Bercan TUTAR – 02 Ocak 2024

 

Gazze’de insanlık tarihinin gördüğü en barbar katliamları gerçekleştiren İsrail ve suç ortağı Batılı ülkelerdeki panik hem askeri hem de stratejik açıdan her geçen gün derinleşiyor. Hamas ve Filistinli halkın direniş iradesini kıramayan katil sürülerinin askerleri Gazze Şeridi’nden çekilmeye başladı. Dünya kamuoyundaki artan protestolar, ABD’den gelen baskılar, Avrupa’nın desteğini yavaş yavaş çekme arayışları, Yahudi kamuoyundaki isyanlar, sahadaki başarısızlık ve 500’ü aşan işgalci askerinin Kassam Tugayları tarafından öldürülmesiyle ortaya çıkan vahim tablo İsrail işgal rejimini yeni arayışlara itti.

Siyonist rejim ilk olarak binlerce askerini ‘taktiksel” diyerek Gazze’den çekme kararı aldı. ABD basınına göre Washington’ın baskısı ile işgalciler saldırılarını birçok bölgede azaltacak. Bu kararda Kassam Tugayları’nın Gazze’de son 4 günde 16 İsrail askerini öldürüp onlarcasını yaralamasının ve yine onlarca tank ve zırhlı aracı tahrip etmesinin önemli bir etken olduğu kaydediliyor.

Ancak en önemli faktör Filistinlilerin 7’den 77’ye “Topraklarımızı terk etmeyeceğiz” şeklindeki çelikten iradesinin kırılamayışı. Askeri ve stratejik açıdan batağa saplanan İsrail yönetimi vaziyeti idare etmek ve kuyruğu dik tutmak adına peş peşe yeni planlar açıklıyor. Son olarak İsrail ordusu kendi kamuoyuna yönelik propaganda çerçevesinde Gazze’de 6 ay sürecek “yoğun savaş” planı yaptığını açıkladı.

Eskiden davul zurnayla açıklanan stratejilerin başarısına kendileri de inanmadığı için resmi yetkililer ve sözcüler yerine yeni harekât planlarını İsrailli gizli kaynaklar yabancı ajanslara fısıldamak zorunda kalıyor. Nitekim

Nitekim son planı da kimliğinin açıklanmasını istemeyen İsrailli bir üst düzey yetkili Reuters’a açıkladı. Yeni plan çerçevesinde 1 Ocak itibarıyla Gazze saldırılarında İsrail’in yeni bir aşamaya geçildiği kaydediliyor.

İsrail medyası da saldırıların ardından İsrail ordusunun, “Gazze’nin bölgelere ayrılarak, insani yardımların dağıtılmasından sorumlu, İsrail ordusunun ve istihbaratının bildiği aşiretler tarafından yönetilmesini” hedeflediği yeni bir senaryodan bahsediyor.

İlginizi çekebilir!  Ana Kucağından Ülkü Ocağına

Fakat ne yapsalar da İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun kurduğu Katliam Kabinesi’ndeki başarısızlık ve kriz artık gizlenemiyor. Aşırı sağcı faşist bakan Ben Gvir, Gazze’nin işgali konusundaki ısrarını sürdürürken İsrail’in Gazze’ye yönelik vahşi saldırılarına yönelik ülke içinden gelen tepkiler giderek artamaya başladı. Emekli generallerden Yitzhak Brick, İsrail ordusunun Hamas’ı yok etme ve rehineleri kurtarma gibi savaşın ana stratejisi olan hedeflerden uzaklaşarak çamura battığını söyledi.

İsrail siyasetinde Gazze hezimetinin ve Hamas’a karşı yapılan operasyonlardaki manipülasyon ve yalanların açtığı sarsıntılar ise büyüyor. Kendi halkını bombaladığı ortaya çıkan İsrail güvenlik güçlerine 7 Ekim’de Nova Müzik Festivalinde meydana gelen ölümlerle ilgili ihmal davası açıldı.

