WOTTV E-DERGİ
DOLAR 33,9818 0.11%
EURO 37,7251 -0.39%
ALTIN 2.726,78-0,69
BITCOIN 18416500,41%
ABD’de Trump’a Sıkılan Kurşun Biden’ı Öldürdü!

ABD’de Trump’a Sıkılan Kurşun Biden’ı Öldürdü!

24 Temmuz 2024 15:01
ABD’de Trump’a Sıkılan Kurşun Biden’ı Öldürdü!
0

BEĞENDİM

Prof. Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, 20 Temmuz 2024

 

ABD’de son 50 yılda fıstıkçıdan aktöre, CIA başkanından avukatına, valisine ve iş adamına kadar pek çok başkan gelip geçti. Bunlar içerisinde özel hayatının renkliliği sebebiyle de en dikkat çekiciler Bill Clinton ve tabii ki Trump idi. Adaylığı öncesinde suikast girişimi üzerine seçimleri kazanma yolunda önemli bir eşik atladığı düşünülen Donald Trump ele alındı.

Türkiye’de Hayret Edilecek Derecedeki Trump Sevenler!

Bilhassa iktidar kanadından olmak üzere Türkiye’de Trump hayranları var. Bunu anlayabilmek mümkün değil. 1960’lı yıllarda Küba Krizi sırasında ABD Başkanı John F. Kennedy’nin epey hayranı vardı. Suikasta uğradığında ağlayanlar bile olmuştu. Diyelim ki o dönemde NATO’da henüz yeniydik ve Türkiye’yi şaşkına çeviren “Johnson Mektubu” da henüz piyasada yoktu.

Demokrat Başkan Biden ile Cumhuriyetçi Trump arasındaki başkanlık yarışı üzerine Türkiye’de bir anket yapılsa Trump’ın ABD’de olduğu gibi açık ara önde çıkması sürpriz sayılamazdı. Sadece kamuoyu değil, her nedense devletin yöneticileri de pek farklı değil. Hatta medya da buna dahil. Özellikle iktidara yakın medya, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump ile telefonla rahatlıkla konuşabiliyor diye bile Trump’ı Biden’a tercih ediyorlardı.

Neyse ki Biden seçime katılmama kararı aldı veya bu kararla ilgili olarak önüne koyulan belgeyi imzalamak mecburiyetinde kaldı. Hatta aynı belgede Yardımcısı Hint asıllı Kamala Harris’in başkanlık için adaylığını da destekleyeceğini taahhüt etti. Öyle görülüyor ki ABD’nin “derin devleti” de başkan adaylığı konusunda kararsız. Bir kısmı ‘Harris’ derken, bir kısmı da kararsız gibi. Bu konuda eski Demokrat başkanlardan Clinton Harris derken, Obama ise suskun!

Her ne ise, biz gene Trump’a dönelim. Aslında Türkiye açısından Trump ile Biden arasında çok ciddi farklar olmaması gereklidir. Zira her ikisinin de Türkiye’ye bırakın bir dost ülke gibi, adeta düşmanca yaklaştığı dönemler olmuştur. Biden’ın en belirgin yaralayıcı tavrı Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmeden kaçınması değil, sözde ‘Ermeni soykırımını” tanıması olmuştu. Keşke Erdoğan telefonla Biden’a ulaşamama şikâyeti yerine Türkiye’nin milli çıkarları açısından çok daha hassas olan bu gerçeği belirtebilseydi…

Trump’a dönelim. Erdoğan’ın sık sık telefonla konuştuğu “dost” Trump, Erdoğan’la 2018 ortalarında bir telefon konuşmasında FETÖ tutuklusu Rahip Brunson’ın ilk duruşması öncesinde “umarım mahkeme serbest bırakır!” demişti. Ama mahkeme tutukluluğunu sürdürünce Trump’ın gazabı dost most dinlemedi. Türkiye’den ithal edilen bazı maddelerin gümrük vergilerini yükseltince TL, dolar ve avro gibi dövizler karşısında %75’lere varan değer kaybına uğradı. Daha sonra Brunson alel acele yapılan ikinci duruşmasında “suçsuz” görülerek serbest bırakıldı ama Türk lirası bir daha dikiş tutturamadı. Ve ardından da “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur!” denilen yeni ekonomi modeli ile ekonomi tepe aşağı gitti.

