İsrail Kazanamayacağı Bir Savaşa Girişti…

Bercan TUTAR – 05 Temmuz 2024

 

ABD’nin Afganistan’da Taliban karşısında yaşadığı hezimetin bir benzerini de İsrail Gazze’de Hamas karşısında yaşayacak… Bundan kurtuluş yok…

 

Siyonist terör rejiminin Gazze’de 9 aydır sürdürdüğü soykırım saldırılarında İsrail savaş kabinesi bile artık ‘kazanamayacaklarını’ dillendirmeye başladı. Bir tek Gazze Kasabı Netanyahu, Gazze’deki Hamas savaşçılarını yenilgiye uğratmaya yakın olduğunu, bunun da Refah operasyonuyla gerçekleştirileceğini iddia ediyor. Oysa Russia Today’de hazırlanan geniş kapsamlı bir araştırma dosyası için “Hamas hiç bu kadar güçlü olmamıştı: İsrail kazanamayacağı bir savaşın içinde sıkışıp kaldı” başlığı atılmış.

İsrail’in aralıksız saldırıları sürüyor. Her gün onlarca masum sivil hunharca katlediliyor. Örneğin İsrail ordusunun verilerine göre Nisan ayı boyunca Gazze’de 32 binden fazla saldırı yapıldı. Haziran ayında İsrail, 15 bin savaşçının öldürüldüğünü açıkladı. Oysa öldürülenlerin çoğu masum bebek ve kadınlar. Ancak Batılı ve İsrailli askeri uzmanlar Hamas’ın ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığının altını çiziyor.

Örneğin İsrail’in Kanal 12 televizyonunda yayınlanan bir röportajda konuşan savaş kabinesi üyesi ve eski Genelkurmay başkanı Gadi Eisenkot, Hamas’ın “mutlak yenilgisinin” gerçekçi bir hedef olmadığını söyleyerek “Hikâye anlatmayın” diyerek Siyasilere çıkıştı.

İsrail’im Haaretz gazetesine konuşan birçok resmi yetkili de Gazze’deki mevcut savaşının hiçbir amacı ve geleceği olmadığını, savaşı uzatmanın sadece Netanyahu’nun yargılanmasını ertelediğinin altını çiziyor.

İsrailli gazeteci Nahum Barnea da Yedioth Ahronoth için yazdığı köşe yazısında, “Ürdün Ekseni” veya Mısır ile Gazze arasındaki dar koridor “Hamas’ın cankurtaran halatı” olarak kaldığı sürece İsrail’in Hamas’ı parçalayamayacağını ve yenemeyeceğini iddia etti. Barnea, İsrail’in bu koridoru düzgün bir şekilde kapatmak için Mısır’a ihtiyacı olduğunu, ancak Mısır’ın kararlılığının İsrail’in Abbas yönetimine Gazze’yi dâhil etmesi kabulüne dayandığını ancak Netanyahu’nun da bunu reddettiğini savundu.

Görüldüğü üzere her aktörün farklı bir kirli hesabı var. Sadece Hamas vatanı, ülkesi ve insanları için savaşıyor. Bunu gören Netanyahu son dönemlerde zamana oynamaya başladı.

Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki Aksa Tufanı taarruzundan bu yana İsrail, düzinelerce Hamas tünelini ortadan kaldırdı. Silah depolarına ve nakit paraya el koydu, çeşitli askeri tesisleri tahrip etti, Hamas ve Filistin İslami Cihad mensuplarını öldürdü ve binlercesini esir aldı. 16 bini çocuk 38 binden fazla kişiyi katletti. Gazze’de taş üstünde taş bırakmadı. Ancak neredeyse dokuz ay sonra, İsrail’in Hamas’a karşı zaferi hala uzak görünüyor. Bunu kendileri de itiraf ediyor.

Oysa 2007’den bu yana Gazze’yi yöneten Hamas’ın aktif savaşçı sayısı 30 bin kişi. Askeri terimlerle söylersek 4 tugay veya 25 tabur. İsrail bu savaşçı gücün ancak yarısını yani 15 binini öldürdüğünü söylüyor. Raporlar, Hamas’ın şu anda saflarını yenilemek için çoğu 18 yaşında olan yeni askeri öğrencileri aktif olarak işe aldığını, ancak ilk sayılarına ulaşamasalar bile, mevcut taburların İsrail’e meydan okumak için fazlasıyla yeterli olduğunu gösteriyor.

Örneğin bu hafta başında Pazartesi günü, Hamas savaşçıları İsrail’in güneyindeki bölgelere Han Yunus’tan yirmi roket fırlattı ve hala savaşabileceklerini gösterdi. Gazze sokaklarında da hemen her gün İsrail askerlerine ve tanklarına yönelik ciddi saldırılar gerçekleştiriyor Hamas savaşçıları.

 

Daha önce Hamas’tan boş olan bölgeler şimdi yeniden canlanıyor. İsrail askerleri neredeyse her gün Gazze Şeridi’ne ölmeye devam ediyor ve toplam sayı şimdiden 670’i aştı.

