maymun çiçeği detayları

Ferhat ÜNLÜ – 02 Mayıs 2024

 

Yazıya; ‘insanın köpeği değil de köpeğin insanı ısırması’ haberinin (Haber değerini anlatmak için bizim meslekte kullanılan bir metafordur), gazeteciliğin temel kaidesi olan 5 N 1 K unsurlarıyla başlayayım:

Ne: İlerleyen yaşına rağmen tarlada çalışmaya devam eden bir kadın hayatını kaybetti.

Nerede: Adana’nın, Kozan’a komşu İmamoğlu ilçesinde.

Ne Zaman: Bir emekçi bayramı günü: 1 Mayıs 2024’te.

Niçin: Başıboş köpek sürüsünün saldırısı nedeniyle…

Nasıl: Kadın, tarlaya soğan başağı toplamaya giderken birdenbire köpeklerin saldırısına uğradı. Yirmi dakika boyunca sürüye karşı koymaya çalıştı, ama nafile…

Kim: 72 yaşındaki Şerife Arısan.

ANİMALİSTLERİN OLUŞTURDUĞU NEGATİF KAMUOYU

Maalesef bu tür haberler; son yıllarda, aylarda ülkemizde vakay-ı adiyeden hale geldi. Tam da bu yüzden haber değeri yüksek.

Sokak köpeği vukuatlarının sebepleri muhtelif. Biz öncelikle artık bir ideoloji haline getirilmiş Animalizm tefritinden başlayalım. Animalizm’in modern felsefedeki yaygın, bilinen anlamı şudur: İnsanın manevi bir doğası yoktur, insan aslında bir hayvandır. Saçma ve kısır bir fikir. Zaten ben bu yazıda o anlamda kullanmıyorum.

‘Animalizm’i; hayvana insandan daha çok değer verme, insandan ve Hümanizm’den kaçıp hayvana ve ‘hayvancı’ fikirlere saplanma olarak kullanıyorum. Ve insana nefretin ya da insandan duyulan yılgınlığın bir tezahürü olarak görüyorum.

19. Yüzyılda yaşamış Fransız bilim adamı Leon Foucault’un meşhur bir deneyi vardır. Dünyanın kendi çevresinde döndüğünü ispatlamak için Paris’teki Pantheon’un, Anıt Mezar’ın tepesinden 67 metrelik bir sarkaç sarkıtır. Bu sarkaç dünya döndüğü için ivmeye geçer ve sonsuzca salınır.

Bu astrofizik yasasını, bizim ülke olarak ikisi arasında sıkça salındığımız ifrat ve tefrite uyarlayabiliriz. Özellikle fikirler konusunda bir türlü dengeyi tutturamıyoruz. Çünkü her şeyi bir ideoloji haline getiriyoruz.

Öyle bir zamandayız ki, size saldıran bir Pitbull ya da 10 sokak köpeği etlerinizden parçalar koparırken kendinizi savunmak için hayvanı öldürseniz suçlu ilan edilirsiniz. Son aylarda artan sokak köpeği şiddeti vakalarının oluşturduğu kamuoyunun baskısıyla Animalizm ideolojisiyle insana nefret besleyen güruh (mama lobisiyle ilişkilendirilen kesim) bir parça geriledi neyse ki.
Ama yine de halen insan hayatını hiçe sayan Animalistler çıkışlar müşahede ediyoruz.

İlginizi çekebilir!  Evlilikte Kriz – Büşra As

Ben hayatı boyunca bütün ‘izm’lere karşı bir gazeteci, yazar olarak Animalizm kadar haddini aşıp zıddına dönen bir ideoloji görmedim. Bütün ‘izm’ler derken Hümanizm’i de buna dâhil ediyorum. Hümanizm de 70, 80’lerde, hatta 90’larda bile sol ideolojiye eklemlenmiş haddi aşıp zıddına dönen bir ideolojiydi. Hümanizm bir fetişe dönmüştü. Neredeyse Hümanizm ayağına kötü insanlara da hoşgörü gösterebilecek raddeye gelmişti kimi çevreler.

Elbette Animalizm Hümanizm’den tehlikeli. Çünkü hayvanı, varlıklar hiyerarşisinde neredeyse insandan üstün, daha doğrusu kendisinden başka herkesten üstün gören bir çarpıklığı temsil ediyor. Sokak köpeği terörü meselesinin çözümünün önündeki en büyük engel de bu.

ÇÖZÜM VAR, ÇÖZEBİLENLERE BAKMAK YETERLİ

Çözüm için öncelikle Türkiye’de sokak hayvanı popülasyonu belirlenmeli. Sekiz milyon başıboş hayvan olduğu yönünde bir tez var ve muhtemelen en doğru sayı da bu. Bu hayvan popülasyonunun yüzde 75’ini kediler, yüzde 25’ini köpekler oluşturuyor.

Peki; ne yapmalı? İlk iş; sokaklardaki başıboş hayvanların, yerel yönetimler gözetiminde, gerekirse Ankara’nın da desteğiyle insanlardan uzak, güvenli beslenebilecekleri bir yerde toplanması.

Elbette kısırlaştırılarak… Çünkü çoğalma, sorunları da çoğaltıyor.

Hiçbir sorun; onu yaratan nedenleri yok sayarak ya da küçümseyerek çözümlenemez. Ancak öte yandan sorunları olduğundan büyük görmek ve göstermek de çözümsüzlüğe yol açar. Maalesef sokak köpeği şiddeti sorunu konusunda ülkemiz âdeta nutku tutulmuş gibi çözüm üretmekte zorlanıyor.

Çözenler var ama, misal Gaziantep Büyükşehir Belediyesi bu meseleyi çözmüş. Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin; bizim beş N 1 K sorusunun nasılını basitçe cevaplıyor:

“Rehabilitasyon merkezleri yaptık. Hayvanları sıkı bir takiple toplayıp kısırlaştırdık.”

Demek ki isteyince ve çaba gösterince oluyor. Bugüne kadar olmamasının bir numaralı sebebi de teşbihte hata olmaz terör örgütlerinin canlı kalkan taktiğindeki gibi toplanmaya çalışılan başıboş hayvanlara sarılan Animalistler’di. Ve şimdiye kadar kendi lehlerine kamuoyu oluşturmayı becerdiler. Ama rüzgâr artık tersine döndü. Çözüm için kamuoyu oluşmuş vaziyette. Bununla birlikte asıl iş şimdi başlıyor. Sokak köpeği sorununu behemehâl çözmeliyiz. Aksi takdirde İmamoğlu’ndaki köpek şiddeti vakası, koşulları ülke olarak değiştirmeyi beceremezsek son olmayacak.

İlginizi çekebilir!  Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe!

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.