Trump bununla da yetinmedi. Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki PKK’nın uzantısı YPG’ye olası bir saldırısı kendisine sorulduğunda Rahip Brunson örneğini vererek, “Türkiye bunu yaparsa ekonomisinin canına okurum!” benzeri ifadeler kullandı. İşte “dost” Trump buydu.

Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füzesavar sistemini satın almasını “haklı” bulduğu söylenen Trump, Türkiye’ye yaptırım uygulamayı başlattı. F-35 muharebe uçağı ortaklığından ayırdığı gibi, bedeli ödenmiş, eğitimleri alınmış uçakların verilmesini bile önledi. İşte size dost Trump!

Kasım ayında yapılacak ABD başkanlık seçimleri öncesine Trump bir adım önde giriyor. Kuşkusuz ki bir yabancı basında atılan “Kurşun Trump’a isabet etti, Biden’ı öldürdü!” başlığı son gelişmelerin özeti gibidir. Şimdi Demokratlar “Biden öldü, yaşasın ….” sözünü dolduracak birini bulacaklar. Biden desteklese de ABD medyası hukukçu Harris’in umut vaat ettiğine inanmıyor. Ama burası ABD. Bakarsınız bir başka suikast girişimi sonucu Harris’in de yıldızı parlatılabilir! Olur mu olur. Zira ABD, başkan ve başkan adayları suikastlarıyla ünlüdür.

Sonuç olarak sanki “Zenginin parası züğürdün ağzını yorarmış!” sözüne uygun davranıyor gibiyiz. Oysa “Ayıdan post, ABD’den, hele de Trump’tan dost olmaz!” Siz ne dersiniz?

