maymun çiçeği detayları

Ferhat ÜNLÜ – 11 Nisan 2024

 

Tarih: 7 Eylül 1978. İngiltere’nin başkenti Londra’daki Waterloo Köprüsü’ndeyiz. Klasik bir Londra günü, hava kasvetli ve yağmurlu.

Bulgar yazar ve gazeteci Georgi Markov, arabasını Waterloo Köprüsü’nün hemen bacağındaki otoparka koydu ve merdivenleri çıkıp köprünün yaya yoluna girdi.

Otobüs durağına doğru yürüyordu. Londra’nın ta o zamanlardan beri kullanılan meşhur kırmızı otobüslerinden birini beklemeye başladı.

Markov, BBC’de çalışıyor ve Bulgarca haber spikerliği yapıyordu. Dönemin Bulgar komünist lideri Todor Jivkov’un azılı bir muhalifiydi. Öyle olmasa niye Londra’ya yerleşmiş olsun! Durakta otobüs beklerken ansızın sağ baldırında hafif bir acı hissetti. Hemen geriye baktı. Bir adam, siyah pardösülü takriben 40 yaşlarında bir adam, yerden şemsiyesini alıyordu.

“Affedersiniz” dedi adam. “Şemsiyem düşerken size çarptı.” Ardından da taksiye atlayıp gitti. Markov; düşman sahibi olmasına rağmen zerre miskal kuşkuya kapılmadı. Adamın şemsiyesinin yanlışlıkla baldırına çarptığını düşündü. Hâlbuki işin iç yüzü farklıydı.

Nitekim aradan saatler geçtikten sonra Markov; vücudunda tuhaf, olağandışı değişimler hissedince hastaneye kaldırıldı, zehirlenmişti. Bulgar yazarın baldırında Risin zehri içeren milimetrelik bir bilye bulundu. Bu bilye, şemsiye ucunun namlu vazifesi gördüğü suikastın mermi çekirdeği gibi kullanılmıştı.

Markov, dört gün sonra öldü.

 

SUİKASTI KGB’NİN ETKİSİNDEKİ DS GERÇEKLEŞTİRDİ

Londra-Moskova istihbarat maçlarının en enteresan rauntlarından biri ve aynı zamanda tarihin en ilginç gizli servisi suikastlarından biri olan bu operasyonun arkasında Soğuk Savaş’ın hararetli yıllarının aktif servisi Bulgar istihbaratı Durzhavna Sigurnost (DS) vardı. Bulgar istihbaratının o dönemde ağababası ise elbette dönemin Rus gizli servisi Komitet Gosudarstvennoy Bezopasnosti (KGB) idi.

Bir de suikast günü olarak 7 Eylül, yani Jirkov’un doğum günü bilinçli olarak seçilmişti. Yıllar sonra ortaya atılan bir iddiaya göre Markov suikastını Bulgar servisine çalışan Francesco Gullani adlı İtalyan kökenli bir ajan işlemişti.

Markov’un ölümünden sonra Bulgar muhalif gazeteci Vladimir Kostov da sırtında hafif bir acı ve kızarıklık hissedince doktora gitti. Sırtından Markov’u öldüren bilyeye benzer bir bilye çıkarıldı. Kostov ölümden son anda kurtuldu. Erken uyandığı için kefeni yırtmıştı.

İlginizi çekebilir!  İstanbul Muradına Erecek Gibi...

İngiltere ve Rusya arasında bu türden çok istihbarat olayı yaşanmıştır.

Soğuk Savaş yıllarından bu yana iki ülke arasında çok derin kavgalar, mücadeleler ve istihbarat düelloları görürüz.

 

İSTİHBARAT DÜELLOSU SAVAŞTAN SONRA KIZIŞTI

İngiltere ve Rusya, öteden beri istihbarat savaşı içindedir ama kavga; Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan sonra kızıştı. İngiltere, uzun bir süredir Rus gizli servisinin Zelenski’ye suikast olursa Ukrayna’ya Kremlin yanlısı bir lider yerleştireceğini söyleyip duruyor. İngiliz Dışişleri Bakanlığı; Kremlin’in Ukrayna’da Rusya yanlısı bir yönetim kurmayı planladığı düşüncesinde. Elbette bunun için Zelenski’nin gönderilmesi ya da bir suikastla ortadan kaldırılması şart, Rusya açısından. Rusya henüz bu hedefe erişmiş değil.