İsrail Yüksek Mahkemesi de Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki koalisyon hükümetinin tartışmalı yargı reformu kapsamındaki “Akla Yatkınlık Yasası”nı iptal etti. Gazze’de her tür savaş ve insanlık suçunu işleyen katil Netanyahu’ya yönelik eleştirilerini artıran muhalefet lideri Yiar Lapid ise 2024’te Netanyahu’nun görevde olmayacağını ileri sürerek görevden alınması çağrısında bulundu.

İsrail’deki hezimet önümüzdeki süreçte daha da derinleşecek. Çünkü İsrail, Avrupa-Amerikan yerleşimci sömürgeciliğinin tüm tarihini ve onun soykırıma yönelik içgüdülerini küresel çapta gözler önüne serdi.

Batı medyası artık İsrail’in vahşetini aklamak için çalışmıyor. Batı’nın barbar geçmişi ile yüzleşmek zorunda kaldılar. Zira İsrail, Batı’nın kanlı ve barbar sömürge tarihinin bir mikrokozmosudur ve hepsi Siyonist bir özetin içine sıkıştırılmıştır. İsrail’in Filistinlilere karşı yürüttüğü soykırım savaşı işte Batı’daki sömürge katliamlarının geleneğidir.

İsraillilerin Filistin’de yaptıkları, Fransızların Cezayir’de, İngilizlerin Hindistan’da, Belçikalıların Kongo’da, Amerikalıların Vietnam’da, İspanyolların Latin Amerika’da, İtalyanların Afrika’da ve Almanların Namibya’da yaptıklarının aynısıdır.

Fakat dünyanın artık sabrı taştı. İnsanlar, “Bir halk bunu başka bir halka yapmaya nasıl cesaret edebilir?” diye soruyor. Yapar çünkü Siyonizm, Yerli Amerikalıları (Kızılderilileri) Filistinliler gibi yok eden ırkçı ABD doktrininin Yahudi versiyonudur.

İlginizi çekebilir!  Kayyumu Halk Getiriyor

Amerikan versiyonu gibi Siyonistler de Filistin’in kendilerine vaat edilen topraklar olduğuna, buranın Tanrıları tarafından belirlenip onlara vaat edildiğine ve yerli sakinlerin vahşice ortadan kaldırılması gereken bir baş belası olduğuna inanıyorlar.

Hıristiyan bağnazlığı, bugün Kutsal Toprakları fethetme ve Mesih’in ikinci gelişine hazırlık adı altında her tür kaosu ve kıyamet savaşlarını tetiklemeyi hedef edinen Evanjelik Siyonizm’e dönüşmüştür.  Unutmayalım ki bu Evanjelik Siyonizm ya da Siyonazizm anlayışı seküler anlamda da Amerikan açık kader ideolojisinin kökenini oluşturuyor.

Filistin’de Avrupa’nın tehlikeli bir yerleşimci ve sömürgeci işgal stratejisi, sömürgeleştirme ve soykırım çılgınlığı bütün dünyanın gözü önünde gelişiyor.

Siyonistlerin arkasında Avrupa, ABD, Kanada ve Avustralya’daki diğer yerleşimci sömürgecilerin sadık ve kayıtsız şartsız psikopat siyasi yöneticileri var.

Fakat unuttukları bir şey vardı. Dünya unutmadı. Dünya halkları Batı’nın bu barbarlıklarını üzerinden 5 asır geçse de unutmadı. İşte bu yüzden tarihsel olarak Avrupa vahşetinin zulmüne uğrayan tüm dünya Filistinli oldu. Filistin için savaşan dünya Batılı soykırımcı siyasilere ve İsrailli Nazilere tarihi bir ders vererek onları her alanda hezimete uğratıyor.

Batılı sömürgecilerle İsrailli soykırımcılar bu kez baltayı taşa vurdular. Batağa saplandılar.  Filistinlilerin ve dünyanın kararlı direnişi karşısında Siyonazilerin çırpınışları her geçen gün daha da artacak. Zafer insanlığın yanında duranların ve Filistinlilerin olacak. Bütün soykırımcılar teker teker hesap verecek.  Adalet tecelli edene kadar bu mücadele sürecek.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.