celalettin yavuz
Celalettin Yavuz

Güvenlik Politikaları Uzmanı Lisans ve Y. Lisans öğrenimini Milli Savunma Üniversitesinde (Deniz Harp Okulu – 1974; Deniz Harp Enstitüsü-1983) tamamladı. Daha sonra Silahlı Kuvvetler Akademisi öğrenimi (1985-86) gördü ve “Irak’ın Geleceği” ile ilgili bitirme tezini yazdı. 1989-1991 döneminde Führungsakademie (Hamburg/Almanya) 2 yıllık Güvenlik Politikası-Strateji-Stratejik İstihbarat-Jeopolitik, Askeri Tarih eğitimi aldı. “İstanbul Boğazı’nın Karadeniz Sahildarı Ülkeler Üzerindeki Jeopolitik ve Stratejik Etkileri” (Almanca) başlıklı mezuniyet tezini yazdı. Genelkurmay Personel Başkanlığı’nda görevli iken Kıbrıs Barış Harekâtı’nın madalya ve taltif projesini gerçekleştirdi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargâhında NATO Planlama direktifleri ve kuvvet plan çalışmaları üzerinde çalıştı. Ayrıca bir yıl boyunca Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantı Dosyasını hazırladı. Ege'de gerilimli 1980'li ve 1990'lı yıllarda 2 ayrı geminin komutanlıklarını yaptı. 1994-1997 döneminde Almanya'da Deniz Ataşeliği sırasında Deniz Ataşe Birliği'nin başkanlığına (doyen) ve 143 kişilik Askeri Ataşeler Birliği'nin Yönetim Kuruluna seçildi. Daha sonra Mersin’de Karakol ve Çıkarma Gemileri Komodorluğu’nun ardından Genelkurmay Yunanistan Kıbrıs Dairesinde Yunanistan Şube Müdürü iken “Türk-Yunan Ege’de Güven Arttırıcı Önlemler Paketi” projesinin (Ocak 2000) yöneticiliğini yaptı. Türk-Yunan sorunları üzerinde General-Amiral Oryantasyon Kursu, Harp Akademileri, Milli Güvenlik Akademisi ve TSK İstihbarat Okulu'nda dersler veren Yavuz, Deniz Harp Okulu Dekanı olduğu 2001-2003 döneminde "Denizcilik Tarihi-Deniz Stratejisi", "Askeri Strateji" ve "Liderlik" dersleri verdi. 1994’te Dr., 2002’de Doç.Dr. olan Yavuz, Milli Güvenlik Akademisi öğretim üyesi iken 30 Mart 2004’te istekle emekli oldu ve BİLKENT Üniversitesi’ne ilaveten Milli Güvenlik Akademisi’nde Türk-Yunan Sorunları, Suriye, Ortadoğu, Terörle Mücadele dersleri, 2012’de Prof.Dr. olduktan sonra da Atılım Üniversitesi’nde (2012-2013) ve Kara Harp Okulu Savunma Bilimleri Enstitüsünde (2013 Bahar) Y. Lisans ve Doktora, Ufuk ve Başkent üniversitelerinde lisans dersleri verdi. 2022 yılı başlarında adı Topkapı Üniversitesi olarak değiştirilen “Ayvansaray Üniversitesi”nde İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin kurucu dekanlığını yapan, fakülteyi 16 bölüme çıkartan Prof.Dr. Yavuz, “İstihbarat, Strateji ve Terörizm/Avrupa'da Terör Örgütleri” gibi 3 farklı konuda sertifika dersleri yanında İstanbul Topkapı Üniversitesi’nde lisans ve Y. Lisans dersleri verdi. Güvenlik Bilimleri ve Uygulamaları Y. Lisans programının kurucu ABD Başkanlığını Eylül 2022’ye kadar sürdürerek “Küresel Güvenlik Stratejileri” üzerine sertifika programı hazırladı. Mayıs 2020 ayında uluslararası sempozyum düzenledi ve bizzat sunum yaptı. Milli Savunma Üniversitesi’nde (Harp Akademileri) 2019 yılından beri “Dış Politika Analizi” ile “Küresel Güvenlik Stratejileri” başlıklı ders verdi. Genelkurmay SAREM “Dış Uzman”lık (2003-2010), Türk Askeri Tarih Kurulu (TATK) Genel Kurul üyeliği (1999-2007), Gnkur. Atatürk Araştırma ve Eğitim Merkezi “ATAREM” Genel Kurul Kurucu Üyeliği (1999-2007), Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim/Öğretim Kurulu üyeliği (2001-2003), Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) “Strateji” Grubu üyeliği (2005-2011), Türk Ocakları Genel Merkezi Hars Heyeti (en üst düzeydeki kültür kurulu) üyeliği (2004-2010), TÜRKSAM düşünce kuruluşunun Kurucu Başkan Yardımcısı ve Terör Bölümü Başkanlığı (2008-2012) yapan Prof.Dr. Yavuz, pek çok süreli yayının yayın ve hakem kurullarında yer almaktadır. Almanca ve İngilizce bilen Prof.Dr. Yavuz’un “Güvenlik politikaları, Askeri Tarih/Strateji, İstihbarat, Ortadoğu, çevre ülkeler, terörle mücadele, bölgesel-küresel sorunlar, küresel güvenlik stratejileri ve Deniz Tarihi konularında, çoğu müstakilen yazılmış 30’un üzerinde kitabı ve süreli dergilerde yazılmış çok sayıda makalesi mevcuttur. Halen Anadolu Ajansı ve Yeni Şafak gazetesinin “Düşünce Günlüğü” bölümünde her ay “Bölgesel ve Küresel Güvenlik Politikaları” üzerine analizleri yayınlanan Yavuz’un son dönemde Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE)’de konferansları, sitesinde yazıları yayınlanmakta olup, gene son zamanlarda Devlet Dergisi ve Türk Yurdu dergilerinde de yazıları yayınlanmaktadır. Ayrıca, Eylül 2022’den itibaren TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda haftada bir gün “Mavi Vatan” adlı bir programın yapımcılığını (ve yorumculuğunu) yapmaktadır. Ankara’da ikame eden Prof.Dr. Yavuz, evli, iki çocuk babası olup Almanca ve İngilizce bilmektedir.

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
    Tüm Yorumlar (1)
    • İbrahim Akh

      Celladına aşık olmak gibi bir şey Celaleddin hocam yazınız gayet güzel İroni ile birlikte gerçekleri gösteren bir yazı kaleminize sağlık

      Yanıtla
      +0
      -0