Bercan TUTAR – 01 Kasım 2024
Yahudi soykırımcısı Batı hem İncil’deki kehaneti gerçekleştirmek hem suçlarını perdelemek hem de emperyalist amaçlarına ulaşmak için soykırımcı Siyonistlere her tür desteği veriyor. Çünkü Siyonizm, Avrupa Yahudilerini Kutsal Topraklar’a geri dönmeye zorlamayı savunan ve kökleri antisemitik Hristiyan fundamentalizmine gömülü bir Batılı ideolojidir.
İsrail’deki Siyonist rejimin Gazze’de 392 gündür sürdürdüğü soykırımı neden yaptığını ve Batı’nın bu barbar katliamlara hangi tarihsel, siyasi ve kültürel saikler ile destek verdiğini anlamak için Siyonizm’in oynadığı tarihi rolü iyi kavramak gerekiyor. Buna ek olarak da antisemitizmin onlarca yıldır Filistin’in işgal ve sömürgeleştirilmesinde, Filistin halkının mülksüzleştirilmesinde ve şimdi de çocuk ve kadın ayırımı gözetilmeksizin bütün Filistinlilerin toptan imhası için nasıl mükemmel bir kılıf olarak kullanıldığını analiz etmek hayati önem taşıyor.
İşte tam da bu nedenle başta ABD, Almanya, İngiltere ve Fransa başta olmak üzere birçok Batılı ülke Filistin’in sömürgeleştirilmesini, işgal edilerek halkının yok edilmesini savunan Siyonist ideolojiye karşı çıkmamayı yani anti-siyonizmi çarpıtarak, bu siyasi, insani ve ahlaki tutumu sergileyenleri antisemitizmle yani Yahudi düşmanlığıyla bir tutma kurnazlığına başvuruyor.
Siyonist-Evanjelik lobilerin vesayeti altındaki Batılı liderler bu gerçekliği yüzleri kızarmadan tersine çevirmeye çalışıyor. Bu kimseyi şaşırtmamalı. Onların işi bu. Çünkü bu kravatlı sadist ve psikopat Batılı liderler, savaş lobisinin ve soykırımı finanse eden uluslararası şirketlerin birer ideolojik aygıtı ve kuklasıdır. Siyonist-Evanjelik lobinin iktidara getirdiği bu kullanışlı aparatlar işte bu nedenle dünyanın gözü önündeki inkar edilemeyen gerçekliği ters yüz etme küstahlığında bulunuyor. Bu sadist ülke liderlerine göre Siyonist soykırıma karşı çıkanlar Yahudi düşmanları. Bu soykırımı destekleyenler ise Yahudi halkının varlığını destekleyen iyi adamlar.
İnanılmaz bir Siyonist manipülasyon var karşımızda. Tarihin görüp görebileceği en barbar bir etnik temizlik karşısında gerçeği, vicdanı, insanlığı ve ahlakı korumaya çalışan kesimler İsrail’in vahşetine arka çıkan Batılı emperyalist ve soykırımcı rejimler tarafından önce Nazileştiriliyor, ardından terörize edilip aşağılanıyor. İşten atılıp itibar suikastına uğruyorlar. Hapis ve para cezası yetmeyince vatandaşlıktan çıkarılıp bütün anayasal hakları iptal ediliyor.
Dolayısıyla İsrail’in soykırım ve katliamlarına karşı Batı’da yükselen öfkeyi önce kontrol etmeyi, sonra da bastırıp susturmayı ve yok etmek için uğraşan Biden, Scholz, Harris, Macron, Starmer gibi siyasiler Siyonist-Evanjelik yapının savaş makinesi tarafından ele geçirilmiş sadık kölelerdir.
Çünkü Siyonist İsrail, bu liderlerin Haçlı zihniyetindeki atalarının projesidir. Batı tarafından son derece militarize bir devlet olarak tasarlanan İsrail, sömürgeci Batı’nın gözde evladıdır. Batı’nın ileri karakolu olarak kurulmuş ve petrol zengini Ortadoğu’nun kalbine saplanmış bir hançerdir.
Siyonist İsrail, günümüzde Batı sömürgeciliğini yansıtan, Yahudi ırkçılığını Ortadoğu’da sistemleştirip bölgeyi emperyal Batı’nın çıkarlarına göre dizayn için ilerletmek kuruldu. Bu nedenle destekleniyor.
1948, 1967 ve 1973’teki soykırımlarda İsrail’i silahlandıran ve Siyonistlerin Filistinlileri sınır dışı edip topraklarına el koymasın yardım eden Batılılar, bölgenin tek nükleer cephaneliğini inşa ettiler. İsrail’in komşularına karşı savaşlarını teşvik ettiler. Bu savaşların sürdürülmesinde uluslararası hukukun baltalanması için lobi yaptılar.
Niçin? Hem emperyalist hedeflerine ulaşmak için hem de Yahudi Holokost’undaki tarihsel suçlarını perdeleyip komplekslerini aşmak için. Böylece Batı dünyası kendini Yahudi nefreti virüsünden arındırdığına ve kendi tarihsel Yahudi Sorunu’nu çözdüğüne inandı. Bir taşla iki kuş vurmayı hedeflediler.
Unutmayalım ki İsrail devletini kuran Siyonizm düşünce, yüzyıllar önce ortaya çıkan Avrupa Yahudilerini Kutsal Topraklar’a geri dönmeye/sürgüne zorlamayı savunan antisemitik Hristiyan fundamentalizmine ve köktenciliğine gömülü modern emperyalist bir Batılı ideolojidir. Bu yolla İncil kehaneti yerine getirilecek ve yalnızca Hristiyanların kurtuluşu bulacağı bir son zaman getirilecektir.
İşte bu yüzden Siyonizm, bir asırdan biraz fazla bir süre önce Hristiyan antisemitizmini öncelikle Batı’nın izniyle yönetebilecekleri bir Yahudi devleti yaratmanın bir yolu olarak gören küçük bir Avrupa Yahudi elitinin düşüncesine nüfuz etti.
Antisemitist Hıristiyan Siyonistler, Yahudilerin Avrupa’dan çıkarılmasını ve Kutsal Topraklar’da gettolaştırılmasını istiyorlardı. Günümüzde Evanjelik-siyonistlere dönüşen bu kesimler yeni nesil Yahudileri hala kendi nüfuz alanları altında tutmaya devam ediyor.
Çünkü Yahudi Siyonizminin babası Theodor Herzl, günlüklerinde şu ifadeleri kullandığında Batı emperyalizmi ile Siyonist çıkarlarının örtüştüğünü şöyle itiraf etmişti… “Anti-Semitistler en güvenilir dostlarımız ve anti-Semit ülkeler ise en sadık müttefiklerimiz olacaktır.”
Günümüzde Yahudileri soykırımdan geçiren Almanya başta olmak üzere Batılı ülkelerin Siyonist barbarlara verdiği sonsuz destek bu kirli Haçlı-Siyonist ittifakını bir kez daha kanıtlıyor. Bu tarihsel işbirliği günümüzde de sürüyor. Gazze’deki soykırım bu gerçeği bütün çıplaklığıyla bir kez daha deşifre etti.