ferhat ünlü

Ferhat ÜNLÜ – 31 Temmuz 2024

 

“NİLİ… Açılımıyla Netzah Israel Lo Ishakere, yani İsrail’in İhtişamı Bitmeyecek! Tam çevirisi bu…

İsrail, daha doğrusu Benjamin Netanyahu yönetimi bu NİLİ adlı istihbarat şebekesini diriltmiş. Hem de bir suikast birimi olarak… Yeni nesil NİLİ’nin hedefi de neymiş biliyor musunuz, 7 Ekim Aksa Tufanı’nı yöneten Hamas üyelerine suikast düzenlemek.

İyi de Hamas yöneticileri, üyeleri zaten Gazze’de. Oraya kara harekâtıyla girmeleri, yani suikast yapmadan önce askeri olarak sonuca erişmeleri lazım.

Bunu hedefliyorlar ama başka bir hedefleri daha var. İsrail medyasına konuşan eski bir İsrailli askeri istihbaratçı -‘Amancı’ diyelim ona çünkü askeri istihbaratlarının adı Aman- Bregman Ahron şöyle diyor:

“Gerçek şu ki İsrail, Gazze’de olmayan Hamas üyelerinin de peşine düşecek, Katar ve Türkiye gibi ülkelerde…”

Yukarıdaki satırlar, 31 Ekim 2023 tarihinde bu köşede yayınlanan İsrail’in yeni suikast şebekesi: NİLİ başlıklı yazıdan. World of Türkiye okurları olarak, İsrail’in suikast timleri konusunda önceden bilgi sahibisiniz. Bir yazı ile de değil, tam dört yazıyla NİLİ adlı suikast şebekesinin Hamas yöneticileri ve üyelerine suikast planladığını yazdık.

Evet, bu bekleniyordu. Hatta ülke ismi bile telaffuz edildi. Türkiye ve Katar dediler. Türkiye, muhtemel Mossad operasyonlarını önledi. Mücadele halen de sürüyor. Ne var ki, Hamas Lideri’nin, bir devlet töreni için gittiği İran’da öldürülmesi emsali nadir görülecek türden bir istihbarat eylemi, suikast operasyonu. Ha, daha önce İran’da bunu andıran operasyonlar yapmadı mı Mossad, yaptı. Ama bu başka…

Dolayısıyla önce İsmail Haniye suikastının ayırt edici yönlerine odaklanalım:

 

SALDIRININ YÖNTEMİ EN ÖNEMLİ AYRINTI

İran Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan’ın yemin töreni için bulunduğu Tahran’da suikasta uğradı Hamas Siyasi Büro Başkanı Haniye. Bu, başlı başına işin rengini değiştiriyor.

İlginizi çekebilir!  Trump'ın Yeni Döneminde Türkiye-ABD İlişkilerinin Geleceği ve Suriye - Adem Kılıç

Hamas, suikastın Haniye’nin Tahran’da bulunduğu konuta İsrail ordusunun düzenlediği hava saldırısıyla gerçekleştiğini duyurdu. Bu nüans, kesin bilgi ise önemli. Ama ne tür bir hava ya da füze saldırısı? İsrail içeriden böyle bir şeyi yapıyorsa Tahran açısından net bir istihbarat zaafı var demektir. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani’nin, “Bir ömrünü Siyonist İsrail rejimi ile mücadeleye ve Kudüs’ü özgürleştirmeye adayan bu şehidin akan kanı boşa gitmeyecek” türü açıklamaları bu zafiyeti gidermez.

El-Arabiya gazetesi, Hamas liderinin çarşamba sabahı saat 02.00 civarında öldürüldüğünü bildirdi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in A Haber’e yaptığı açıklama önemli. Dedi ki, “Hamas liderine yönelik suikast, başka bir ülkeden atılan füzelerle gerçekleştirildi.”

Bu açıklamayı da bir mimleyelim.

Saldırı yöntemi çok önemli. Yoksa Haniye’nin İsrail’in hedefinde olduğu sır değil. İsrail ordusu, 10 Nisan’da Ramazan Bayramı dolayısıyla Gazze kentinin batısındaki Eş-Şati Mülteci Kampı’na bayramlaşmaya giden İsmail Haniye’nin ailesinden birçok kişinin bulunduğu aracı vurmuştu.

 

İRANLI FİZİKÇİLERİ DE ÖLDÜRDÜLER

İsrail’in daha önce uranyum geliştirme çalışmaları yürüten İranlı fizikçilere suikast düzenlediği de vaki. Bir tanesini hatırlatmak yeterli: Tarih: 30 Nisan 2018. İsrail Başbakanı Benjamin Netenyahu, bir sunumda “Muhsin Fahrizade… Bu ismi unutmayın” dedi. Bu sunumun üzerinden iki buçuk sene geçtikten sonra 27 Kasım 2020’de Fahrizade bir suikasta kurban gitti. Üstelik yapay zekâ tarafından kullanılan bir silah sistemi vasıtasıyla… Yani İsrail’in bu tür konularda olağan şüpheli olarak görülmesinin mazide dayanakları var.

Olağan şüpheli İsrail’den ise ses çıkmıyor. Netanyahu yönetiminin talimatı nedeniyle kabine üyeleri konuşmuyor. İsrail Ordu Sözcülüğü Birimi yetkilisi, “Haniye’nin Tahran’da düzenlenen İsrail saldırısında öldürüldüğünü doğruluyor musunuz?” yönündeki soruya, “Bu konuda yorum yapmıyoruz” cevabını verdi.

İlginizi çekebilir!  Türklerin terör, Yahudilerin devlet sınavı

Haniye suikastı, bölgede istihbarat savaşlarında bir üst aşamaya geçildiğini ve Orta Doğu’daki sıcak savaşın, teknoloji destekli casus soğuk savaşlarıyla büyüdüğünü gösteriyor.

Burada İran’ın karşı hamle olarak ne yapacağı da dâhil her şeyi belirleyecek olan saldırının ayrıntılarının açığa çıkmasıdır. Bu, bir füze saldırısı mıydı; yoksa Mossad ajanlarının vaktiyle 1972’de Münih Olimpiyatları’ndan sonra yaptığı bir suikastta olduğu gibi Haniye’nin bulunduğu yere bomba yerleştirilerek mi yapıldı?

Füze saldırısı, apaçık biçimde İran’ın hava savunma ve istihbarat zaafını gözler önüne serer. Hatta bu zaaf, komploları da beraberinde getirir. “İran bu işe göz mü yumdu?” diye… Ben bunu zaaf olarak görmek gerektiğini düşünüyorum.

İran, helikopter kazası sonucu ölen Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin ölümüyle ilgili süreci de psikolojik anlamda doğru yönetememişti. Haniye suikastında daha hazırlıklı gibi…

Türkiye de, doğal olarak gelişmeleri yakından takip ediyor. Netanyahu rejimi Kasım’a kadar çatışma dozunu yükseltir. Ancak Netanyahu’nun ABD seçimlerinden sonra hem içeride, hem de dışarıda işi zorlaşacak.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.