Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Vadedilmiş topraklar hezeyanının sonu hüsrandır. İsrail bir Siyonist terör örgütüdür" dedi.

erdoğan israil 09 1

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Vadedilmiş topraklar hezeyanının sonu hüsrandır. İsrail bir Siyonist terör örgütüdür” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan, İsrail’e sert tepkisini sürdürdü.

Erdoğan’ın açıklamaları şu şekilde:

Aziz milletim, değerli milletvekillerimiz, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Aşkınız için, vefanız için sizlere gönülden teşekkür ediyor, Rabbim aramızdaki bu muhabbeti daim eylesin diyorum. Sizlerin bu sevdasını gördükçe Rabbime sonsuz hamd ediyorum.

Sözlerimin hemen başında geçtiğimiz günlerde sel felaketiyle sarsılan Bosna Hersek’e geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Felaket haberini alır almaz AFAD’ımızı TİKA’mızı hemen harekete geçirdik. Bosnalı kardeşlerimizi bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da yalnız bırakmayacağız.

Pazartesi günü rahmetli Erbakan Hocamızın yol ve dava arkadaşı, milli görüş hareketinin çınarlarında Recai Kutan ağabeyi de rahmetle yad ediyorum. Recai Kutan her zaman hayırla anılacaktır. Rabbim kendisini cennetiyle müşerref eylesin.

erdoğan israil 09 2

“Sırtını Dağa Yaslayan Terör Siyasetine Asla Yer Yok”

Dün 6-8 Ekim olaylarının yıl dönümüydü. İhtiyaç sahiplerine kurban eti dağıtırken katledilen 16 yaşındaki Yasin Börü’ye ve arkadaşlarına yapılanları değil üzerinden 10 yıl 100 yıl geçse de unutamayız. 6-8 Ekim olaylarında rolü olanlar hak ettikleri cezaya çarptırıldı.

Demokratik siyasette asla şiddete ve teröre asla yer olmadığının herkesin anlaması gerekiyor. Türkiye Yüzyılı’nda şiddetle arasına mesafe koyan anlayışa elbette yer vardır ama sırtını dağa yaslayan terör siyasetine asla yer yoktur. Kobani olaylarının hukuki açıdan hesabı sorulmuştur.

Biz yeni yasama yılında siyasette farklı bir üslup ve söylem görmek istiyoruz. Milletin faydasına olacak her konuda diyalogdan kaçınmayız. MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin açıklamalarını takdirle karşılıyor, çok kıymetli buluyoruz. Bölgemizin içinde bulunduğu atmosferi düşünerek daha fazla konuşmaya, uzlaşıya, diyalog zeminini genişletmeye ihtiyacımızın olduğu kanaatindeyiz.

“Türkiye Yapılmak İstenenin Farkında”

7 Ekim’de İsrail’in Gazze’ye başlattığı saldırıların 1. yıl dönümünü geride bıraktık. 50 bin kardeşimiz şehit edildi. Gazze’de 1,9 milyon kişi, Lübnan’da 1,3 milyon insan yerlerinden edildi.

Hemen her gün yeni bir eşiğin aşıldığı bu gerilimi yakından takip ediyor, tüm tedbirleri alıyoruz. Yangına benzin dökenlerden değil, söndürmeye çalışanlardan olduk. Türkiye yapılmak istenenin farkında. Nihai hedefin ne olduğunu görebiliyoruz.

İlginizi çekebilir!  23 İlde DEAŞ'a Gürz-10 Operasyonu

Dün kapalı oturumda iki bakanımız bilgi verdi. Toplantı sonrası CHP Genel Başkanı’nın yaptığı açıklamaları esefle karşıladık. Ucuz polemik peşinde konuşuyor. Açıkçası Sayın Özel’den daha olgun bir tavır beklerdik.

erdoğan israil 09 3

“İsrail Bir Siyonist Terör Örgütüdür”

Bölgemiz ve topraklarımız üzerinde ameliyat yapılmasına izin vermeyeceğiz. Vadedilmiş topraklar hezeyanının sonu hüsrandır. İsrail bir Siyonist terör örgütüdür. Gazze kasabı Siyonist Netanyahu’nun ABD Kongresi’nde ayakta alkışlayanları tarih affetmeyecektir. Tarihin doğru tarafında olan ülkeler de oldu. Onlarla her zaman beraber olacağız. İnsanlık cephesinde yer alan tüm halkları yürekten tebrike diyorum.

Tam bir yıldır direnen Filistin’in yiğit evlatlarını, bütün kahramanları bugün bir kez daha saygıyla selamlıyorum. Ülkemizde birileri Hamas’a terör örgütü iftirası atarken, biz Hamas Filistin’in Kuvay-i Milliyesi’dir dedik. 1 yıldır aynı yerde sapasağlam duruyoruz. Tek başımıza kalsak dahi asil duruşumuzu asla bozmayacağız. Zalimler karşısında susmayacak, zulme rıza göstermeyeceğiz. Filistinli Lübnanlı kardeşlerimize dayanışma mesajlarımızı gönderiyoruz. İnsani yardımlarımızı daha da artıracağız.

