadar geniş kapsamlı bir gündemi yok.

Türkiye, Suriye’nin kuzeyindeki “Kürt yapılanmasını” bastırmak, yeni bir Suriye ordusu kurulmasına yardım etmek ve bir zamanlar 400 yıl boyunca kontrol ettiği ülkede yeniden nüfuz sahibi olmak istiyor.

Türk yetkililer, Amerika’nın yeni başkanı Donald Trump tarafından dile getirilen, Suriye’nin eski diktatörü Beşar Esad’ı deviren isyancı saldırısının arkasında ülkelerinin olduğu iddialarını bir kenara itti.

Ancak Türkiye’nin yeni Suriye’de oynamayı beklediği büyük rolün işaretlerini gözden kaçırmak zor.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’nin yeni bir anayasa yapmasına yardımcı olmayı teklif etti. Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve üst düzey devlet yetkilileri de, Heyet Tahrir el Şam’ın (HTŞ) iktidarı ele geçirmesinden sonra Şam’ı ziyaret eden ilk üst düzey yabancı yetkililer oldu.

Türk işadamları da onların peşinden ülkeyi ziyaret etti ve Şam’da iktidarın devrilmesinin ardından Türkiye’nin önde gelen inşaat ve çimento şirketlerinin hisseleri yükseldi. Ülkenin ulusal havayolu şirketi Türk Hava Yolları da 23 Ocak’ta Suriye uçuşlarına yeniden başlayacak.

İlginizi çekebilir!  Paşinyan'dan geri adım: Düşmanlığa son vermeliyiz

Erdoğan’ın Suriye’nin kuzeyindeki “Kürt isyancılara” (PKK/YPG) karşı başlattığı operasyonlar sonucunda Türk birlikleri ülkenin bazı bölgelerini kontrol ediyor.

Türkiye bu bölgelerde, eğitim ve sağlık hizmetleri de dahil olmak üzere temel hizmetleri sağlıyor. Dükkanlarda Türk ürünleri satılıyor ve birçok işletme sadece Türk lirası kabul ediyor.

Diğer yandan Türkiye’nin askerlerini yakın zamanda geri çekmesi pek olası değil, yeni Suriye hükümeti de bunu istemiyor.

Bunun yerine Türkiye, Amerikan destekli YPG’ye karşı yeni bir operasyon başlatmakla tehdit ediyor. YPG’nin yabancı militanlarının Suriye’yi terk etmesini ve grubun silahsızlanmasını istiyor.

Türkiye şimdilik bu konuda bekliyor. Ancak sabrı sonsuza kadar sürmeyecek.

Nitekim Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan; “Ya onlar kendisini feshedecek ya da biz harekete geçeceğiz.” açıklamasında bulundu.

HTŞ liderliğindeki yeni yönetim ise kendisini Türkiye’nin uydusu olarak görmüyor. Ahmed El-Şara tüm taraflardan destek almaya hevesli. Suudi Arabistan halihazırda insani yardım gönderiyor ve Suriye’nin ana petrol tedarikçisi olarak İran’ın yerini almayı hedefliyor.

fidan şeybani

Suudi Arabistan, Suriye’nin yeniden inşası için Türkiye’den çok daha fazla harcama yapabilir ve bunu kendi avantajına kullanmayı umuyor.

Diğer yandan, Türkiye’nin Suriye’deki müdahalesinin büyüklüğü bazı Arap hükümetlerini tedirgin ediyor. Suudiler Türkiye’yi Sünni dünyada liderlik için bir rakip olarak görüyor. Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır ise bölgesel liderlik konusunda tedirgin.

Suriye’nin komşuları, ülkenin İran’ın etkisinden kurtulup Türkiye’nin etkisi altına girmesini istemiyorlar.

Türkiye, Suriye’deki emellerine ulaşmasının önündeki en büyük engel olarak İsrail’i görüyor. Suriye’nin ayakta kalan askeri altyapısının büyük bölümünü yok eden saldırıları ve işgal altındaki Golan Tepeleri’nde yeni yerleşimlere onay vermesi nedeniyle İsrail’i uyardı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar’ın Suriye’deki “Kürt gruplarla” (PKK/YPG) daha fazla işbirliği çağrısı yapması, Ankara’da İsrail’in Türkiye’ye karşı terör örgütlerini desteklediği yönündeki korkuları arttırdı.

İlginizi çekebilir!  Bakan Fidan, İspanyol Mevkidaşı Albares İle Görüştü

Eğer yeni Suriye devleti sağlam temellere dayalı olarak gelişirse, bu gelişmeden en fazla faydalanacak olan ülke Türkiye olacaktır. Eğer kaos geri dönerse, bunun acısını da en fazla Türkiye çekecektir.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.