
Dr. Eray GÜÇLÜER – 6 Mart 2025
28 Şubat 2025 tarihinde Ukrayna devlet başkanı Volodimir Zelenskiy’nin ABD ziyareti esnasında ABD başkanı Donald Trump’la yaptığı tartışma sonrası herkes Ukrayna’nın geleceğinin ne olacağını merak ederken ABD’nin Ukrayna’nın doğal kaynaklarına çökme planı da açığa çıktı. ABD başkanı Trump ABD’nin bugüne kadar Ukrayna’ya yaptığı yardım karşılığında Ukrayna’nın başta Nadir Toprak Elementleri olmak üzere doğal kaynaklarının ABD tarafından işletilmesini yani sömürülmesini içeren bir anlaşmayı Ukrayna devlet başkanına imzalatmak istedi. Ama Zelenski bu anlaşmayı imzalamadı. ABD Rusya ile Ukrayna’nın paylaşım anlaşmasını Ukraynasız bir şekilde yapmışken toplam rezervi 3,9 milyon ton olduğu tahmin edilen yaklaşık 15 trilyon dolar değerindeki Ukrayna’nın Nadir Toprak Elementlerine göz dikmesi ne anlama geliyor. Aslında Ukrayna’nın Nadir Toprak Elementlerinin yarısı halen Rusların işgali altındaki doğu bölgesinde bulunuyor. Yani ABD değeri 8 trilyon dolar civarında olan yaklaşık 2 milyon ton Nadir Toprak Elementi rezervine bile razı olmuş durumda ki bu rezervi en erken 3 yıldan önce çıkarıp işleyerek kullanışlı mamul haline getirebilmesi de mümkün değil. Ve ayrıca bunun için de en az 1-2 trilyon dolarlık yatırım yapması gerekiyor ABD’nin. O zaman bu nadir toprak elementleri konusu tahmin edilenden çok daha önemli bir husus.
NADİR TOPRAK ELEMENTLERİ NEDİR VE NE İŞE YARARLAR
Nadir toprak elementleri (NTE) kimyasal, manyetik ve optik özelliklere göre benzer özellikler gösteren 17 elementten oluşur. Nadir toprak elementlerini oluşturan elementler de ayrıca kendi içlerinde ağır (İtriyum, Evropiyum, Gadolinyum, Terbiyum, Disprosyum, Holmiyum, Erbium, Tulyum, İterbiyum ve Lutesyum) ve hafif (Skandiyum, Lantan, Seryum, Praseodim, Neodimyum, Prometyum ve Samaryum) nadir toprak elementleri olarak gruplandırılır. Bu gruplandırma elementlerin atom numaraları ile doğada bulunma sıklıklarına göre yapılmıştır. Hafif nadir toprak elementleri doğada daha sık bulunur. Nadir toprak elementlerinin adlarında geçen nadir sıfatı doğada bulunma sıklığından ziyade cevherlerin işlenerek kullanıma sunumunun zorluğundan kaynaklanmaktadır. Çünkü, Bazı NTE’ler doğada sık bulunsalar da işlenme zorlukları daha fazladır. NTE’lerinin en önemli özelliği çok az miktarlarda kullanılarak mevcut metal ve camların kimyasal ve fiziksel özelliklerini değiştirebilmeleridir. Mevcut metal ve camların kütleleri, yani ağırlıkları azalırken özellikle sıcaklığa, sürtünmeye ve paslanmaya karşı dayanıklılıkları onlarca kat artabilmektedir. Bunların dışında özellikle cep telefonları, bilgisayar diskleri, yüksek çözünürlüklü monitörler, elektrikli otomobiller, rüzgar tribünleri ve savunma sanayi de dahil olmak üzere 200’den fazla ürünün içinde nadir elementler kullanılmaktadır. Günümüzde yüksek tutuculu mıknatıslar, lazerler, gelişmiş radar ve sonar sistemlerinde de kullanılan bu elementler savunma sanayinde de önemli bir yer tutmaktadır. Halen ABD tarafından üretilmekte olan her bir F-35 savaş uçağında yaklaşık 400 kg, dünyada üretilen her bir elektrikli araba başına yaklaşık 2 kg nadir element kullanılmaktadır. Aynı şekilde Türkiye’nin üreteceği Kaan savaş uçağı ve Altay Tankı başta olmak üzere gelişmiş AESA radarları ve denizaltı sonarları ile uzay kapsüllerinde de nadir elementler kullanılmak zorundadır. Dolayısıyla nadir toprak elementleri günümüz medeniyetinin geleceğidir ve her geçen gün NTE’lere olan ihtiyaç daha da artmaktadır.
