AK Parti İstanbul Milletvekili ve eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Barış Terkoğlu'nun Cumhuriyet Gazetesi'nde yayımlanan "Soylu’nun istemesi gereken helallik" başlıklı köşe yazısına tepki gösterdi. Soylu, "Her fırsatta bitmek bilmeyen kin ve iftiralarınızla karşılaşıyoruz. Cumhuriyet Gazetesi’nde bu yazıya “itiraz edecek”, “yanlış yapmışsın” diyecek bir tane vicdanlı insan yok mu?" dedi.
Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bakan olduğu döneme ilişkin gazeteci Barış Terkoğlu’nun yazısına konu aldığı iddialara sert tepki gösterdi. Soylu, “Hakkımdaki tüm iftira ve karalama kampanyalarını sipariş üzerine yaptıran bu kişiler acaba hangi “helalliğe” tabi olacaklar?” ifadelerini kullandı.
Soylu’nun iddialara ilişkin yazılı açıklaması şu şekilde:
“Her fırsatta bitmek bilmeyen kin ve iftiralarınızla karşılaşıyoruz. Cumhuriyet Gazetesi’nde bu yazıya “itiraz edecek”, “yanlış yapmışsın” diyecek bir tane vicdanlı insan yok mu?
Hakkımdaki tüm iftira ve karalama kampanyalarını sipariş üzerine yaptıran bu kişiler acaba hangi “helalliğe” tabi olacaklar?
1- Bir İçişleri Bakanı’nın kızı, kendi evinde otururken, Baltalimanı Polisevi yerleşkesindeki, on yıllar önce bakanlara tahsis edilmiş (bir tanesi de Emniyet Genel Müdürü’ne tahsisli) bir konuta geçici ve kısa süreliğine neden taşınır?
Ortaya çıkan “güvenlik tehdidi” yüzünden. Evet, güvenlik tehdidi sebebiyle…
2- Buna rağmen, iftira edildiği gibi Baltalimanı Polisevi’nde hiçbir şekilde kalınmamıştır. Üstelik, ücretini ödeyerek herkes gibi orada kalmak mümkün olabilirdi, ancak yine de “hiç”kalınmamıştır. Kahvaltı ve yemek servisi istenmiş olabilir; ki benim gittiğimde, bu hizmet de ücreti karşılığında alınmıştır.
3- İçişleri Bakanı ve aile fertleri için tahsis edilen konutun fotoğrafını çekip sosyal medyada yalanlarla servis etmek, ayrıca bakana karşı hakaret içeren ifadeler kullanmak… Üstelik bunun bir polis memuru tarafından yapılması ne kadar doğru?
Polislik bir disiplin mesleğidir. Bu nedenle, elbette ki bu konuda disiplin soruşturması ve yargı süreci işleyecekti. Kanunun izin vermediği bir sendikacılık bahanesiyle (Bu bahanede sonradan uydurulmuş) bu suç ne kadar örtbas edilebilir?
4- Ayrıca sözde Antalya’da dışarıdan birilerine bu konu ile ilgili taciz yaptırdığıma dair iddialar akıl almaz bir iftiradır, bu iftiranın ispatlanmaması hukukun karşısında sorumluluk gerektirecektir. Bu sözde taciz konusunun bu köşe yazarı dışında da takipçileri veya meraklılar varsa bence hemen harekete geçmeliler.
5- Evet, kızımın o dönem için tahsis edilmiş koruma polisleri vardı. Çünkü terör örgütü elebaşlarından birinin sözünü unutmuş olabilirsiniz. Size hatırlatayım:
“PKK kimsenin ailesi ve çocuklarıyla uğraşmaz. Süleyman Soylu hariç.”
Yıllardır bu iftiralarınızla bir arpa boyu yol alamadınız, bundan sonra da alamayacaksınız. Çünkü doğruların yardımcısı Allah’tır.”
Her fırsatta bitmek bilmeyen kin ve iftiralarınızla karşılaşıyoruz. Cumhuriyet Gazetesi’nde bu yazıya “itiraz edecek”, “yanlış yapmışsın” diyecek bir tane vicdanlı insan yok mu?
Hakkımdaki tüm iftira ve karalama kampanyalarını sipariş üzerine yaptıran bu kişiler acaba hangi…— Süleyman Soylu (@suleymansoylu) December 19, 2024
Ne Olmuştu?
Polis Sendikası isimli sosyal medya hesabını yöneten Levent A., Süleyman Soylu ve kızıyla ilgili iddialarda bulunmuştu.
Levent A.’nın yaptığı paylaşım şu şekilde:
“Sayın Süleyman Soylu, kızınızın hangi sıfatla Baltalimanı Polis Evi’nde kaç gün kaldığını ve kaç polisin emrine görevlendirildiğini açıklayabilir misiniz? Yok hiç kalmadı diyorsanız görüntüleri yayımlayabiliriz! Baltalimanı Polis Evi içerisindeki villada kalabilen polis arkadaşımız var mı? İçişleri Bakanlığı’ndan cevap bekliyoruz. Baltalimanı Polis Evi bünyesindeki villada bakan kızı aylardır ve hatta belirli aralıklarla bir yılı aşkın süredir nasıl kalabiliyor? Masrafı nasıl karşılanıyor? Açıklayın! Buyurun bu habere de yalan deyin!”
Siyaset alanındaki gelişmeleri takip etmek için hemen tıklayın!