Hamas’ın yenilmesi ve ortadan kaldırılması bir hayal. Çünkü Hamas diğer gruplara benzemiyor. Onlar yabancı değiller. Bir davaya bağlılar bir ideolojileri var. Vatanları için savaşıyorlar. Toprakları için seve seve şehadete gidiyorlar. Yetimler ordusu Hamas, savaşarak sevdiklerinin ve atalarının da intikamını alıyor.

Askeri uzmanlar, “Silahlarının stokları tükeniyor, birçok tünel tahrip edildi, altyapı harap oldu. Savaşçıları uzun süredir savaştıkları için tükenmiş olmalılar. Ancak siyasi açıdan bakıldığında Hamas hiç bu kadar güçlü olmamıştı” değerlendirmesinde bulunuyor.

Ayrıca Filistin Politika ve Anket Araştırmaları Merkezi tarafından yapılan son bir ankete göre de hem Batı Şeria hem de Gazze’deki Filistinlilerin yüzde 67’si Hamas’ın ölümcül Ekim saldırısını başlatmakta haklı olduğuna inanırken, yüzde 61’i savaştan sonra Gazze Şeridi’ni başka bir grubun değil, Hamas’ın kontrol ettiğini görmek istediklerini söyledi.

Hamas zaten bu yönde adımlar atıyor. Mısırlı ve Katarlı arabulucular aracılığıyla İsrail’le şiddetli müzakerelere öncülük eden Hamas, savaş bittiğinde iktidarını bırakmaya niyeti olmadığını yüksek sesle ve net bir şekilde söylüyor.

Afganistan’ın ulusal güvenlik danışmanının eski yardımcısı Miriam Wardak, İsrail’in eylemlerinin kendisine ABD’nin yirmi yıl önceki davranışını hatırlattığını söylüyor.

2001 yılında, ölümcül 9/11 saldırılarından sonra ABD, Taliban’ın yönetimini çökertmek amacıyla Afganistan’ı işgal etti. Yoğun askeri baskıya ek olarak, ABD ve müttefikleri laik yerel yönetişimi de desteklemeye çalıştı, ancak yirmi yıl ve 2,3 milyar dolar sonra Washington hedefine ulaşamadı. Ağustos 2021’de Taliban yeniden iktidarı ele geçirdi ve ABD güçlerinin çekilmekten başka seçeneği kalmadı.

Gazze’de İsrail Hamas karşısında ABD’nin Afganistan’da Taliban karşısında yaşadığı hezimetin bir benzerini yaşayacak. Bundan kurtuluş yok.

Bercan TUTAR – 05 Temmuz 2024

 

ABD’nin Afganistan’da Taliban karşısında yaşadığı hezimetin bir benzerini de İsrail Gazze’de Hamas karşısında yaşayacak… Bundan kurtuluş yok…

 

Siyonist terör rejiminin Gazze’de 9 aydır sürdürdüğü soykırım saldırılarında İsrail savaş kabinesi bile artık ‘kazanamayacaklarını’ dillendirmeye başladı. Bir tek Gazze Kasabı Netanyahu, Gazze’deki Hamas savaşçılarını yenilgiye uğratmaya yakın olduğunu, bunun da Refah operasyonuyla gerçekleştirileceğini iddia ediyor. Oysa Russia Today’de hazırlanan geniş kapsamlı bir araştırma dosyası için “Hamas hiç bu kadar güçlü olmamıştı: İsrail kazanamayacağı bir savaşın içinde sıkışıp kaldı” başlığı atılmış.

İsrail’in aralıksız saldırıları sürüyor. Her gün onlarca masum sivil hunharca katlediliyor. Örneğin İsrail ordusunun verilerine göre Nisan ayı boyunca Gazze’de 32 binden fazla saldırı yapıldı. Haziran ayında İsrail, 15 bin savaşçının öldürüldüğünü açıkladı. Oysa öldürülenlerin çoğu masum bebek ve kadınlar. Ancak Batılı ve İsrailli askeri uzmanlar Hamas’ın ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığının altını çiziyor.

Örneğin İsrail’in Kanal 12 televizyonunda yayınlanan bir röportajda konuşan savaş kabinesi üyesi ve eski Genelkurmay başkanı Gadi Eisenkot, Hamas’ın “mutlak yenilgisinin” gerçekçi bir hedef olmadığını söyleyerek “Hikâye anlatmayın” diyerek Siyasilere çıkıştı.

İsrail’im Haaretz gazetesine konuşan birçok resmi yetkili de Gazze’deki mevcut savaşının hiçbir amacı ve geleceği olmadığını, savaşı uzatmanın sadece Netanyahu’nun yargılanmasını ertelediğinin altını çiziyor.

