Barış Pınarı Harekatı’ndan bir hafta sonra Türkiye’ye 13 maddelik taahhütte bulunan ABD, bu sözlerin hiçbirini tutmadığı gibi terör örgütü PKK’ya silah ve mühimmatla destek verdi. Bölgede Türk SİHA’sını düşüren ABD, her defasında Irak ve Suriye’deki terör unsurlarına karşı yürütülen operasyonlardan rahatsızlığını dile getirdi. Son olarak ABD Başkanı Biden Türkiye’yi ulusal güvenliklerine karşı tehdit unsuru olarak ilan etti.
Yeni Şafak’ın haberine göre, Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaş süreciyle güçlenen ve DEAŞ’tan boşalan alanlarda hakimiyet kazanan PKK-PYD/YPG, Türkiye’nin müdahalesiyle denklem dışına itildi. Türkiye’nin sınır güvenliğini korumak ve bölge halkına güvenli alan açmak için Irak ve Suriye’deki terör unsurlarına karşı yürüttüğü askeri operasyonlar, ABD’yi rahatsız etti. ABD Başkanı Joe Biden, Türkiye’yi ABD’nin ulusal güvenliğine karşı tehdit unsuru olarak ilan etti. Biden’ın imzasıyla 1 yıl daha uzatılan Suriye kaynaklı “acil durum” kararında, Türkiye’nin sınırlarını korumak için yürüttüğü antiterör operasyonları, ABD’nin ulusal güvenliği için tehdit olarak tanımlandı.
SURİYE ABD TOPRAĞI MI?
Türkiye’nin hava harekatları ile ABD’den gelen mesaj, terör örgütünün bir kez daha köşeye sıkıştığını ortaya koydu. ABD’nin “Türkiye’nin Suriye’deki faaliyetleri, ulusal güvenliğimize olağanüstü tehdit oluşturuyor” açıklaması, “ABD’nin Suriye’de ne toprağı var ki Türkiye tehdit oluşturuyor?” yorumlarına neden oldu. Suriye’de toprağı olmayan ancak hak iddia eden ABD, Suriye’deki askeri oluşumunu kendi toprağı olarak nitelendiriyor.
SÖZLER HAVADA KALDI
2019’da Barış Pınarı Harekatı’ndan 1 hafta sonra Türkiye ve ABD masaya oturmuş, ABD 13 maddelik taahhütte bulunmuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile dönemin ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence arasında varılan 13 maddelik mutabakatta ABD, Türkiye’ye verdiği “terör örgütlerinin 120 saat içerisinde M4 Karayolu’nun 30 km güneyine çekilmesi”, “terör örgütü YPG/PYD’ye vermiş olduğu silahları geri alması”, “bölge halkının huzuru için terör örgütleriyle birlikte hareket etmemesi” ve “Suriye’nin toprak bütünlüğünü koruma” taahhütlerini yerine getirmedi. Verdiği sözleri tutmayan ABD, tam aksine o tarihten bu yana Suriye’de YPG/PYD’nin daha da büyümesini sağladı. Silah yardımını kesmek yerine terör örgütünü daha da destekledi.
BİLİNDİK OYUNLAR
ABD, Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve bölge halkının güvenliğini sağlamak yerine, terör örgütünü genişleterek bölgenin huzurunu, istikrarını zedeleyecek adımları sıklaştırdı. Türkiye, ABD eliyle oluşturulmak istenen terör koridoruna Akdeniz’e çıkma şansı tanımadı. ABD’nin bölgedeki faaliyetleri, Suriye’de yapmış olduğu operasyonlarla sınır güvenliğini sağlayıp bölge halkını huzura kavuşturan Türkiye’ye ulusal güvenlik tehdidi oluşturuyor.