Hüseyin ALEMDAR – 20 Kasım 2024
30 Ağustos’ta Kara Harp Okulu’nda Başkomutan sıfatıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katıldığı resmi törenin ardından bir grup teğmen “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyerek kılıçlarla ikinci bir yemin etti. Milli Savunma Bakanlığı konuyla ilgili soruşturmayı tamamladı, söz konusu teğmenler ile ilgili disiplin süreci başladı. Sosyal medya tartışmalarını dikkate almıyorum ama konu siyasetin de gündeminde. Ben bu güne kadar “teğmenler neden ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ dediler” çerçevesinde bir eleştiri görmedim. Eleştirilen kılıçla yapılan korsan yemin. Medyaya yansıyan yönünden anlıyoruz ki bu arkadaşlar komutanlarından defalarca bu yemin töreni için izin istemiş, komutanları da kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle reddetmiş.
EMİR KOMUTA ZİNCİRİ KIRILIRSA…
Yarın emrine askerler verilecek olan bu teğmenler komutanlarının emrini çiğnedi. Olayın önü de sonu da bundan ibarettir.
“Daha genç bu teğmenler kanları kaynıyor, yapmışlar bir çocukluk” demek bu millete ve orduya hakarettir. Gayet aklı başında zeki insanlar. Öncüleri de zaten okulu birincilikle bitirdi. Daha mezun olurken emir komuta zincirini kıran bu teğmenlerin yarın emir komuta zinciri dışında hareket etmeyeceğinin garantisi nedir? Ya da “yapmayın” diyen komutanlar yarın savaşta kimi nasıl komuta edecek?
ÖZGÜR ÖZEL’İN DARBE PLANI
CHP ve medyası teğmenler hakkındaki soruşturmayı “Cumhuriyet mitingleri” başlatacak seviyede eleştiri konusu yaptı. Özgür Özel Türk ordusunun karar mekanizmasını “biz gelince görürsünüz” diyerek tehdit etti ve yürüyen süreci etkileme hamlesi yaptı. Önceden ordu hükümetlere muhtıra veriyordu şimdi muhalefet partisi orduya muhtıra veriyor. Özgür Bey darbe planınız da var mı?
MEHMETÇİK’İ ÜZMEYİN
Türkiye’nin en hassas meselesi ordudur. Bizim gözbebeğimizdir Mehmetçik. Türk ordusu yüzyıllardır devam eden devlet yönetme geleneğini son 10-15 yıldır terk etmeye başladı, başka bir deyişle demokratik bir ülkede olması gerektiği gibi sivil iradeye selam duruyor. Cumhuriyet tarihinde asker – siyaset didişmesi çok pahalıya mal oldu. Ama bugün askerler artık konferanslar vermiyor, belediyecilik hizmetlerini eleştirmiyor, bugünün “büyük gazeteciydiler” denilen tipleri sıraya dizip cumhurbaşkanı adayında olması gereken özellikleri sıralamıyor.
Sokakta “Genelkurmay başkanı kim?” diye sorun yüz kişiden ikisi üçü ismini bilir. Sesini duyan ise on binde birdir.
15 Temmuz sonrası paralel devlet yapılanmasıyla birlikte paralel ordu yapılanması da tarih oldu. Orduda çok büyük mesafe alındı. Türk Silahlı Kuvvetleri sivil iradeye sadakatini çok kez kanıtladı. O nedenle İktidara yakın olanlar; Mehmetçik’e “darbeci zihniyet” dedirtmeyin, çocuklarımızı kardeşlerimizi üzmeyin. Muhalefete yakın olanlar; çıkın bu askerlerin maaşlarını savunun. Uzman er ve erbaşlara kadroyu savunun ya da bu askerlerin önüne güvence önerileri sunun.
İNTİKAM MARŞI DA YASAKLANMIŞTI
Bir hatırlatma yapayım. “İntikam intikam intikam alacağız. PKK’dan YPG’den intikam alacağız” şeklindeki komando marşı da yasaklandı. O günden sonra o marşı askerlerine okutan komutanlar disiplin süreçlerinden geçtiler. Dayanamayıp askerlerine marşı okutan komutanlar ise görüntü alınmasın diye azami dikkat etti. Kışlaların kıyısında köşesinde hala okunuyordur belki. CHP intikam marşının yasaklanmasını neden gündeme getirmedi? PKK’dan YPG’den intikam almaya mı karşılar? Şimdi ucuz siyasetinizin gölgesini teğmenlerimizin üzerinden çekin. Bırakın disiplin süreci sağlıklı şekilde ilerlesin. Yaptığınız teğmenlere fayda sağlamıyor ki!