TÜRKİYE DÜNYADA DÖRDÜNCÜ SIRADA
NTE’lerinin dünyadaki toplam rezervinin yaklaşık 130 milyon ton olduğu tahmin ediliyor. NTE üretim ve ihracatında Çin dünyada adeta tekelleşmiş durumda. NTE gücünü elinde bulunduruyor. Bunun iki sebebi var. Birincisi en büyük NTE yatakları Çin’dedir. 44 milyon tonluk rezervi ile dünyada en fazla NTE kaynağına sahip ülke Çin’dir. İkincisi NTE’nin çıkarılması ve işlenmesi konusunda en fazla yatırım yapan ülke ve doğal olarak en yüksek NTE teknolojisine sahip ülke de yine Çin’dir. NTE’leri rezervi bakımından Çin’i sırasıyla 22 milyon tonla Vietnam, 21 milyon tonla Brezilya ve 13 milyon tonla Türkiye izlemektedir. 12 milyon tonla Rusya ve yaklaşık 4 milyon tonla ABD Türkiye’nin gerisindedir. ABD NTE ihtiyacının yarısından fazlasını Çin’den ithal etmek zorunda kalmıştır. Ülkemizde de NTE alanında birtakım çalışmalar yapılmışsa da henüz üretim aşamasına geçilememiştir. Eti Maden İşletmeleri tarafından Eskişehir/Beylikova’da NTE cevherinin işletilmesi için bir pilot tesis kurulmuştur. Bu tesis tam olarak faaliyete geçtiğinde yılda 10 bin ton nadir toprak oksitleri, 72 bin ton barit, 70 bin ton florit ve 250 ton torium üretiminin gerçekleştirilmesi amaçlanmaktadır. Halen Eskişehir dışında Malatya, Burdur ve Isparta’da arama çalışmaları devam etmektedir. Ayrıca, ülkemizde NTE alanında yapılan araştırmaları izlemek ve teşvik etmek amacıyla Nadir Toprak Elementleri Araştırma Enstitüsü (NATEN) kurulmuştur.
NTE’LERİN STRATEJİK ÖNEMİ
Yüksek teknoloji ürünlere olan ihtiyacın her geçen gün daha da artması NTE rezervlerine sahip ülkeleri daha önemli hale getirmektedir. Özellikle ABD ve Avrupa ülkelerinde NTE rezervlerinin çok az olması 1800’lü yılların ortalarında petrol örneğinde olduğu gibi gelişmiş ülkelerin NTE’ni elde etmek için farklı asimetrik yöntemlere baş vurabilme ihtimalini güçlendirmektedir. Dolayısıyla NTE bu rezervlere sahip ülkeler için aynı zamanda bir milli güvenlik konusudur. Türkiye’de NTE üretim kapasitesinin artması bu alanda ülkemizi farklı güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya bırakabilir. Yakın gelecekte petrolden daha değerli olma potansiyeli olan NTE sadece endüstriyel olarak değil aynı zamanda stratejik bir avantaj olma özelliği ile de dış politikada yerini alacaktır. Bütün bunlar göz önüne alındığında ABD, NTE konusunda Çin’e olan bağımlılığını azaltmak için her yola baş vurmaktan çekinmeyecektir. Çünkü para olsa da NTE’ye sahip olabilmek her zaman mümkün olamamaktadır. Ukrayna’dan başka Grönland’da da yüzde iki civarında NTE rezervi olması burayı jeopolitik konumunun yanında ABD için cazip hale getirmektedir.
Dr.D.Eray GÜÇLÜER