İsrailli gazeteci Nahum Barnea da Yedioth Ahronoth için yazdığı köşe yazısında, “Ürdün Ekseni” veya Mısır ile Gazze arasındaki dar koridor “Hamas’ın cankurtaran halatı” olarak kaldığı sürece İsrail’in Hamas’ı parçalayamayacağını ve yenemeyeceğini iddia etti. Barnea, İsrail’in bu koridoru düzgün bir şekilde kapatmak için Mısır’a ihtiyacı olduğunu, ancak Mısır’ın kararlılığının İsrail’in Abbas yönetimine Gazze’yi dâhil etmesi kabulüne dayandığını ancak Netanyahu’nun da bunu reddettiğini savundu.

Görüldüğü üzere her aktörün farklı bir kirli hesabı var. Sadece Hamas vatanı, ülkesi ve insanları için savaşıyor. Bunu gören Netanyahu son dönemlerde zamana oynamaya başladı.

Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki Aksa Tufanı taarruzundan bu yana İsrail, düzinelerce Hamas tünelini ortadan kaldırdı. Silah depolarına ve nakit paraya el koydu, çeşitli askeri tesisleri tahrip etti, Hamas ve Filistin İslami Cihad mensuplarını öldürdü ve binlercesini esir aldı. 16 bini çocuk 38 binden fazla kişiyi katletti. Gazze’de taş üstünde taş bırakmadı. Ancak neredeyse dokuz ay sonra, İsrail’in Hamas’a karşı zaferi hala uzak görünüyor. Bunu kendileri de itiraf ediyor.

Oysa 2007’den bu yana Gazze’yi yöneten Hamas’ın aktif savaşçı sayısı 30 bin kişi. Askeri terimlerle söylersek 4 tugay veya 25 tabur. İsrail bu savaşçı gücün ancak yarısını yani 15 binini öldürdüğünü söylüyor. Raporlar, Hamas’ın şu anda saflarını yenilemek için çoğu 18 yaşında olan yeni askeri öğrencileri aktif olarak işe aldığını, ancak ilk sayılarına ulaşamasalar bile, mevcut taburların İsrail’e meydan okumak için fazlasıyla yeterli olduğunu gösteriyor.

Örneğin bu hafta başında Pazartesi günü, Hamas savaşçıları İsrail’in güneyindeki bölgelere Han Yunus’tan yirmi roket fırlattı ve hala savaşabileceklerini gösterdi. Gazze sokaklarında da hemen her gün İsrail askerlerine ve tanklarına yönelik ciddi saldırılar gerçekleştiriyor Hamas savaşçıları.

 

Daha önce Hamas’tan boş olan bölgeler şimdi yeniden canlanıyor. İsrail askerleri neredeyse her gün Gazze Şeridi’ne ölmeye devam ediyor ve toplam sayı şimdiden 670’i aştı.

Hamas’ın yenilmesi ve ortadan kaldırılması bir hayal. Çünkü Hamas diğer gruplara benzemiyor. Onlar yabancı değiller. Bir davaya bağlılar bir ideolojileri var. Vatanları için savaşıyorlar. Toprakları için seve seve şehadete gidiyorlar. Yetimler ordusu Hamas, savaşarak sevdiklerinin ve atalarının da intikamını alıyor.

Askeri uzmanlar, “Silahlarının stokları tükeniyor, birçok tünel tahrip edildi, altyapı harap oldu. Savaşçıları uzun süredir savaştıkları için tükenmiş olmalılar. Ancak siyasi açıdan bakıldığında Hamas hiç bu kadar güçlü olmamıştı” değerlendirmesinde bulunuyor.

Ayrıca Filistin Politika ve Anket Araştırmaları Merkezi tarafından yapılan son bir ankete göre de hem Batı Şeria hem de Gazze’deki Filistinlilerin yüzde 67’si Hamas’ın ölümcül Ekim saldırısını başlatmakta haklı olduğuna inanırken, yüzde 61’i savaştan sonra Gazze Şeridi’ni başka bir grubun değil, Hamas’ın kontrol ettiğini görmek istediklerini söyledi.

Hamas zaten bu yönde adımlar atıyor. Mısırlı ve Katarlı arabulucular aracılığıyla İsrail’le şiddetli müzakerelere öncülük eden Hamas, savaş bittiğinde iktidarını bırakmaya niyeti olmadığını yüksek sesle ve net bir şekilde söylüyor.

Afganistan’ın ulusal güvenlik danışmanının eski yardımcısı Miriam Wardak, İsrail’in eylemlerinin kendisine ABD’nin yirmi yıl önceki davranışını hatırlattığını söylüyor.

2001 yılında, ölümcül 9/11 saldırılarından sonra ABD, Taliban’ın yönetimini çökertmek amacıyla Afganistan’ı işgal etti. Yoğun askeri baskıya ek olarak, ABD ve müttefikleri laik yerel yönetişimi de desteklemeye çalıştı, ancak yirmi yıl ve 2,3 milyar dolar sonra Washington hedefine ulaşamadı. Ağustos 2021’de Taliban yeniden iktidarı ele geçirdi ve ABD güçlerinin çekilmekten başka seçeneği kalmadı.

Gazze’de İsrail Hamas karşısında ABD’nin Afganistan’da Taliban karşısında yaşadığı hezimetin bir benzerini yaşayacak. Bundan kurtuluş yok.