“Kriminal Tipler Sokakta Dolaşmamalı”

AK Parti’yi kurduğumuz günden itibaren ülkemize ve milletimize hizmet mücadelesi veriyoruz. Biz her zaman kendi iç muhasebemizi cesaretle yapan bir kadroyuz. Son dönemde yaşanan kimi cinayetler üzülerek görüyoruz ki milletimizin kendini güvende hissetme konusunda tereddüte düşürüyor. Gereken tedbirleri almak en önemli vazifemizdir. Sınır güvenliğimiz konusunda gayet iyi bir seviyeye geldik.

Toplumda güvenlik ve asayiş konusunda geçmişe kıyasla çok iyi bir yerdeyiz. Onlarca kriminal suç kaydı olanların ortalıkta dolaşması herkes gibi bizi de rahatsız ediyor. Milletimizin sesine kulak vererek bu konuda önemli adımlar atmaya karar verdik. Ne gerekiyorsa yapacağız. Tıkanıklık varsa neşteri vuracağız.

İki adım atmayı planlıyoruz. Yargı erkini güçlendirmek amacıyla Adalet Bakanlığı’nda kurulan bir birim bunlarla ilgili gerekli incelemeleri yaptıktan sonra savcıların ve hakimlerin dikkatine sunacaktır.

“Tutukluluk Suça Orantılı Olacak”

Belirli suçlarda infaz hükümlerinin, alınan cezanın yüzde 10’u cezaevinde geçirildikten sonra işlemeye başlaması sağlanacaktır. Mesela 5 suç kaydı olan birinin, diğer davalarının bitip sabıka kaydına işlenmesi beklenmeden tutuklu yargılanmasının önü açılacak. Tutukluluk süresi, kişinin işlediği suçlar ve alacağı cezalarla orantılı belirlenecek. Bu husus toplum vicdanını yaralayan belirli suçlar için geçerli olacak.

İlginizi çekebilir!  Dışişleri: İran-İsrail Gerilimi Kalıcı Bir Çatışmaya Dönüşebilir

Artık iyice kontrolden çıkan bir riske dikkat çekmek istiyorum. Medya organlarımız sorunlu bir politika izlemeye başladı. Habercilik adına üzülerek söylüyorum mağdurlar tekrar mağdur ediliyor. Bunu kabul etmemiz söz konusu olamaz. Basınımız elbette özgür olmalıdır. Ama bu toplumsal olaylarda sorumlu yayıncılık yapmaya engel değildir.

Cezasızlık algısını ortadan kaldırmak, toplumun güvenlik ve adalet konusundaki kaygılarını süratle gidermek boynumuzun borcudur. Adalet hizmetlerinin iyileştirilmesi noktasında 22 yıldır yaptığımız reformlara kendini bilmezlerin gölge düşürmesine izin vermeyeceğiz.

Kadın politikalarında her zaman en hayırlı olanı hayata geçirmeye çalıştık. Kadının ekonomik ve sosyal statüsünü güçlendirmenin gayretinde olduk. Kadın hakları konusunda bize ders verecek hiçbir muhalefet partisi yoktur. Kadının statüsünün güçlendirilmesinde elimize su dökecek kimse de yoktur.

“Kadınlar Gönüllerini Ferah Tutmalı”

Başörtüsüne bez parçası diyenler yine CHP’li siyasetçilerdi. Sayın Özel, kadınlar arasında ayrımcılık görmek istiyorsa önce kendi tarihini okusun. Kendi tarihiyle bir yüzleşsin sonra yüreği yetiyorsa çıkıp AK Parti’yi eleştirmeye kalksın. Kadına şiddetin en temel nedeni alkol bağımlılığıdır. Kadına yönelik şiddetle mücadeleye katkı sunmak istiyorsan rakı reklamı yapmaktan vazgeç.

İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmemizin, kadın hakları ve kadınlara yönelik şiddetle mücadeleye en ufak bir menfi etkisi olmamıştır. Türkiye’de kadına yönelik şiddetin çelikten kalkanı, içerisinde sıkıntılı ifadeler bulunan söz konusu sözleşme değil, 6284 sayılı kanundur. Bu konuda yürütülen propagandanın en küçük bir temeli, en küçük bir dayanağı ve haklılık tarafı yoktur.

Şiddetsiz bir Türkiye için devletimizin tüm kurumları koordinasyon içinde çalışmayı sürdürecektir. Şiddete sıfır tolerans ilkesiyle çalışmamıza devam edeceğiz. Kadınlarımızdan gönüllerini ferah tutmalarını istiyorum.”

Gündem haberlerinden haberdar olmak için hemen tıklayın!

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.