Aslında Rusya ile İngiltere’nin istihbarat mücadelesi Zelenski’nin gelişinden çok önce başlayan bir düello. Zaten Ukrayna’daki kavga, iki Victor’un 2005-2013 dönemindeki mücadelesiyle kızışmıştı. Viktor Yuşçenko, Batı ve dolayısıyla İngiliz yanlısı idi, Viktor Yanukoviç ise Kremlin yanlısıydı. Dolayısıyla Batı’nın ve bilhassa da İngiltere’nin Rusya’nın Ukrayna üzerinden hesaplaşmanın mazisi, bundan 20 yıl öncesine kadar gidiyor. World of Türkiye’nin Genel Yayın Yönetmeni Reşit Kemal As, bu hadiseleri yaşayarak görmüş biri. Fırsat buldukça yazıyor, ama daha ayrıntılı biçimde yazarsa hem okurlar, hem de biz fazlasıyla istifade ederiz.

 

SAVAŞI İLK İNGİLİZ İSTİHBARATI DUYURMUŞTU

Bu arada Ukrayna’yı işgal senaryosunu da ilk İngiliz istihbaratının ortaya attığını hesaba katalım. Bundan takriben üç sene önce… Dolayısıyla son raundun minimum üç yıllık mazisi olduğunu söyleyebiliriz. Ama daha evveline gittiğimizde 2004 senesine kadar, dolayısıyla 20 yıl öncesine kadar varmış oluyoruz.

Rusya-İngiltere istihbarat derbilerinde ilk kurşunu atan genelde Londra olmuştur ama daha çok gol kaydedenin Rusya olduğunu görüyoruz. Kim Philby olayı bunun müşahhas bir emsalidir. Ne diyordu Philby: “İhanet etmek için insanın bir yere ait olması gerekir; oysa ben hiçbir yere ait değilim.”

Ünlü İngiliz casus ve onun beşli çetesinin Sovyetlere çalıştığının anlaşıldığı 1950’lerde de iki ülke arasında esaslı bir istihbarat düellosu vardı. Philby ve arkadaşları yıllar yılı Moskova’ya çalıştı. Londra’nın ruhu bile duymadı. Philby ihaneti açığa çıktıktan sonra Moskova’ya yerleşti, Ruslar pullarının üzerine onun fotoğrafını bastılar. Ölümü de Moskova’da oldu. Ne var ki benzer operasyonları şimdi Londra’nın Moskova’ya karşı yürütmeye çalıştığına da şüphe yok.

İlginizi çekebilir!  MHP Lideri Bahçeli ve İmralı’dan ‘Terörü Durdur!’ Çağrısı - Prof. Dr. Celalettin Yavuz

Rusya’nın İngiltere ile istihbarat savaşındaki enteresan olaylardan biri de

İngiltere’ye çalışan Sergey Skripal ve kızının İngiltere’de zehirlenmesidir.

4 Mart 2018’de Noviçok adı verilen bir zehirle zehirlendi. Noviçok, Rusça’da ‘yeni gelen’ ya da ‘acemi’ manasına geliyor.

İngiltere ve Rusya arasındaki istihbarat kavgası2000’li yılların başında da epey keskindi. İki ülke arasındaki ilişkiler, İngiltere’ye sığınan eski KGB ajanı Aleksandr Litvinenko’nun 2006’da radyoaktif madde ile Londra’da öldürülmesiyle gerilmişti.

İmdi… Bütün bu tarihsel bilgileri günümüzün savaşlarına uyarlayarak yazıyı toparlayalım. Ukrayna’nın Devlet Başkanı Volodomir Zelenski, eğer NATO kendilerine yardım etmezse savaşı kaybedeceklerini söylüyor bir süredir. Hatta bas bas bağırarak yardım istiyor. İngiltere de NATO olarak Ukrayna’ya yeterince yardım etmedikleri kanısında. İngiltere’nin eski gizli servis başkanı ülkesinin bir konvansiyonel savaşa hazır olmadığını söylüyor, tıpkı kıta Avrupası’nda yer alan ülkeler gibi…

Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sonucunun şimdiden Moskova lehine olduğunu söyleyebiliriz. Rusya, küçük kuzenini çok da istekli olmamasına rağmen ‘dövmek’ zorunda kaldı. “Batı’ya yanaşmanın maliyeti bu olur” dedi. Batı’nın, NATO’nun; şimdiki vekâlet savaşlarını konvansiyonel savaşa dönüştürmesinin maliyeti çok daha ağır olur. Böylesi bir plan, yeni bir dünya savaşına bile kapı aralayabilir.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.